Kuğu serisine devam ediyoruz dostlar.
Mart sayısında Gri Kuğu bir A.Ş. değerlendirmiştik. Bu sayıda da, beyaz kuğu’ya örnek bir kurumu ele alacağız müsaadenizle.
Resmi olarak 15 yıllık bir geçmişe sahip, Ankara’ya 40 km uzakta Konya Devlet Yolu istikametinde Gölbaşı ilçesini geçtikten sonra, gözlerden uzak bir operasyon merkezi olan ve %100 hissesi Hazineye ait ve 2017 de hisseleri Türk Varlık Fonuna devredilen bir Anonim Şirket.
Çocukken Ankara’dan Hatay’a gidip gelirken uzakta yüksek yüksek antenleri olan, geceleri kırmızı uyarı ışıkları yayan direkleri hep merak etmiştim. Burası neresi? 35 yıl önce. Bozkırın ortasında bir yerleşke hep dikkatimi çekmişti. O zamanlar PTT Uydu Yer Hizmetleri Yerleşkesiydi. Yıllar geçti bozkırın ortasındaki bu yerleşke büyüdü, gelişti, ülkemizin uydularının kontrolünü sağlayan, aynı zamanda bilişim ve Ar-Ge’nin de olduğu, ülkemizin Uzay’a açılan kapısı oldu. Ülkemizin gözbebeği bir kurum. Çok stratejik bir kurum aynı zamanda. Genç kuşaklar bilmese de büyüklerimiz bu kurumun stratejik önemini çok iyi bilirler.
Ankara bozkırında bir Uzay merkezi. Ülkemiz uzay ve uyduculuk alanında know-how’ın yeşerdiği, filtrelendiği, biriktirildiği bir yer. 1968-69 yıllarında ilk antenlerin konuşlandırıldığı yer. 30 dönümlük arazi üzerine konumlandırılmış, ülkemizin gizli silikon vadisi adeta. Konuşmuyorlar sadece ve sadece üretiyorlar. Dilleri organik ar-ge, ürünleri “uydu, bilişim, e-devlet”, uygulamaları “bilişim ihracatı”. (Kaynak: TİM Türkiye’nin 500 Büyük Hizmet İhracatçısı Telekomünikasyon Sektörü 1.ncilik ödülü) . Bir diğer önem verdiğim ödülü ise A.C.E Awards Ödülü. Müşteri Deneyimini En İyi Yöneten Markalar ve Profesyoneller birincilik ödülü. Bazı gri kuğu olan, global geçinen markaların aldığı gibi eften püften müşteri deneyim ödülü değil anlayacağınız. Gelecekte en çok dikkate alınacak olan Müşteri Deneyim Yönetim Endeksi ölçen bir sistem. Rakamları şişirmeden, hormonlaştırmadan net bir şekilde sunan, müşteri dostu, bir “beyaz kuğu”.
Bu kuğumuz 15 yıllık bir firma. Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü, her ikisi de Nisan-2016 yılında göreve gelmiş. Görevde geçirdikleri süre 3 yıl. Bu 3 yılda ki gelişim rakamları, üstün bir performans sergilendiği, firmanın mali verileri incelendiğinde net bir şekilde ortaya çıkmaktadır. Hadi gelin beyaz kuğu’nun rakamlarını yakından inceleyelim. Neyi iyi yapmışlar, nerelerde gelişim alanları olduğuna biraz yakından bakalım. İncelemeyi 2017/2018 yılı mali verilerin kıyasıyla değerlendireceğim.
Firmanın aktif yapısında, Maddi Duran Varlıklar, Hazır Değer ve Ticari Alacaklar kalemlerinin ağırlığı ön plana çıkmaktadır. Bu yapı firma aktif yapısının kaliteli aktiflerden oluştuğunu göstermektedir. Firmanın faaliyet konusu gereği Duran Varlığın yüksek olması makuldür. Çünkü firmanın ana faaliyet konusu Uydu, Yeraltına döşenmiş fiber kablo varlıkları olup, ilgili kalemde kayıtlanmaktadır. Esasında Duran Varlıklar kalemi firmanın gelir getirici varlıklarından oluşmaktadır. Firmanın yüksek montanlı Hazır Değerler ve Ticari Alacaklarının olması, Duran Varlık Kaleminin Bilançodaki payına rağmen, likiditeyi desteklediği izlenmektedir. Beyaz Kuğunun gizemi, aktifteki faaliyetlerin, pasif kalemlerde, hangi yabancı kaynaklarla fonlandığında yatmaktadır.
