
İş Dünyası ve Sürdürülebilir Kalkınma Derneği (SKD Türkiye), 115 üye şirketin katılımıyla gerçekleştirdiği Kurumsal Sürdürülebilirlik Olgunluk Anketi 2025 sonuçlarını kamuoyuyla paylaştı. Anket, üretimden hizmete birçok farklı sektörde faaliyet gösteren şirketlerin sürdürülebilirlik alanındaki mevcut durumunu, güçlü yönlerini ve gelişime açık noktaları ortaya koydu.
Anket verilerine göre, Türkiye’de şirketlerin %84’ü sürdürülebilirlik ekseninde iş stratejilerini yeniden şekillendiriyor. Bu oran, sürdürülebilirliğin iş dünyasında artık yalnızca bir sosyal sorumluluk meselesi olmaktan çıkıp stratejik bir önceliğe dönüştüğünü gösteriyor. Şirketlerin %44,7’si 2050 yılına kadar Net Sıfır hedefi taahhüdünde bulunmuş durumda. Üst düzey yöneticiler düzeyinde sürdürülebilirlik sahiplenme oranı ise %84,2 ile oldukça yüksek. Ancak şirketlerin %38,7’sinin henüz bir iklim geçiş planı bulunmaması, bu alanda risklerin sürdüğünü ve gelişim ihtiyacının devam ettiğini ortaya koyuyor.
Karbon Ayak İzini Ölçen Çok, Offset Kullanan Az
Anket, şirketlerin karbon yönetiminde de ciddi adımlar attığını gösteriyor. Katılımcıların %79,6’sı karbon ayak izini düzenli olarak ölçerken, sadece %23’ü bu emisyonları dengelemeye yönelik offset projelerine katılıyor. Offset projeleri, şirketlerin sera gazı emisyonlarını dengelemeleri için önemli bir araç olarak öne çıkıyor. Türkiye’de bu alandaki farkındalık henüz sınırlı olsa da, gelişime açık önemli bir fırsat alanı sunuyor.
Döngüsel Ekonomi Gelişim Alanı Olarak Öne Çıkıyor
Sürdürülebilir kalkınmanın temel unsurlarından biri olan döngüsel ekonomi konusunda ise iş dünyasının hala başlangıç seviyesinde olduğu görülüyor. Şirketlerin yalnızca %8,3’ü döngüsel malzeme kullanımını artırdığını belirtirken, %41,7’si atıklarının bir kısmını geri dönüştürüyor. Bu veriler, döngüsel ekonomi uygulamalarının daha fazla teşvik edilmesi gerektiğine işaret ediyor.
Sürdürülebilir Finansmana Erişim Sınırlı
Yeşil tahvil, sürdürülebilir kredi gibi finansman araçları da anketin ele aldığı önemli konular arasında yer aldı. Şirketlerin %48,9’u bu kaynakları araştırdığını, ancak sadece %37,2’si aktif olarak kullandığını belirtti. Bu da sürdürülebilir finans alanında potansiyelin yüksek olduğunu ancak kullanımın sınırlı kaldığını gösteriyor.
Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Ön Planda
Anketin dikkat çeken sonuçlarından biri de şirketlerin toplumsal cinsiyet eşitliğine verdiği önem oldu. Katılımcıların %80’i bu konuya öncelik verdiğini belirtirken, %62,8’i kadın istihdamını artırmaya yönelik hedefler koymuş durumda. Ancak yönetim kurulu düzeyindeki kadın temsiliyetinin hâlâ düşük olması, bu alanda daha fazla yapısal iyileştirme gerektiğini ortaya koyuyor.
Raporlama Kültürü Gelişiyor
Şirketlerin %77,6’sı sürdürülebilirlik performanslarını GRI, SASB, CDP ve TSRS gibi standartlara göre düzenli olarak raporluyor. %9,4’lük bir kesim ise raporlamaya başlamayı hedeflediğini ifade etti. Düzenli raporlama, şirketlerin şeffaflıklarını artırmalarına ve sürdürülebilirlik performanslarını etkin şekilde izlemelerine olanak sağlıyor.
SKD Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı Ediz Günsel, sürdürülebilirlik konusunun iş dünyasında stratejik bir öncelik haline geldiğine dikkat çekerek, “Dönüşümün tüm alanlarda aynı hızla ilerlemesi için daha fazla yapısal adım atılması gerekiyor. Döngüsel ekonomi gibi alanlarda ciddi gelişim potansiyeli var. Biz de SKD Türkiye olarak bu dönüşüm sürecine rehberlik etmeye devam edeceğiz” dedi.