TÜRK TELEKOM GERİ ALINDI, YA GSM LİSANSLARI NE OLACAK?

Türk Telekom’un çoğunluk hissesine sahip Öger Telekom özelleştirmeden dolayı devlete olan borçlarını peşinat ve bir taksit dışında ödemedi. Borçlarını ödemek için esas olarak Türkiye İş Bankası, Garanti Bankası, Akbank ve diğer birçok bankadan 4,75 milyar dolar kredi aldı. Geçen süre içinde bankalara olan borçlarını da ödemedi ve borçları karşılığında teminat olarak gösterdiği Türk Telekom’un yüzde 55 hissesi, 3 yıl önce bu bankalar tarafından kurulan LYY, Levent Yönetim Yapılandırma AŞ şirketine devretmek zorunda kaldı. LYY de geçen süre zarfında bu hisselere bir alıcı bulamadı. 11 Mart 2022 tarihinde ise Türkiye Varlık Fonu ile LYY Telekomünikasyon AŞ arasında, Türk Telekom'un yüzde 55 hissesinin 1,650 milyar dolar bedelle Varlık Fonu’na devri için taraflar arasında Pay Satın Alım Sözleşmesi imzalandı. Böylece bankalar 4,75 milyar dolar olarak verdikleri krediyi 1,5 milyar dolar ile kapatmak zorunda kaldılar, tabii bir de 3 senede aldıkları temettüler de var ancak imtiyaz sözleşmesi gereği 4 sene daha beklenseydi bu parayı da alamayacaklardı. Zararın neresinden dönülürse kardır. Yalnız bir konuyu tam olarak bilemiyoruz, Varlık Fonu bu 1,650 milyar doları yine bu bankalardan aldığı kredi ile ödemişse o zaman banka sahiplerinin, genel müdürlerin durumlarını yeniden değerlendirme zamanı gelmiş demektir, Varlık Fonu Genel Müdürü de IMF başkanlığına aday olabilir.

Peki Türk Telekom yeniden devlete döndü, GSM operatörlerinin durumları ne olacak, onlar da GSM lisanslarını süreli olarak almışlardı ve sürelerinin sonlarına doğru yaklaşıyorlar.

Türkiye'de GSM sistemi ile mobil iletişim, Şubat 1994'te Turkcell'in hizmete girmesiyle başladı. Turkcell’den sonra o zamanki adıyla Telsim’de hizmet vermeye başladı. 27 Nisan 1998 tarihinde T.C. Ulaştırma Bakanlığı Turkcell ve Telsim ile 500 er milyon dolar karşılığında 25’er yıllık GSM lisans anlaşması imzaladı. Telsim daha sonra bazı nedenlerden dolayı TMSF’ye geçti ve yapılan ihale sonucu en yüksek bedeli veren Vodafone şirketine satıldı. Telsim’im tüm borçlarını TMSF üstlendi ve alacaklılara ödedi. 2004 yılında 1800 Mhz bandında 1 lisans daha ihale ile İşBankası, Telekom İtalya konsorsiyumuna verildi ve Aria adında bir GSM operatörü daha kuruldu ve hizmet vermeye başladı. Bir lisans daha ihale ile satılacaktı ama onu alacak kimse çıkmadı. Bu arada bir lisans da Türk Telekom’a verildi ve Türk Telekom da Aycell adında bir GSM operatörü kurdu. Aria ve Aycell daha sonra birleşerek Avea adını aldılar. 2006 yılında Telekom İtalya, Aria’daki hisselerini Türk Telekom’a devretti, Avea adı da Türk Telekom olarak değişti ve Türk Telekom bünyesinde hizmet vermeye başladı. Turkcell ve Vodafone’un 2G imtiyaz sözleşmeleri 2023 yılında TürkTelekom’un GSM imtiyaz sözleşmesi ise 2026 yılında doluyor. Bugün bile hala 2G ile GSM hizmeti alan küçük bir miktar abone olduğunu unutmamalıyız. 2009 tarihinde 3G frekans ihalesi ile imtiyaz sözleşmeleri 20 yıllık olarak ve 2015 yılında ise 4,5G ihalesi ile imtiyaz sözleşmeleri 14 yıllık olarak yapılmıştı. Bu durumda 3G ve 4.5G’nin imtiyaz sözleşmeleri de 2029 yılında sonlanacak. İmtiyaz sözleşmelerinin farklı yıllarda sona erecek olması pratikte bazı sorunları da gündeme getirecek. İmtiyaz sözleşmelerinin yeniden düzenlenip aynı zamanda sonlanacak şekilde düzenlemelerin yapılması çok acil ve elzemdir. Aksi takdirde mobil iletişim hizmetlerinde hiç istenmeyen kesintiler olabilir, kapanış tarihlerinden itibaren 2G ve 3G cihazlar artık ağa bağlanmayacak ve ülkemizde 2020 li yılların sonunda mobil iletişimin kesiliyor olması Isparta’daki elektrik kesilmelerinden çok daha fazla bir etki yaratabilir.

