
2024 verileri, güneş ve rüzgar enerjisinin artık Türkiye’nin enerji üretiminde öncü rol oynadığını ortaya koyuyor.
Türkiye, 2024 yılında enerji üretiminde tarihi bir eşik atladı. Güneş ve rüzgar enerjisinin elektrik üretimindeki payı ilk kez yerli kömürün üzerine çıktı. Yenilenebilir kaynaklar, yıl boyunca toplamda 62 teravat-saat (TWh) elektrik üretirken, yerli kömürden elde edilen enerji 47 TWh’de kaldı.
Uluslararası enerji düşünce kuruluşu Ember’ın yayımladığı “Türkiye Elektrik Görünümü” raporuna göre, bu gelişme Türkiye’nin enerji dönüşümünde kalıcı bir değişime işaret ediyor. Özellikle güneş ve rüzgar enerjisi, son yıllarda yerli kaynaklardan elektrik üretiminde başlıca itici güç haline geldi.
Yenilenebilir enerji artık enerji güvenliğinin temel direği
Ember Türkiye ve Kafkaslar Bölge Lideri Ufuk Alparslan, bu dönüşümü “Türkiye için önemli bir dönüm noktası” olarak nitelendirdi. Alparslan, “Rüzgar ve güneşin yerli kömürden daha fazla elektrik üretmesi, bu kaynakların artık enerji güvenliğimizin vazgeçilmez bir parçası olduğunu gösteriyor” dedi.
Alparslan ayrıca, 2035 yılına kadar güneş ve rüzgar enerjisinin Türkiye’nin elektrik ihtiyacının yarısını karşılayabileceğini belirtti ve bu hedefe ulaşmak için bu alanlarda daha hızlı büyümenin şart olduğunun altını çizdi.
Güneş enerjisinde rekor büyüme
2024’te güneş enerjisi üretimi yüzde 39 oranında artarak 7,3 TWh’lik ek üretim sağladı. Bu rakam, Türkiye’nin 2018’deki toplam güneş üretimine neredeyse eşit. Güneş enerjisi kurulu gücü de 2022’deki 10,9 GW’tan 2024 sonunda 19,8 GW’a çıkarak neredeyse iki katına ulaştı.
Kömür ve doğal gazın payı düşüyor
Yerli kömürden elektrik üretimi 4 TWh artsa da, toplam üretimdeki payı yüzde 36,9’dan yüzde 35,6’ya geriledi. Doğal gazdan elektrik üretimi ise 3 TWh azaldı. Bu düşüşle birlikte fosil yakıtların elektrik üretimindeki toplam payı yüzde 55’e inerek 1993’ten bu yana en düşük seviyeye ulaştı.
Rüzgar enerjisinde ivme azaldı ama liderlik sürüyor
Rüzgar enerjisi, son iki yılda büyüme hızını yavaşlatsa da elektrik üretimindeki yüzde 11’lik payıyla hâlâ İtalya (yüzde 8,5) ve Fransa (yüzde 7,7) gibi ülkelerin önünde yer alıyor.
Hidroelektrik destekleyici rol üstleniyor
Hidroelektrik santraller, 2024’te Türkiye’nin toplam elektrik üretiminin yüzde 22’sini karşıladı. Kuraklık gibi doğa olaylarına karşı barajlı sistemler üretimi sürdürebilirken, akarsu tipi santraller etkilenmeye devam etti.
Yeni hedeflere ulaşmak için çözüm önerileri
Raporda, 2035 yılı hedeflerine ulaşmak için çeşitli adımlar öneriliyor: bağlantı kapasitesinin artırılması, hibrit santrallere kolaylık sağlanması, ihalelerin daha şeffaf yapılması, sınır ötesi enerji bağlantılarının güçlendirilmesi gibi uygulamalar enerji dönüşümünü hızlandırabilecek ana başlıklar arasında yer alıyor.