2020 YILINI GERİDE BIRAKIYORUZ...

İnsanoğlu var olduğundan beri salgın hastalıklar, afetlerle mücadele edegeldi. Yeni yıla girerken Covid-19 salgınını da bertaraf etmek üzereyiz. Salgındı, pandemiydi derken hiç birimizin hatırlamak istemeyeceği 2020 yılını geride bırakıyor, 2021 yılına özellikle sağlık anlamında güçlü umutlarla giriyoruz. Tabi umutlarımızı, hayallerimizi de yenileyerek girmek istiyoruz. Bu salgından tüm sektörler doğal olarak olumsuz etkilendi. Ancak ICT sektörünün önemi, kıymeti net bir şe- kilde görüldü. Sanıyorum önümüzdeki yıllar ICT sektörünün çok daha hızlı yükseldiği yıllar olacak...

Özeleştiri yapacak olursak peki bu salgın bize neler öğretti, öğretiyor? Öncelikle sağlık sektörünün önemini anladık. Ülke olarak kendinize yeter olmanız gerektiğinin farkına bir kez daha vardık. Cumhuriyetin ilk yıllarında kurulmuş olan Hıfzıssıhha Enstitüsü’nü yeniden hatırladık. Bu kurumun geçmişteki başarılarını anıp, kapatılmış olmasına hayıflandık...

Yine aynı şekilde milli bir savunma sanayinin önemini dış politikada yaşanan gelişmelerle gördük. Cumhuriyetin ilk yıllarında oluşturulan savunma sanayinin sonraki yıllarda akamete uğratılmasının acısını ilk olarak 1974 Kıbrıs Barış Harekâtı hissettik. Hangi savunma paktının üyesi olursanız olun, güçlü bir savunma sanayinin önemini 44 günlük Kara- bağ Savaşı’nda tekrar gördük.

Yerli Malı Haftaları kutlandığı yıllarda okullarda öğrenciler evlerinden, kuru üzüm, fındık, fıstık, ceviz vb. gibi tarım ürünleri getirir ve yerli ürün olarak bunları sergilerdi. O yıllarda ülkenin ana gelir ve geçim kalemi tarımdı. Türkiye tarımsal anlamda kendi kendine yeten sayılı ülkeler arasındaydı. Bugün maalesef bazı tarım ürünlerini ithal ediyoruz. Pandemi sürecinde tarım ve hayvancılık üretiminin yine esasının ithalat olmaması gerektiğini anladık.

Salgın sürecinde yeni alışkanlıklar da edinmeye başladık. Aklımıza ilk gelenler arasında; uzaktan eğitim, internetten alış- veriş, iş yerinden bağımsız çalışma, evde kalma kısıtlamalarında online canlı müzik programları var. Örneklerin sayısını önümüzdeki günlerde daha da arttırabiliriz. Bundan sonra da bu ‘uzaktan’ meselesi hayatımızın önemli bir parçası olacak.

Tüm bu işlerin gerçekleştirilebilmesi için iki ana sektör olmazsa olmaz haline geldi. İlki telekomünikasyon altyapısı, diğer ise ICT sektörü. Tüm diğer sektörlerin daha verimli hale gelebilmesinin yolu telekomünikasyon ve bilişimin etkin kullanımı ile mümkün olacak. O nedenle yükselen sektör yukarıda değindiğimiz gibi ICT olacak. Ayrıca lojistik ve siber güvenliği, yapay zekayı, robotik üretimleri pas geçmememiz de gerekiyor. Telekomünikasyon altyapısının güçlü olması, operatörlerin fiber hatları her haneye kadar eriştirmesi yakın gelecekte zorunlu işlerden/ihtiyaçlardan birisi olacaktır.

2020 yılının son etkinliklerinden birisi Türkiye Bilişim Derneği’nin (TBD) gerçekleştirdiği Ulusal Bilişim Kurultayı oldu. TBD’nin her yıl düzenli olarak gerçekleştirdiği kurul- tayın bu yıl 37.si icra edildi. İki gün boyunca internet üzerin- den canlı yayınlarla gerçekleştirilen etkinliğin en son paneli “Yeni Normalde Dijital Dönüşüm Ekosistem Buluşması”nın moderatörlüğü bize tevdi edildi. Panelistler; BTK Başkanı Sayın Ömer Abdullah Karagözoğlu, TÜRKSAT Genel Müdürü Sayın Cenk Şen, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Milli Teknoloji Genel Müdürü Sayın Zekeriya Coştu, SSB Siber Güvenlik ve Bilişim Sistemleri Grup Başkanı Sayın Mustafa Özçelik ve Millî Eğitim Bakanlığı YEGİTEK Sistem Yönetimi Daire Baş- kanı Ahmet Şamil Demircan ile dijitalleşmeyi, sürdürülebilirliği, envanter çalışmalarını, e-devleti, milli teknoloji stratejisini, uzaktan eğitimi konuştuk. Yerli ürünlerin kullanımını, Pardus'u, yerli siber güvenliği velhasıl bir gazeteci olarak aklımıza takılan soruları açık açık sorduk. Panele katılan yöneticilerimiz açık yüreklilikle sorularımızı cevaplandırdı. Kendilerine teşekkür ediyoruz. Canlı yayınlanan panelin kaydını TBD’nin youtube kanalından izleyebilirsiniz.

Fiziksel sim kartın yerine telefonlara gömülü dijital sim teknolojisi operatörler tarafından kullanıma sunuldu. Hali hazırda kullanılan SIM kartların yerine geçecek olan eSIM’in ülkemiz için hayırlı olmasını diliyoruz.

Dünya, ülkemiz ve sektörümüz olarak zor bir yıl geçirdik. 2021’nin toparlanma ve yaraları sarma; ülke olarak, sektör olarak birbirimize dayanma, destek olma yılı olmasını diliyoruz. Şimdi, varsa dargınlıkları bir kenara bırakıp, hiç kimseyi ötekileştirmeden, yerli ürün ve üreticilerimize sahip çıkma vakti...

Yeni yılın hepimize sağlık, sıhhat ve güzel yarınlar getirmesini temenni ediyoruz...

Bu sayıda; “ICT Sektörü Pandemi Sürecinden Nasıl Çıkacak?” sorusuna cevap aramaya çalıştık. Sektörün konuyla ilgili değerlendirme ve görüşlerine yer verdik. Ayrıca TÜSİ- AD Yönetim Kurulu Başkanı Simone Kaslowski ile konuştuk. Kaslowski, 2020 yılının bir değerlendirmesini yaptı, pandemi sonrası süreçle ilgili Türk sanayici ve iş insanlarının beklen- ti ve hedeflerini anlattı. Sektörün nabzını tutan haberler ile yazarlarımızın değerli yorumlarıyla dolu dolu olan dergimizi ilgiyle okuyacağınızı umuyorum...