
ÖZEL HABER
Türkiye’de, Ekim 2018'de Resmi Gazete'de yayımlanan bir kararla “ileri” ya da bilinen yaygın adıyla “yaz saati” uygulaması kalıcı hale getirildi. Bazı kesimler, uygulamaya çocuklar zifiri karanlıkta okula, yetişkinler de işe gitmek zorunda kaldığı gerekçesiyle karşı çıkıyor ve tepki gösteriyor. Enerji yönetimi, kalıcı yaz saati uygulaması sayesinde elektrikten “tasarruf” yapıldığını ileri sürüyor. Enerji sektörü uzmanları, uygulamanın tasarrufun tersine elektrik tüketimini artırdığını öne sürüyor. Uzmanlar, sabah saatlerinde elektrik tüketim miktarına bakıldığında bunun net olarak görülebileceğini belirterek, “Örneğin, 6 Ocak Perşembe günü elektrik tüketim verilerine bakalım. Saat 06.00’da tüketim 32 bin megavat. Saat 07.00’de 33 bin megavata çıkıyor. Saat, 08.00’de tüketim daha da artıyor ve 36 bin megavata kadar ulaşıyor. Neden? Çünkü, hava aydınlanmadığı için elektrik tüketimi hızlı bir artış gösteriyor. Diğer günlere de bakıldığında benzer bir tüketim seyrinin olduğu görülecektir” dedi.
Peki, bu tüketimin yıllık etkisi ne? Uzmanlar, kalıcı yaz saati uygulamasının yıllık 1 milyar ile 1.5 milyar kilovatsaat ek tüketim anlamına geldiğini kaydederek, “Birim elektrik fiyatının piyasada 1 TL 20 kuruş olduğu dikkate alındığında milyarlarca liralık bir maliyet ortaya çıkıyor. Enerjinin bu kadar pahalı olduğu bir dönemde yaz saati uygulamasını kalıcı hale getiren kararın yeniden gözden geçirilmesi büyük önem taşıyor” dedi.
Uzmanlar, önemli bir konunun da kamu binalarının aydınlatması olduğunu ifade ederek, “Kamu binaları, sabaha kadar ışıl ışıl, onlarca lamba ile aydınlatılıyor. Bu konuda da adım atılmalı; kamu tasarruf için gereken duyarlığı göstermeli” diye konuştu.