ICT Media
Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanı Haluk Görgün, Türk Havacılık ve Uzay Sanayii AŞ'nin (TUSAŞ) 15 ülkeye yönelik 21 ayrı sözleşme kapsamında ürün ve hizmet ihracatı gerçekleştirdiğini açıkladı. Görgün, "5 adet HÜRKUŞ eğitim uçağı, 12 adet ATAK taarruz helikopteri, 75 adet ANKA ve AKSUNGUR insansız hava aracımızı dost ve müttefik ülkelere teslim ettik." ifadelerini kullandı.
Ankara’da düzenlenen TUSAŞ Yönetim Zirvesi’nde konuşan Görgün, savunma sanayisinde kurumlar arası iş birliğinin sağladığı sinerjiye dikkat çekerek, Türk savunma sanayisinin sahadaki başarılarının bu çalışmaların en somut kanıtı olduğunu belirtti.
Türk savunma sanayisinin yükselen grafiği
Görgün, lazer ve elektromanyetik silah sistemleri, otonom teknolojiler, siber güvenlik ve yapay zeka gibi alanlarda yapılan AR-GE çalışmaları sayesinde Türkiye'nin küresel rekabet gücünü artırdığını vurguladı.
"Uluslararası işbirliklerimiz sayesinde şirketlerimiz, belli bölgelerle sınırlı kalmayıp dünyanın dört bir yanına ürün ve hizmet ihracatı yapar hale geldi." diyen Görgün, 2024-2028 Stratejik Planı doğrultusunda ihracat odaklı büyüme ve çığır açan teknolojilere yatırımın sürdüğünü ifade etti.
TUSAŞ, dünya havacılık sahnesinde güven tazeliyor
Görgün, TUSAŞ’ın bugüne kadar gerçekleştirdiği teslimatların sadece ürün değil, aynı zamanda mühendislik ve çözüm üretme yetkinliğinin de uluslararası düzeyde kabul gördüğünü belirtti.
Ayrıca, savaş uçakları ve helikopter modernizasyon projeleriyle de çeşitli ülkelere teknoloji transferi sağlandığını kaydeden Görgün, "TUSAŞ’ın özgün projelerle yeni zirvelere ulaşacağına yürekten inanıyoruz." dedi.
İhracatta tarihi rekorlar kırıldı
2025 yılına güçlü bir giriş yapan savunma ve havacılık sektörü, mart ayında yüzde 147'lik bir artışla ihracatını 884 milyon dolara yükseltti. Yılın ilk çeyreğinde sektör ihracatı ise yüzde 72 büyüyerek 1,7 milyar dolara ulaştı.
TUSAŞ, 2024 yılında 750 milyon dolarlık ihracat başarısıyla küresel pazarda dikkat çekmeye devam etti.
Son olarak Görgün, TUSAŞ’ın sadece Türkiye'nin değil, dünya havacılık ve uzay endüstrisinin de önemli bir oyuncusu haline geldiğini, Airbus, Boeing ve Lockheed Martin gibi dev şirketlerin tedarik zincirlerinde kritik rol üstlendiğini vurguladı.
