
Uluslararası Enerji Ajansı (IEA) tarafından yayımlanan yeni rapora göre, yapay zekanın yükselişiyle birlikte veri merkezlerinin elektrik tüketimi hızla artıyor. Öyle ki, 2030 yılına kadar bu talebin Japonya’nın bugünkü toplam elektrik kullanımını geçmesi bekleniyor.
Veri merkezleri elektrik devlerine meydan okuyor
2024 yılında dünya genelindeki veri merkezleri 415 teravatsaat elektrik tüketti. Bu miktar küresel elektrik tüketiminin yaklaşık %1,5’ine karşılık geliyor. Bu tüketimin %45’i ABD’ye, %25’i ise Çin’e ait. Ancak bu rakamlar önümüzdeki yıllarda dramatik şekilde artacak.
IEA’nın projeksiyonlarına göre, 2030 itibarıyla veri merkezlerinin elektrik tüketimi %130 artarak 945 teravatsaate ulaşacak. Bu, Japonya’nın bugünkü toplam tüketiminden fazla bir miktar.
Enerji yoğun sektörleri sollayacak
Özellikle ABD’deki veri merkezlerinin, ülkedeki toplam elektrik talep artışının yarısından fazlasını oluşturması bekleniyor. Yapay zekâ kullanımının yaygınlaşması, veri merkezlerini alüminyum, çelik ve çimento gibi geleneksel enerji yoğun sektörlerin bile önüne geçirecek.
Gelişmiş ülkelerde enerji artışının ana kaynağı
Gelişmiş ekonomilerdeki elektrik talep artışının %20’sinden fazlası yalnızca veri merkezlerinden kaynaklanacak. Bu süreçte yenilenebilir enerji kaynaklarının ön plana çıkması bekleniyor. Ancak enerji arzını desteklemek için doğal gaz gibi diğer kaynakların da devrede olacağı öngörülüyor.
Belirsizlikler ve riskler kapıda
IEA raporunda, yapay zekanın benimsenme hızına, üretkenliğe etkisine ve enerji darboğazlarına çözüm olma potansiyeline ilişkin hâlâ birçok soru işareti bulunduğu belirtiliyor. Ayrıca yapay zekanın, enerji güvenliği ve kritik madenlerin temini üzerinde yeni baskılar yaratabileceği de vurgulanıyor.
Fatih Birol: “Enerji dünyasının en büyük hikayesi”
IEA Başkanı Fatih Birol, yapay zekanın enerji sektörü üzerindeki etkilerinin henüz tam olarak anlaşılmadığını belirterek şu açıklamayı yaptı:
“Bugün yapay zeka enerji dünyasının en büyük hikayelerinden biri haline geldi. Ancak politika yapıcılar bu devrimin etkilerini yönetmeye henüz hazır değil. 2030’a geldiğimizde, yalnızca ABD değil, Japonya ve Malezya gibi ülkeler de bu elektrik artışını çok daha keskin şekilde hissedecek.”
Birol, yapay zekanın geleceğini “çağın en büyük teknolojik devrimi” olarak niteledi ve bu güçlü aracın nasıl şekilleneceğinin hükümetler, şirketler ve toplumların alacağı kararlarla belirleneceğini söyledi.