
ICT Media tarafından düzenlenen "Cloud İstanbul 2022" etkinliği İstanbul’da gerçekleştirildi. Inspur ve Bulutistan ana sponsorluğunda düzenlenen etkinlikte bulut uygulamaları, bulut teknolojileri, bulut sistemlerinin mevzuata uyumu, veri merkezleri ve bu merkezlerin çevreye etkisi ile güvenliği ele alındı. Etkinlikte öne çıkan konu ise bulut bilişimde ulusal strateji ihtiyacı oldu.
Zeytinburnu Fişekhane’de gerçekleştirilen ekinlik ICT MEDIA Genel Yayın Yönetmeni Murat Pehlivan’ın açılış konuşmasıyla başladı. Pehlivan’ın ardından kürsüye Bulutistan Yönetim Kurulu Üyesi Mutlu Ataç geldi. Bilgi ve iletişim teknoloji pazarlı hakkında bilgi veren Ataç, dünyanın GSMH’sinin 84 trilyon olduğunu bildirdi, bu rakamın 25 trilyon dolarını ABD, 19 trilyon dolarını Çin ve 17 trilyon dolarını Avrupa Birliği ülkelerinin oluşturduğunu söyledi. Türkiye 0,8 trilyon dolarla dünya ekonomisinde 21. sırada yer aldığını kaydeten Ataç, bunun ise dünyanın toplam ekonomik değerinin yüzde 1’ine tekabül ettiğini vurguladı. Dünya bilgi teknolojileri pazarının 4,4 trilyon doları bulduğunu açıklayan Ataç, bulut bilişimin ise 350 milyar dolarlık bir rakamla bilgi teknolojileri pazarının yüzde 5’ini oluşturduğuna dikkat çekti. Mutlu Ataç, bilgi teknolojileriyle ilgili Türkiye rakamlarını da paylaştı. Türkiye’deki toplam bilgi iletişim teknolojilerinin büyüklüğünün 14,3 milyar dolar olduğunu söyleyen Ataç, “Türkiye cari açık veren bir ülke. Çoğunlukla enerji konusunda açık veriliyor. Ancak sadece enerjide açık verilmiyor. Bilgi teknolojileri konusunda da açık veriliyor. 14,3 milyar dolarlık değerin 8 milyar doları ithalat. İhracat ise 1 milyar dolar bile değil. Sektörün cari açığa 7 milyar dolarlık negatif bir etkisi var. Bu üzerinde düşünülmesi gereken önemli bir konu” dedi.
Türkiye’de bulut bilişim pazarının 330-350 milyon dolar civarında olduğunu bildiren Ataç şöyle devam etti: “Rakamları açıkca gösteriyor ki çok çalışmamız lazım. Özellikle Türkiye’yi geleceğe götürebilmemiz, katma değerli servisleri arttırabilmemiz için dışarıya bağımlılığı azaltmamız, cari açıklığı düşürmemiz için bilgi iletişim teknolojilerinin GSMH içindeki payını arttırmamız lazım.” Ataç, yeni teknolojilerinin hepsinin veri ürettiğini kaydeterek üretilen bu verilerin saklanmasının önemli bir konu olduğunu vurguladı. Bulut bilişimin önemli bir fırsat sunduğunu belirten Ataç, şöyle devam etti: “Bulut bilişimin dünyada büyüme hızı yüzde 14, Türkiye’deki hızı yüzde 22 seviyelerinde. Bu bize geleceğe dair umut veriyor. Dünyanın en değerli şirketleri bulut bilişim hizmeti veren şirketler. Biz ne yapmalıyız? Bizim bir ulusal bulut bilişim stratejisine ihtiyacımız var. Ulusal bulut bilişim strateji derken neleri kastediyoruz. Öncelikle mevzuat ve yasal düzenlemeler yapılmalı. Mevzuatla ilgili olarak bilgi güvenliği, fikri mülkiyet ve veri konusunda yapılması gerekenler var. İkinci önemli konu teknik düzenlemeler olduğunu düşünüyoruz. En önemli konulardan bir tanesi standartlar konusu. Türkiye’de regülatif belli işler var. Veri merkezi ve bulut bilişimle ilgili regülasyon var mı diye baktığımızda böyle bir düzenlemenin olmadığını görüyoruz. Bu konuda belli standartlara göre düzenleme ihtiyacı olduğunu düşünüyoruz.”
İnspur ülke müdürü İbrahim Erturan ise açılışta yaptığı konuşmada bulut çağında yaşandığımıza dikkat çekti. ABD ve Çin’in bulut sistemleri konusunda ileri gittiğini belirten Erturan, “İnspur Türkiye’ye yeni gelen bir üretici. Dünyanın en büyük ikinci sunucu üreticisi. Türkiye’ye oldukça hızlı bir giriş yaptık. Bu yıl 40 milyon dolarlık bir ciroya doğru gidiyoruz. Bulutistan bizim önemli ortaklarımızdan bir tanesi” dedi.
