TEKNOKENTLERİN EMLAKÇILIKTAN YÜZDECİLİĞE EVRİMİ-1

ICT Media’nın 100. Sayısında kaleme aldığım yazımda da belirtmiştim. Birçok okur yazımın başlığını çok sert bulabilir ama maalesef durum bundan ibaret.

Yıllardır yazılarımda yapılan iyi uygulamalardan sevinçle bahsederken, eksik kalan uygulamaları da eleştirinin dozunu kaçırmadan sizlere aktardım. Peki şimdi neden bu denli sert bir başlık altında yazı dizisine başlıyoruz?

Çünkü; biz eleştirilerimizi dozunda tutarken bir kısım kabiliyet yoksunu yöneticilerin, sanki kurumundan hiçbir beklentisi yokmuş da görevden kaçmamak adına koltukta kalıyormuş izlenimini yaratmaya çalışması sonunda bana da pes dedirtti.

Şimdi eleştiri zamanı…

İlk defa yazılarıma başladığımda gerek KOBİ’lere gerekse de büyük işletmelere verilen desteklerin arttırılması, çeşitlendirilmesi vb. gibi hususlara değiniyordum. Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanımızın inanılmaz destekleri ve bağlı birimlerinin özverili çalışmaları sonucunda artık firmaların faydalanabileceği birçok destek var.

Hatta bu destekler ile ortaya çıkan ürünlerin ticarileşmesi adına kurgulanmış bir mekanizma bile oluşturuldu. Devlet Malzeme Ofisi tarafından kurgulanan Tekno Katalog Programı. Bugüne kadar DMO tarafından bilgisayar, masa, sandalye, kâğıt kalem gibi ürünlerin satıldığını biliyorduk/biliyordunuz. Şimdi inanılmaz bir efor sarf ederek dar bir kadro ile özellikle Teknokentlere ulaşmaya çalışan bir kadro var ki hepsine teknogirişimciler adına teşekkür ediyorum.

Teknokentlerin Emlakçılıktan Yüzdeciliğe Evrimi yazı dizisini kaleme almamın ikinci sebebidir DMO tarafından sunulan Tekno Katalog Programı’nın özverili çalışması.

Eleştirilerime desteklerden bahsedip bir yandan da sorular yönelterek devam etmek istiyorum.

Teknokentlerin sayın yöneticileri öncelikle her ay kendilerine sormadan fatura kesip gönderdiğiniz firmaların hangi sektörde faaliyet gösterdiğini biliyor musunuz?

KOSGEB desteklerinden başlayalım. KOSGEB desteklerinden faydalanmak biraz meşakkatli. Bugüne kadar kaç firmanıza bu destekler konusunda destek sundunuz? Örneğin kaç firmanıza yol gösterdiniz KOSGEB tarafından sunulan Nitelikli eleman desteği hususunda? Çünkü teknokentinizde ne kadar çok çalışan var ise Endeks çalışmasında o kadar fazla puan alabiliyorsunuz.

İŞKUR tarafından sunulan personel desteğinden haberdar mısınız? Birçok firma özellikle kalifiye olmayan personele ihtiyaç duyuyor ama maliyetlerden dolayı kimse bu yükün altına girmiyor. Hemen bahsedelim biraz konudan. İŞKUR iki çalışanı olan bir firmaya bir personel, beş çalışanı olan firmaya iki adet kalifiye veya kalifiye olmayan personel desteği sağlıyor. Üstelik SGK, vergi vb. giderlere de katlanmak zorunda kalmıyorsunuz.

TÜBİTAK destekleri konusunda ne kadar bilgi sahibisiniz? Bu soru önemli. Çünkü devlet üniversitelerine bağlı teknokentler de yöneticiler genelde akademisyen! Akademisyen ama akademik desteklerden bahsetmiyoruz burada. Üniversite-sanayi iş birliği destekleri bahse konu olan.

Ekonomi Bakanlığı tarafında sağlanan ticarileşme desteleri var birde ama yukarıda bahsettiğimiz desteklerden bihaber olan yöneticilere ekonomi bakanlığı desteklerini anlatmaya bile gerek yok.

Mevsimlerden yaz, biz yazacağız, yazımız değişecek. Şimdi eleştiri zamanı.

Devam eden yazılarımızda başımıza gelen, şahit olduklarımız ile devam edeceğiz.