Kasım 2017 yazımızda dijital dönüşümün anlamından bahsetmiş, kurum ve işletmelerin iş yapış şekillerinde, üretim süreçlerinde dijitalleşmeye geçmek zorunda olduklarını aksi takdirde hızla dijitalleşen dünyada rekabetin dışında çok kolay bir şekilde kalabileceklerini belirtmiştik. Şirketlerin verimlilik ve sonuçta ciro artışlarının en önemli kaldıraçları dijital dönüşümü süreçlerine bir an önce uygulamalarıdır. Öncelikle dijitalleşmenin önem ve gerekliliğinin şirket içinde kesin ve net bir şekilde anlaşılması ve bütün paydaşlar tarafından kabul edilmesi dijitalleşme süreci için başarının olmazsa olmazıdır. Dijital dönüşümün gerçekleştirilmesi için en üst seviyede şirket yöneticilerinin bu sürece sahiplenmesi ve liderlik etmesi elzemdir. Sürece hâkim olacak, yönetecek kesim bu kesimdir. Şirket üst düzey yöneticileri dijital dönüşüm fikrini sahipleniyor fakat bu konuda ne yapmaları gerektiği konusunda karasızlık yaşıyorlarsa bu konuda mutlaka yetkin kişi veya kurumlardan danışmanlık almalılar, iyi değerlendirilmeden iyi planlanmadan yapılan dijital süreç geçişleri hem istenen ve beklenen sonuçlara ulaşamaz veya sürecin tamamlanması çok uzun zaman alır, ekstra kaynak israfına neden olabilir.
MIT ve Cap Gemini şirketlerinin yaptıkları araştırmalar sonucunda esas işleri dijital teknoloji üretmek olmayan ve dijital dönüşümü uygulayan kurumlar ve işletmelerin dijital olgunluk seviyeleri açısından 4 ana grupta toplanabileceği tespit edilmiştir:
Bu araştırmalar sonucunda ayrıca dijital dönüşümde “uzman” kategorisinde olanların rakiplerine göre %26 daha karlı ve gelirlerinin %9 daha yüksek olduğu tespit edilmiştir. Dünya çapında yapılan bu araştırmalar sonucunda 2017 yılında şirketler bütçelerinin %18 ini dijital dönüşüme ayırmışlar, 2018 yılında bu oranın %28 e ulaşacağı tahmin ediliyor. Yukarıda bahsedilen her seviyenin de kendi içinde bazı kırılımları olabilir. Mesela dijitalleşme ve tam otomasyonun üretim süreçlerindeki en üst seviyesi bugün için endüstri 4.0 standartları sayılabilir, fakat bu standartların da zaman içinde değişebileceği ve belki de endüstri 5.0 standartlarının oluşabileceği unutulmamalıdır. Nasıl ki böyle ışıksız fabrikaların ürettiği ürünler zaman içinde teknolojik gelişmelere bağlı olarak kapasite, verimlilik, fonksiyonalite ve güç açılarından gelişme gösteriyorsa bu ürünleri üreten mekanizmalarda da gelişme olacağı aşikardır. Yani bugün için tam otomatik ve hatasız bir şekilde T zamanında X miktar ürün üretiliyorsa aynı zaman birimi içinde yarın belki 2X miktar ürün yine hatasız bir şekilde üretilebilir. Bunlar bugün birçok kişilere bilim kurgu fikirleri gibi gelebilir ama öyle olmadığını göstermek için çok fazla çaba harcamaya gerek bile olmadığı aşikardır, sadece çok değil 15-20 yıl önceye gidip cep telefonu olmadan internet bu kadar yaygınlaşmadan önceki günleri hatırlamanız yeterli olacaktır. Mesele teknolojinin gelişmesini tartışmak olmamalı, bizim bu gelişmeler karşısında veya içinde hangi pozisyonlarda olacağımız hangi katma değerleri hem teknoloji açısından hem de üretim açısından yaratabileceğimizi şimdiden düşünmek olmalıdır. Bu durumda yukarıda belirttiğimiz ülke olarak dijital dönüşümün neresinde olduğumuzu içtenlikle ortaya koymak, kendimizi bilmek ve sabırla ve tabii ki akılla çalışmalarımızı sürdürmek gerekir, yetkililere duyurulur.