Etkinliğin açılışında Hazine ve Maliye Bakanlığı Bilgi Teknolojileri Genel Müdürü Dr. Cebrail Taşkın da bir konuşma yaptı. Bulutun ne olduğu konusunda herkesin bir fikrinin olduğunu belirten Taşkın, “Peki bulut ne değildir? Bulut bir lokasyon değildir. Bulut tek başına maliyetleri azaltma unsuru değildir. Bulut güvensiz değildir” dedi. Bulut sektöründe küresel büyümenin önümüzdeki 5 yıl içinde hızlanarak devam edeceğini kaydeten Taşkın, “Bulutun dünya pazarı 400 milyar dolar civarında önümüzdeki 5 yıl içerisinde ise 1 trilyon dolara ulaşacağını görüyoruz. Dünyadaki bulut operatörlerine baktığımızda ilk üç sırada Amazon, Microsoft ve Google yer alıyor. Umut ederim ki Bulutistan ve yerli bulut şirketlerimiz de bu pazarda yer alır. Hali hazırda küresel bulut şirketlerinin Türkiye’de bulunmaması Türk şirketleri için bir avantaj” diye konuştu. Bulut üzerinden verilen hizmetlerin her geçen gün arttığını belirten Taşkın, bu durumun Türkiye’ye fazla yansımadığını kaydetti. Türkiye’de bulut korkusu olduğun vurgulayan Taşkın şöyle devam etti: “Bu korkuyu yenmemiz lazım. Biz bir kamu kuruluşu olarak bulutu destekliyoruz. Buluta geçme konusunda öncü olmaya çalışıyoruz. Bu konuda yatırımlar yapıyoruz.”
Kişisel Verileri Koruma Kurumu Başkanı Prof. Dr. Faruk Bilir ise yaptığı konuşmada hukukla teknoloji arasındaki ilişkiye değindi. “Hukuk teknolojiden etkilenir, hukuku belirleyen ihtiyaçlardır” diyen Bilir şöyle devam etti: “Bulut bilişimi de 6698 sayılı kanunla birlikte düşünmek gerekiyor. Bu kanonu anlamak ve bulut bilişim özelinde uygulamak gerekiyor. Bizim kanunumuz iki aktör oluşturmuş veri sorumlusu, veri işleyen. Bulut bilişimde veri sorumlusu ve veri işleyen aktörlerin belirlenmesi gerekiyor. Bu sorumluluk ve yükümlülüğün yetkinin belirlenmesi açısından yapılması lazım. Bulut bilişim de mahremiyetin altının çizilmesi gerekiyor. Biz de bu konuda Ekim ayı içerisinde bir etkinlik düzenledik. 4 gün sürdü. 68 ülkeden yetkilileri topladık. Bulutta mahremiyet açısında yapılması gerekenleri ele aldık. Kanunun temel ilkelerine aykırılık oluşturan hususların tespiti gerekiyor. Her konuda olduğu gibi bu alanda da gereğinden fazla veri işlenmemeli. Ve en önemlisi de kişilere kişisel verile üzerinde kontrolün sağlanması lazım. Zaten KVKK’nın ruhu bireylere verileri üzerinde gerekli kontrolü sağlamaktır. Bu kontrollerden birisi de kişilerin verilerine erişebilme hakkıdır.”
İbn-i Haldun Üniversitesi Öğretim Üyesi Cem Kıvırcık, moderatörlüğünde düzenlenen Case Study bölümüne ise Meraniri Bilgi İletişim Teknolojileri Müdürü Yıldırım Meteris, INSPUR Ülke Müdürü İbrahim Erturan katıldı. Meteris Menarini’nin bulut üzerinde yürütmüş olduğu projeler hakkında bilgi verdi. Bulut teknolojilerini kullanmaya pandemi sürecinde başladıklarını belirten Meteris, “Pandemi döneminde müşteriye erişim güçleşti. Kendi pazar alanımızdaki klasik kanallar kapandı. İlaç sektörünün şöyle bir özelliği var. Hastaya direk sunum yapamazsınız. Mutlaka mesleğin profesyonellerine bilimsel tanıtım yapmanız gerekir. Bu erişim zorlukları artınca Bulutistan ile ilginç bir uygulama yaptık. Firmamızın dışında pazar erişimleri için bir ortam oluşturduk.” dedi. İnspur Ülke Müdürü İbrahim Erturan, 1945 yılında Çin’de kurulan şirketin hali hazırda dünyadaki en büyük ikinci sunucu üreticisi olduğunu bildirdi. Erturan “36 bin çalışanımız var. Bunlardan 21 bin kişisi Ar-Ge’de çalışıyor. 8 tane fabrikamız var. Nvidia’nın en büyük iş ortağıyız. Uçtan uça Data Center için çözümler sağlıyoruz. Pazar payımız her geçen yıl yükseliyor. 2020 yılında 3. Sıradayken şimdi ikinci sıradayız. Hedefimiz sunucu alanında Pazar lideri olmak. Gücümüzü Ar-Ge üretim tarafındaki güçlü tesislerimizden alıyoruz” dedi.