Pasif Kalemler:
En dikkat çeken konu, firmanın bugüne kadar herhangi bir banka kaynağı kullanmadan 2018 yılında gerçekleştirmiş olduğu 1.129.591.683 -TL’lik yatırım harcaması yapmış olması, duran varlıklardaki uydu ve kablo hizmetlerinin gerçekleştirilmesidir.
Diğer dikkat çeken rakam ise, Uzun vadeli borçlarda kayıtlı olan Alınan Avanslar kalemidir ki 402.542.947-TL’dir. Tek başına bu kalem firmanın aktif faaliyetlerinin %10, 9 nu fonladığı görülmektedir. Duran varlık ağırlıklı bir bilanço yapısında sıfır maliyetli (banka kredisiz) bu kaynağın sağlanması bir başarı ve güvenin göstergesi olarak yorumlayabiliriz.
Özkaynağın bilançodaki payı %70 tir. Firma tüm faaliyetlerini ağırlıklı olarak özkaynakla (%70) + Ticari Borçlarla (%11) + Uzun Vadeli Alınan Avanslarla(%11) kalan %8’lik kısmı ise sair kalemlerle fonlandığı görülmektedir. Bu kalemler, firma faaliyetleri üzerinde bir borç ve vade baskısı yaratmayan, her firmanın kendisini fonlamayı arzu ettiği kalemlerdir.
Gelişim Alanları ve Değişiklik Yapılması Gereken Bazı Strateji Başlıkları:
Özkaynağın yaklaşık %10’na denk gelen bir kısmı olan 287 milyon TL bankalarda likit olarak tutulmaktadır. Bir öneri olarak, duran varlık yatırımında özkaynak/uzun vadeli ve ucuz maliyetli uluslararası kredi dengesi gözetilmesinin ve likit varlığın arttırılarak sürdürülmesinin faydalı olacağı düşünülmektedir. Teknik olarak, uzun vadeli getiri sağlayacak yatırım harcamalarının tamamının Özkaynakla karşılanması, Özkaynak fırsat getirisini aşağı çeken bir etki göstermektedir. Devamlı surette özkaynakla duran varlık yatırımı yapılması, özkaynağın bilançodaki payını düşürür. Diğer bir deyişle, likiditeyi kısa vadeli mevduatta mı tutmak, yoksa getirisi 2 yılın üzerinde olacak duran varlık yatırımına mı aktarmak daha iyidir?
Bu tarz yatırımlarda %30 özkaynak / %70 U.V.Yabancı Kaynak kullanımı tercih edilen bir yöntemdir.
Bir Kamu A.Ş. olması nedeniyle, uzun vadeli, düşük maliyetli, yurtdışı yabancı kaynaklarına erişim imkanları vardır. Ülkemiz İKÖ ve İslam Kalkınma Bankası aktif üyesidir. Firma, yeni uydu yatırımlarının yabancı kaynak kısmını İKB ndan çok çok ucuz bir şekilde temin edebilir. (Yıllık Maliyet %1-%2) Bu kadar yüksek özkaynak var iken, yabancı kaynak kullanımın ne faydası olacak sorusu akla gelebilir?
1-Yurtdışından ucuz dövizin ülkemize gelmesi ya da Uydu ödemeleri için yurtiçinden döviz çıkmaması sağlanmış olur.
2-Firmanın likit varlıkları yurtiçi bankalarda mevduat olarak değerlendirileceği için, yurtiçi kredi kaynak arzına önemli etkisi olur. Yani; bu tarz büyük ve bilançosu düzgün firmalar yurtdışından çok rahat ucuz maliyetli kaynak sağlayarak, yurtiçinden uzun vadeli kredi kullanmayarak, bu kaynakların bankalar üzerinden küçük ölçekli firmaların daha fazla kredi kaynağına erişimine dolaylı katkı vermiş olur. Neden yurtdışı döviz kredisi? Çünkü zaten firma yurtdışına uydu siparişi için döviz ödeme yapacaktır. Bunun yerine İKB(İslam Kalkınma Bankası) dan çok ucuz kaynaklı krediyi kullanarak, bu ihtiyacını gidermesi daha tercih edilebilir bir yöntem olarak önerilmektedir. Kredi kullanımındaki en önemli konu, kullanılacak kredi yapısının, yapılan yatırımın vadesine, nakit akım tablosuna kısacası yatırımın nakit döngü yapısına uygun olmasıdır.