Bu arada bir de 5G sistemlerine geçiş durumu da var. 5G için frekans ihalesi 2021 yılında yapılacaktı ve 8 yıllık bir imtiyaz sözleşmesi planlanıyordu, böylece tüm imtiyaz sözleşmeleri aynı anda bitecekti, fakat 5G ihalesi 2021 yılında yapılmadı, ne zaman yapılacağı da şu anda belli değil. 5G’ye uçtan uca yerli teknoloji ile geçilecek diye bir “istek” söz konusu olmuştu, bu “istek” işleri biraz daha karmaşıklaştırıyor, yerli 5G teknolojisi geliştirmek tabii ki çok güzel ama şu anda 5G teknolojisi geliştirmekte olan şirketler bu işin o kadar da kolay olamayacağının farkına varmak üzereler. Eğer 5G ye geçiş için bir ara çözüm bulunamazsa 5G için biraz daha belki uzun bir süre beklemek gerekecek. 5G ihalesi ne kadar ertelenirse, hizmete alma süresi de o kadar gecikmiş olacak. Eğer tüm lisans sürelerini 2029 yılında tek sözleşme haline gelecek şekilde bir hedef belirlenirse buna da GSM operatörleri sıcak bakmayacaklar, 5G yatırımının geri dönüşü için gerekecek zamanın öngörülen süreden uzun olacağını söyleyecekler ve 5G ihale şartlarının esnetilmesini isteyecekler. Hele bu yüzden ihaleye girmezlerse daha büyük sorunlar ortaya çıkacak. Yani daha ihaleye bile çıkılmadan önümüze çıkacak problemler önceden öngörülebiliyor. Bu problemlerin hepsi çözülebilecek sorunlar, yeter ki iyi niyetli, bilgili, liyakatli eller, beyinler işi sahiplensinler.

Bir başka sorun da GSM operatörlerinin yatırımlarının imtiyaz süreleri sonunda ne olacağı sorusu. Çok büyük olasılıkla sözleşmelerin uzatılması yönünde bir çözüm bulunacak aksi takdirde mobil iletişim sektörü tam bir kaos içine düşer ki kimse bunu istemez. Tabii imtiyaz sözleşmeleri kamuya açılmadığı için tüm sözleşme detaylarına hakim değiliz ama GSM imtiyaz sözleşmeleri bir nevi abone garantisi verilmemiş yap-işlet-devret modeli gibi çalışıyor, süre sonunda uzatma anlaşması olmazsa tüm sistemler çalışır halde devlete geçiyor. Bana göre yapılması gereken 5G ihalesinin biran önce yapılması, 2G, 3G, 4,5G imtiyaz sürelerinin bitimini beklemeden ve 5G dahil tüm sözleşmelerin toplu halde görüşülmesi, sorunlu maddelerin tarafların ortak yararlarına göre düzenlenmesi ve imtiyaz sözleşme süresinin yeniden belirlenmesidir. Bu görüşmelerin şimdiden yapılması devletin yararınadır, 2029’da çıkabilecek sorunu şimdiden çözer ve yeni imtiyaz sözleşmelerinden iyi bir gelir kazanabilir. GSM operatörlerinin de yararınadır, onlar da önlerini şimdiden görür ve yatırımlarını ona göre planlarlar. Aksi takdirde imtiyaz sözleşmelerinin sonlarına doğru GSM operatörleri yeni yatırımlardan ziyade rölanti moduna geçip var olan sistemlerden maksimum fayda sağlamayı düşünebilirler, olan yine abonelere olur.