
Doğal gaz başta olmak üzere tüm enerji emtialarındaki fiyat artışları hem dünyada hem Türkiye’de yakından takip ediliyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in bugün Soçi’de gerçekleştireceği toplantının da ana maddelerinden olan doğal gaz, yaklaşan kış ayları ve Türkiye’deki mevcut doğal gaz açığı nedeniyle daha da önem kazanıyor. Gazeteci Olcay Aydilek, Enerjiden Fısıltılar programının yeni bölümünde Eski BOTAŞ Gaz Alım Dairesi Başkanı Ali Arif Aktürk’ü ağırladı: doğal gaz fiyatlarındaki artışı, bu artışın sebep ve sonuçlarını, Rusya-Türkiye ilişkilerinde ve bölgesel-küresel jeopolitik koşullarında yaşananların bu artışlara etkisini tartıştı.
Doğal gazın teknik bir konu olarak politik bir araç biçiminde kullanılmasını doğru bulmadığı kanaatini paylaşan Aktürk, dünyadaki doğal gaz fiyatlarının ulaştığı düzey hakkında “Gazın ve enerji fiyatlarının yükseleceğini hepimiz bekliyorduk. Petrol ve diğer enerji kaynakları arasında bir korelasyon var ama doğal gazda farklı şeyler oluyor” ifadelerini kullandı. Doğal gaz piyasalarının kendi dinamiklerini oluşturduğunu, bu dinamiklerin de zaman içerisinde dönüşerek yerel piyasalardan oluşan bir yapı yerine küresel bir doğal gaz piyasası meydana getirdiğini aktaran Aktürk, mevcut fiyat artışlarının sebeplerini şöyle sıraladı: “Tüm dünyada Uzakdoğu ve Avrupa’da yaşanan kuraklık ve bunun sonucunda hidroelektrik santrallerin yeterince enerji üretememesi, bunun da gazla karşılanması bunu ortaya çıkardı. İkinci nedeni, 2030 ve 2050 deki karbon emisyon hedefleri. Bu da kömürün fiyatlarının önünde engel ortaya çıkardı ve gaza yöneliş sürdü. Amerika’da eylül başında yaşanan kasırgalar sonucunda Amerika çok önemli bir LNG tedarikçisi oldu. Avrupa’da Rusya yükümlülükleri dışında fazla gaz vermeyeceğini açıkladı. Norveç’te de yaklaşık 15 milyar metreküplük bir arzın teslim edilmeyeceği ortaya çıkınca fiyatlar bu noktaya geldi. Bu seviye artık rasyonel bir seviye değil. Tarihte böyle fiyatlar görülmedi.”
Rusya’nın Ukrayna’yla yaşadığı krizin de fiyat artışları üzerinde etkili olduğunu paylaşan Aktürk, Türkiye’nin uzun vadeli sözleşmeler yapmasının, bunun yanı sıra Türk girişimcilerinin LNG yatırımlarına ağırlık vermesinin bir zorunluluk haline geldiğini söyledi. Doğal gaz fiyatlarının BOTAŞ bütçesiyle sübvanse edilmesinin kurum bünyesinde büyük zararlara yol açabileceği uyarısında bulunan Aktürk, söz konusu fiyatlarda yapılan her yüzde 10’luk artışın enflasyonda yüzde 1 ila 2 oranında artışa yol açtığını da kaydetti.
Enerjiden Fısıltılar programının ilgili bölümünü, aşağıdaki linkten izleyebilirsiniz.
https://www.youtube.com/watch?v=c1TENu6iyGk