AĞUSTOSTA GÖLGEDE YATANI ZEMHERİDE BÜĞELEK TUTAR!...

Bu sayıda farklı bir yazı ile fikirlerimi paylaşmak istedim sevgili okurlar.

Zor konuları farklı bir bakış açısı ile değerlendirdim.

Ne güzel ifade etmiş atalarımız. Bir cümleye birçok konuyu sığdırmışlar.

Uzun gözlemler sonucunda bilgi ve öğüt veren kalıplaşmış sözlere atasözleri denmektedir. Kadim tarihimizden filtlenerek, günümüze kadar gelmiş bu özlü sözleri, bugünkü yaşamakta olduğumuz insanlık trajedilerine uyarladım.

Bakın hangi ülke veya kurumun atasözlerimizden aldığı nasibi ne olmuş.

Belki yaşanan trajedileri ve müsebbiplerini daha iyi anlar, yerli yerine oturtabiliriz.

Ağustosta gölgede yatanı zemheri1de büğelek2tutar - Türkiye

(Zaman ve imkân varken (yazın) çalışmayan, keyfini düşünen kimse, fırsat kaçtıktan sonra, çalışmanın zor olduğu günlerde (kışın) geçim sıkıntısı çeker; perişan olur, aç kalıp yoksulluk çeker.)

Bu söz tam da bizim için söylenmiş. İroni şu ki; sözü de söyleyen atalarımız. Yüzyıllardır geçirliğini ispat etmiş bir atasözümüzdür. ICT Media dergimizin Mart-22 sayısında kaleme aldığım “Hazırlıklı Olmalıyız” yazımda çok detaylandırdığım için burada tekrar detaya girmeyeceğim. Amma velakin “zemheride büğelek” olmamak için, ülke olarak devlet olarak, birçok politika ve sektörde çok ama çok hazırlıklar yapmalıyız. Başta insan kaynakları, savunma, tarım, enerji ve bilişim sektörü (siber vatan çok çok önemli) olmak üzere gidecek çok yolumuz var. Kafa yoracak çok işimiz var. Rusya-Ukrayna, Rusya-NATO, Rusya-ABD, Rusya-Avrupa Birliği, Rusya-Suriye, Çin-NATO, İran-İsrail, Türkiye-Akdeniz Yunan çekişmesi, Türkiye’nin güney sınırları … saymakla bitmez.

Erken kalkan yol alır, er evlenen döl alır - Türkiye

(Yapacakları işe erken başlayanlar kazançlı olurlar. Bir işi işin içinde çözmek çok daha doğru olacağı gibi, erken evlenen bir insanında erken çocuğu olur.)

Kısacası; yeni dünya düzeninde kurucu aktör olmak istiyorsak; erken davranmalıyız. Ön almalıyız herkesten önce. Hızlı ve seri olmalıyız. Yargı, yürütme ve yasama sistemlerimiz tıkır tıkır işlemeli. Fleksibıl bir sisteme ihtiyacımız var. Yeni çağ hız çağı. O zaman ağır hantal yapılar yerine fleksibıl yapılar oluşturmalıyız.

Aş deliye kaldı-Rusya

(Durumdan yararlanacak diğerlerinin ortadan kalkmalarıyla fırsatın bir kişiye kalması)

Evet Rusya tam bir fırsatçı gibi davranıyor. Oyununu “fırsatların dayanılmaz cazibesine” göre kuruyor ve oynuyor. Elindeki kartları ve rakibinin kartlarını biliyor. Savaşı kışın başlatıyor. Tamda rakiplerinin doğalgaza enerjiye çok ihtiyaç duydukları anda. Tamda rakiplerinin birbirleriyle uğraştığı anda, NATO ve Avrupa Birliği’nin kendi aralarındaki anlaşmazlıklarının en üst seviyeye çıktığı zamanda.

Ali kıran baş kesen - Rusya

(Çevrede terör estiren, sorumsuzca her istediğini yapan tek kişi için söylenir)

Aş deliye kalınca, Rusya oldu “Ali Kıran Baş Kesen”. Dünyayla alay ederek, müesses nizamı, devlet terörüyle değiştirmeye kalkıştı. Uluslararası hukuku çiğnedi. Bir devleti yutmaya kalkıyor. Bugünün “Ali Kıran Baş Keseni”, yarının “ben ettim siz etmeyine” dönebilir. Şair sanki aşağıdaki dörtlüğü Rusya için söylemiş;

Şair ne ekiyorsa onu biçiyor
Ne ediyorsa kendine ediyor!
Canı yanmadan öğrenemiyor
Ben ettim siz etmeyin yazıktır günahtır diyor.