Etkinlikte Devlet Malzeme Ofisi Genel Müdürü Mücahit Özdemir de ‘Kamuda Bulut Uygulama yaklaşımları ve Özel sektör yakınsaması’ başlıklı bir konuşma yaptı. Dünyada bilgi iletişim teknolojilerinde gözlenen gelişmelerin daha esnek ve az maliyetli sistemlerin doğmasına sebep olduğunu belirten Özdemir, Bulut sistemlerini buna örnek gösterdi. Bulut bilişimle çok düşük miktardaki harcamalarla verilerin güvenli şekilde depolandığı, yedeklendiği ve başkalarıyla paylaşılabildiğine dikkat çeken Özdemir, “Bulut bilişim kamu kurumlarına daha fazla çeviklik ve esneklik imkanı sunmaktadır” dedi. Özdemir, bulut bilişimle ilgili ortak bir strateji oluşturulması, oluşturulacak bulut uygulamalarının birbiriyle entegre bir şekilde çalışması ve bulut bilişime geçiş için bir yol haritası hazırlanmasının yararlı olacağını vurguladı. Bulut bilişimle ilgili güvenlik endişelerinin giderilmesi gerektiğini belirten Özdemir, DMO’nun IT alımlarıyla ilgili bir soru üzerine şunları söyledi: “Türkiye’nin en büyük merkezi satın alma kuruluşuyuz. 40-50 milyarlar seviyesinde bir ciro ortaya çıkarmakta. Bunun büyük bir kısmını medikalde yapıyoruz. Medikalde ortaya çıkan modeli aynısını IT alanına taşıdığımızda orada bir patlama yaşanır. Ancak medikalde ürünler standart. IT alanında da ürünlerle ilgili güvenlik kaygıları izale edildiğinde kalite standartları oluşturulduğunda biz bu süreci destekleriz. Bizim platformumuz zaten bunun için kurulmuştur.”
Cloud’22 İstanbul etkinliğinde “Bulutta Veri Güvenliği’nin konusunun ele alındığı bir de panel gerçekleştirildi. Panele, Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Yenal Arslan, BTK USOM Daire Başkanı Onur Aktaş, Diversey BT Müdürü Serkan Yılankaya, IBM Siber Güvenlik Ülke Lideri Zeynep Aydemir ve Milsoft Strateji ve Yenilikçi Çözümler Direktörü Buğra Ayyıldız konuşmacı olarak katıldı. Diversey BT Müdürü Yılankaya, şirket olarak hem yerelde hem de globalde bulut yapıları tercih ettiklerini bildirdi. Finansal nedenlerin bu tercihte önemli roller oynadığını belirten Yılankaya, “Ancak finansal faktörler tek başına yeterli değil. Öncelikle donanımların bakımı, hayat döngüsü çok daha kolay hale geliyor. En öneli faktörlerden bir tanesi de esneklik. Bulut çözümler bu noktada çok yardımcı oluyor. Üçüncü olarak ise buluta özel servis ve platformların sunulması.” dedi. Zeynep Aydemir ise IBM’in siber güvenlik meselesini stratejik bir konu olarak gördüğünü söyledi. RedHat’ın satın alınmasının ardından bütün siber güvenlik ürünlerini bulut ortamında çalışır hale getirmeye başladıklarını bildiren Aydemir, “Bulut ortamlarına geçişin üretkenliğe çok büyük faydası var. Optimizasyon çok önemli. Bulut platformu yeni ürünleri ortaya çıkarmak için çok kıymetli bir hizmet sunuyor. Siber güvenlik bulut ortamında yönetilemez bir konu değil” dedi. Aydemir, bulut sistemlerinin günümüzde bir tercih olmaktan çıktığı ve bir zorunluluk haline geldiğini de vurguladı. BTK USOM Daire Başkanı Aktaş kurum olarak yaptıkları çalışmalar hakkında bilgiler verdi. Aktaş, USOM olarak siber güvenliğin hemen hemen her alanında olduklarını belirtti. MİLSOFT Strateji ve Yenilikçi Çözümler Direktörü Buğra Ayyıldız ise bulut bilişimle ilgili alt yapılar geliştirmek üzere yatırımlar yaptıklarını bildirdi