3-Bu kadar likit varlıkla ne yapılacaktır? Firma bu likiditeyi, yıkıcı ürün Ar-Ge’sinde, yeni pazarlara girişte, yeni fırsatlarda, yeni istihdam alanlarında kullanabilir.
Firmanın hızlı bir şekilde TV Platform işinden çıkmasını önermekteyiz. TV ve İnternet servis sağlayıcılığı operasyonlarını satarak (ancak fiber kablo altyapısı uhdede kalması gerekir), buradan yarattığı fon ve enerjiyi, Bilişim Operasyonlarına aktarması karlı ve sürdürülebilir büyüme için bir zorunluluktur. Firmanın bilgi birikimi, devlete ve kamuya verdiği bilişim hizmetlerini bir başka boyuta taşıması, tüm devlet kurumlarının bilişim üssü olması bir vizyon olarak konulmalıdır kanaatimce.
TV, İnternet ve ses hizmetleri operasyonları satılırken, fiber altyapı geliştirilerek, tüm piyasa oyuncularına eşit mesafeli olarak, altyapı kiralama hizmetine dönülmelidir. Bu durum hem ülke kaynaklarının daha rantablı kullanılmasını, hem de firmanın bu konuda bir platform olmasına yol açacaktır. Operasyonların üç sac ayağı üzerine tesis edilmesi faydalı olacaktır
1-Uydu Operasyonları
2-Fiber Altyapı Kiralama Operasyonları
Fiber altyapıda yaşanan anti-rekabeti çözecektir. Altyapının tek sahibi firma olacak ve tek faaliyeti fiber altyapı kiralama işi olacağından, bu konuda serbest piyasa oyuncuları için, maliyet aynı oranda olacağından, gerçek faaliyetlerine odaklanabileceklerdir.
3-Devletin bilişim ve dijitalleşme üssü.
Devletin bilişim ve dijitalleşme üssü çok çok önemsenecek bir konudur. Birçok kamu kurumu çalışanları konuları gereği bilişim işine çok vakit ayıramamaktadır. Devletin dijitalleştirilmesi, kamu kurumlarının tüm bilişim ihalelerinin tek elden, firma üzerinden sağlanması kaynak israfının önüne geçecektir. Firmanın e-devlet hizmetleri üzerine çok büyük know-how’ı vardır. E-devlet platform yöneticisidir. Firmanın bu başlık alt kırılımında kamu veri merkezi, kamu alternatif haberleşme merkezi, kamu kurumlarının tek tek digital dönüşüm proje yöneticiliği ve danışmanlığı gibi birçok alanda ülkemize çok yüksek katma değer sağlayacağı aşikardır.
Firmanın yeni vizyonuna paralel olarak bir tedarik ekosistemi dönüşümü yapması gerekmektedir. Kamuyla ilgili yukarda sayılan yeni görevler, tedarik ekosisteminde dönüşümü getirecektir çünkü. Firmadaki bu dönüşüm, serbest piyasa oyuncularının da korunmasına ve gelişmesine yol açacaktır. Örneğin ABD’nin Uzay konusu öncelikle NASA koordinasyonundadır. NASA’nın bu konumu, ABD de NASA tedarikçileri için inanılmaz bir gelişim alanı yaratmıştır. Çok güçlü uluslararası düzeyde ABD menşeili firmalar ortaya çıkmıştır.
Bizde bu neden olmasın? Firmanın vizyon stratejilerinin değişmesi ile bu oluşumun yolu açılacaktır. Bu değişiklik tedarikçi ekosisteminde, yabancı firmalarla rekabet gücüne sahip, özel girişim firmaların çıkmasına zemin hazırlayacaktır.
Yine çok uzun bir yazı oldu çok değerli okuyucular. Ancak, Ankara bozkırındaki bir beyaz kuğu başarı hikayesini anlatmakta tek sayfalık bir yazıyla olmuyor. Kamuoyunu bilgilendirme görevi olan, biz basın mensupları için de bu başarının bir değerinin olması, başarıyı takdir etmesi, bu ülkede güzel şeyler de oluyormuşu duyurması bir kıvançtır. Yazımda anlattığım firmanın kim olduğunu siz de tahmin etmişsinizdir.
Gelecek sayıda, ülkemdeki iyi şeyleri, örnek başarı hikayelerini duyurmak dileğiyle.