Her yıl düzenli olarak gerçekleştirilen Mobil Dünya Kongresi (GSMA 2025), bu yıl İslam âlemi için önemli bir dönem olan Ramazan ayının başlangıcına denk geldi. Buna rağmen, ülkemiz teknoloji sektörü bu etkinliğe her zamanki gibi yoğun ilgi gösterdi.

Bu yılki Mobil Dünya Kongresi'nde öne çıkan başlıklar şunlar oldu: 5G'nin Yaygınlaşması ve 6G’ye Geçiş, Nesnelerin İnterneti (IoT) ve Akıllı Şehirler, Yapay Zekâ (AI) ve Makine Öğrenimi, Metaverse ve Sanal Gerçeklik (VR), Sürdürülebilirlik ve Yeşil Teknolojiler, Akıllı Cihazlar ve Giyilebilir Teknolojiler ve tabi ki en önemli konu Güvenlik ve Gizlilik…

Bunun yanı sıra, düzenli olarak yayınlanan ve kritik eğilimler ile geleceğe yönelik öngörüler içeren Mobil Ekonomi Raporu 2025 de kongrede açıklandı. Rapora göre: 2024 yılında mobil teknolojiler ve hizmetler, küresel gayrisafi yurt içi hasılanın (GSYİH) %5,8’ini oluşturarak 6,5 trilyon dolarlık bir ekonomik hacme ulaştı. 5G, IoT ve yapay zekâ gibi dijital teknolojilerin artan kullanımıyla birlikte 2030 yılına kadar bu rakamın yaklaşık 11 trilyon dolara veya GSYİH’nin %8,4’üne yükselmesi bekleniyor. İmalat, konaklama, gıda hizmetleri ve kamu yönetimi gibi dikey sektörlerin de bu büyümeden doğrudan faydalanacağı öngörülüyor.

Mobil Dünya Kongresi, her yıl olduğu gibi bu yıl da sektörün geleceğini şekillendiren gelişmeleri gözler önüne serdi. Teknoloji dünyasında şov mu, icraat mı sorusunun yanıtı, bu tür etkinliklerde belirlenen stratejilerin ne kadar hayata geçirileceğiyle doğrudan ilişkili olacak. Dikkat çeken bir diğer konu ise dünya genelinde 5G bağlantılarının 2024 sonunda iki milyarı aşmış olması ve 2030'da toplam mobil bağlantıların %57’sini oluşturacağı öngörüsüdür. 2028'e kadar, 3G’de olduğu gibi 4G'nin yerini hızla 5G’ye bırakacağı tahmin ediliyor. Kısa bir değerlendirme yapacak olursak; mobil teknolojiler, çözümler ve hizmetler küresel GSYİH’nin yaklaşık %5,8’ini oluşturarak 6,5 trilyon dolarlık bir ekonomik katma değere ulaşmıştır. 2030’a kadar, mobil ekonominin katma değer üreterek büyümeye devam etmesi beklenmektedir. Bu süreçte 5G, IoT ve yapay zekâ gibi dijital teknolojiler ön plana çıkarken, bunların artan kullanımıyla birlikte üretkenlik ve verimlilikteki gelişmelerden en fazla yararlanan ülkeler, bu alanlara yön verenler olacaktır.

Mobil Dünya Kongresi’ne ve öngörülere dayalı raporlara ilk kez bu kadar detaylı değiniyorum. Bizim sektör ise ilginç bir uygulama yapmakta ve bu durum gülünç bir tablo ortaya çıkarmaktadır. Anadolu’da bu durumu çok iyi özetleyen bir deyim vardır: "Aslı olmayan yaylada beş bin koyunum var." Dünya, bu yarışta var olabilmek için neler yapıyor, bizler nelerle meşgulüz! Yine zevahiri kurtarmak, şov yapma peşindeyiz! Ülkeye dönünce yerine getirilmeyecek sözler için atılan imzalar, yapılan şovlar ve harcanan onca masraf ve zaman... İnanın artık bunlar çok gülünç oluyor. Bu imzalara nezaret eden Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı ve Sayın Bakan, tüm bu süreci yakından takip etmeli değil mi? Bugüne kadar atılan imzaların, yapılan protokollerin akıbeti ne oldu? diye kimse niye sormuyor. Tekrar tekrar aynı imza şovlarının düzenlenmesine neden müsamaha gösteriliyor?

GSM sektöründe yerlilik hedefleri ne durumda? Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı, bu hedeflere ulaşma konusunda nasıl bir tutum sergiliyor ve önceki anlaşmaların sonuçları hakkında ne kadar bilgi sahibi? Yapılmayacak işler için neden bu imza şovlarına izin veriliyor?

Ülkemizin refah seviyesinin yükselmesi ve geleceğe daha güvenle bakabilmesini sağlayacak, üretken ve güçlü bir Türkiye hayalimize önemli katkılar sunacağına inandığımız ICT sektörü ve akıl teriyle oluşturulan Teknoloji Geliştirme Bölgeleri...

Son dönemde, bu bölgelerde Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından ciddi bir denetim ve tarama süreci yürütülüyor. Bu denetimlerin temel amacı, yapılan usulsüzlükleri ortaya çıkarmak ve bölgelerdeki süreçlerin sağlıklı bir şekilde ilerlemesini sağlamak. Burada dikkat çeken önemli bir husus var: Mali müşavirlik hizmetleri. Bu hizmeti verecek müşavirlerin, TÜRMOB ve Yeminli Mali Müşavirler Odası tarafından sertifikalandırılması elzemdir. Aksi takdirde, ülkemiz için son derece kritik olan bu sektörün sürekli sorunlarla uğraşmasına neden olunacaktır.

Sektörümüzün, Türk milletinin ve İslam âleminin Ramazan Bayramı’nı en içten dileklerimizle kutluyoruz.

Dünya, bilgi ve iletişim teknolojilerinin hızla geliştiği bir çağda yaşıyor. Bu gelişimin en önemli itici güçlerinden biri de hiç şüphesiz uydu teknolojileri. Bu sayıda, bilgi ve iletişimin yükselen yıldızı olan Uydu Teknolojileri’ni ele aldık. Sektörün önemli isimleri, Türkiye’nin bölgesel bir uydu üretim ve yönetim merkezi olması için atılması gereken adımları dergimize anlattı. Ayrıca, Hybrid Broadband Broadcast teknolojisiyle televizyon reklamcılığına yenilikçi bir boyut kazandıran TVekstra’nın kurucu ortakları Merve Eraslanoğlu ve Murat Atay ile şirketin kuruluş hikayesini ve gelecek planlarını konuştuk. Sektörün gündemini yakından takip eden haberler ve yazarlarımızın değerli yorumlarıyla dopdolu olan yeni sayımızı ilgiyle okuyacağınızı umuyoruz.