Alçak at binmeye kolay, öksüz çocuk dövmeye kolay - Ukrayna

ABD, Avrupa Birliği ve NATO Ukrayna’yı resmen Rusya’nın önüne attılar. Ve hazırlıksızdı Ukrayna bu savaşa ve işgale. Rusya da buldu öksüz çocuğu habire dövüyor. Diğer ülkeler Ukrayna’yı pansuman edip edip sahaya sürüyor. İşin sonu nereye gider henüz netleşmedi.

Altta kalanın canı çıksın - Ukrayna

(Herkesin başının çaresine bakmasını, güçsüz duruma düşmemesi gerektiğini söylüyor)

Filler (ABD, Rusya, Avrupa Birliği ve Çin) tepişirken Ukrayna resmen altta kaldı. Şehirleri yıkılıyor. İnsanları ölüyor ya da mülteci durumuna geliyor.

Alavere, dalavere, Kürt Mehmet nöbete - ABD

(Bütün yükü dümen çevirerek bilgisiz ve kimsesiz kişilerin üstüne atmakla ilgili bir söz. Daha o zamandan, kim bilir ne zamandan)

Alavere dalavere hep aynı senaryo ABD’nin ki. Aynısını Türkiye’nin güney sınırlarında Suriye ve Irak’ta yapmaya çalıştı ve çalışıyor halen. Bilmem kaç bin TIR’la terör örgütüne silah ve mühimmat sağlamaya devam ediyor. Sözde başka bir terör örgütünü diğer bir terör örgütüyle yok etmek içinmiş. Oysa Türkiye’nin güney sınırına bir terör devleti kurmaya çalışıyor alavere dalavereyle.

At çalındıktan sonra, ahırın kapısını kapamak - NATO

(İş işten geçtikten sonra önlem almak)

Ukrayna’yı NATO’ya alacağım deyip almayan, Rusya’yı bu minvalde tahrik eden NATO, Rusya Ukrayna’ya girince, önlemler almaya başlayan bir örgüt maalesef. Savaş patladıktan sonra ahır’ın kapısını kapatan bir örgüt!.. NATO şimdi değilse ne zaman misyonunu işletecek acaba. Türkiye’ye bir başka ülke savaş açtığında NATO 5. maddeyi işletecek midir acep? Sizce?

Ambarı boş olanın boynu büküktür - Avrupa Birliği

Çok kötü yakalandı Rusya’ya karşı Avrupa Birliği. Enerji ve gıda krizi Avrupa’nın Rusya’ya karşı elini kolunu bağlamaktadır.

Gerçi ambarının dolu olduğu zamanları da biliriz. Avrupa çok bencilce ve ikircikli davranıyor. Suriyeli mültecilere ve Ukraynalı mültecilere davranışları bu fotoğrafı net bir şekilde göstermektedir.

Al sana bir kaya nerene dayarsan daya - Avrupa Birliği

(Bir sorunun nasıl çözüleceğini bilmeyen ya da sorunu başkasının sırtına yükleyen bir insanın sözleri)

Rusya’yla Ukrayna krizine çözüm bulamayan Avrupa Birliği’nin hali. Elindeki kayayı bir ABD’ye bir NATO’ya atıp duran bir oluşum.

Aç tavuk kendini darı ambarında zannedermiş - Kuzey Kore

Halkı sefalet içinde olan ama kaynaklarını savaşa yatıran bir ülke.

Rusya Ukrayna Savaşı devam ederken kıtalararası nükleer başlık taşıyabilen füze denemesi yapan bir ülke. Denemeyi yaparken de ABD’yi tehdit etmekten geri durmuyor.

Anladımsa Arap olayım - Sivil İnsanlar

(Konuyu anlamayan insanlar, Arap olmak belirgin bir renk ayrıcalık yarattığı için olsa gerek, bu sözü kullanırlar)

Ukrayna savaşını Türkiye’deki televizyonlardan izleyen ve yorumcuların saçma sapan analizleri yüzünden, beyni yanan insanlar için çok uygun bir atasözü.

Mahalle yanarken deli saçını tararmış

(Toplumda infial yaratabilecek bir olay yaşanırken kişinin umursamazlığını tanımlamak için kullanılan söz öbeği.)

Dünya nükleer savaşa doğru giderken, binlerce insan savaş ve açlıktan hayatını kaybederken veya mülteci durumuna düşerken, sanki dünya tozpembeymiş, başka hiçbir dert tasa yokmuş gibi, Survivor'dan kim elendi’yi merak eden insan güruhu.

Son Söz:

Bir Musibet Bin Nasihatten İyidir.

(Devamında birçok şey yazabiliriz. Siz olsanız ne yazardınız bu sözün devamında?)

 

 

 

 

[1] Zemheri: Kışın en şiddetli zamanı, kara kış.

[2] Büğelek: Sığırları rahatsız eden bir çeşit sinek, gübre sineği.