Stres, Latince kökenli “estrictia” kelimesinden gelmektedir. Kısaca sıkıntı ve problem yaratan durumlara karşı verilen tepki olarak ifade edilmektedir. Günlük hayatımızda farkında olmadan stres yaptığımız pek çok durum ile karşılaşmaktayız. Normal eylemlerimizde farklı davranmamıza sebep olan ve kontrol edemediğimiz durumların büyük bir çoğunluğu stres kaynaklı olabilmektedir. Stres yaşamamıza neden olan unsurlar ise stresör olarak adlandırılmaktadır. Stresi kontrol edebilmek hayatımızın konforu ve mutluluğu için büyük önem arz etmektedir. Stresin fiziksel, ruhsal, sosyal, duygusal ve zihinsel olarak birçok belirtisi vardır. 5 başlık olarak ele aldığımız belirtiler sonucu görülebilecek etkiler aşağıda yer almaktadır.
Fiziksel Belirtiler
Ruhsal Belirtiler
Sosyal Belirtiler
Duygusal Belirtiler
Zihinsel Belirtiler
Yukarıda yer alan stres belirtilerine istinaden stresin aşamalarına da kısaca baktığımızda; ilk olarak alarm aşaması karşımıza çıkmaktadır. Alarm aşaması, rutin alışkanlıkların değişim gösterdiği, fiziksel ve psikolojik olarak farklı davranışlar sergilenmeye başlanan aşama olarak değerlendirilmektedir. Sonrasında ise bu durumun kabullenilmediği ve hiçbir değişikliğin olmadığına dair direnme aşaması yaşanmaktadır. Bu aşama, normal hayatın akışından farklı bir durumla karşılaşılmadığı ve inkâr olarak da ifade edilen bir süreç olarak görülmektedir. Direncin azalarak mevcut bedensel kapasitenin tükenmesi ve çeşitli hastalıkların ortaya çıktığı tükenme aşaması ise artık son evre olarak gerçekleşmektedir. Direnç aşamasında stres kaynakları ve yoğunluk derecelerinin azalmaması, aksine artış göstermesi sonucunda vücudun adaptasyon kapasite sınırları zorlanmaktadır. Davranışlarda keskin değişim ve hayal kırıklıklarında artış meydana gelerek, ilk aşama olan alarm evresinde yaşanan değişimlerin katlanarak arttığı bir süreç olarak ifade edilmektedir. Stres kaynağının bilinememesi ya da çözüm bulunamaması, vücutta sistematik yıpranmalara, hastalık ve hasarlara yol açarak tükenme aşamasını oluşturur.
Stres belirtileri ve aşamaları her insan için farklı durumlardan kaynaklanıp gerçekleşebilmektedir. Süresi yaşanılan durumlara göre değişmekte olup kişisel, toplumsal, durumsal, ruhsal ve çalışma hayatı ile ilgili nedenlerden ötürü görülebilmektedir. Yaşanan stres süreci sonunda da bireysel ve örgütsel olarak birçok problem ortaya çıkmaktadır. Stresin belirtileri ve aşamaları değerlendirildiğinde, zamanımızın çoğunu geçirdiğimiz çalışma hayatımızı gözden geçirmemiz gerekmektedir. Çalışma hayatında, bulunduğumuz koşulları ve mevcut durumumuzda rahatsızlık hissi veren duyguları tespit etmemiz büyük önem taşımaktadır. Çünkü çalışma hayatı, kişiler ile kurumların karşılıklı beklentilerinden oluşan bir süreci ifade etmektedir. Bireysel olarak bulunduğumuz çalışma hayatında, topluluk ya da grup olarak işlerimizi yürütmekteyiz. Bu nedenle de başka insanlarla etkileşime girmek kaçınılmazdır. Kendi işimizde ya da işimizi yaparken planladığımız süreçlerde, bizden başka bir ya da daha fazla insanın bulunması bizim stres yaşamamızın nedenlerinden biri olmaktadır. İşin kendi zorluğu ve gereksinimleri ile birlikte bir de insan faktörünün olması, stres yönetiminin öğrenilerek uygulanmasını zorunlu kılmaktadır. Kaldı ki çalışma hayatımız her ne kadar zamanımızın çoğunu oluştursa da her insanın bir de yaşadığı sosyal bir hayatı söz konusudur. Bu nedenle stres yönetimi yaparken kişisel zamanımızın en yoğun geçtiği bölgede kendimizi gözden geçirmek yerinde bir tercih olacaktır.
Stresi yönetebilmek için öncelikle kendi sahip olduğumuz özellikleri doğru bir şekilde analiz etmeliyiz. Neye, neden tepki verdiğimizi bilirsek bunu kabul edip etkisini azaltmamız daha kolay olacaktır. Bu çerçevede ilk olarak işimizin gerekliliklerini karşılamak için kendi üstümüze düşenleri eksiksiz yapmamız gerekmektedir. Öncelikle bireysel anlamda yeterliliğimizi sağlayabilirsek, sonrasında birlikte çalıştığımız kişilerle de bir bütünlük sağlamamız mümkün olacaktır. Çalışma arkadaşlarıyla geçirilen zaman ve yürütülen süreçler kadar ast-üst ilişkileri de çalışma hayatında stres kaynaklarının nedenlerinden biri olmaktadır. Yapılan işe dair yöneticiden olumsuz bir geri dönüş alınması ya da astında çalışan personelin verilen işi beklendiği şekilde yerine getirmemesi de stres yaratmaktadır. Çünkü iş akışında yaşanabilecek bir olumsuzluk bireysel olarak stresli bir sürecin başlangıcı olabilmektedir. Bu gibi durumlarda ilk olarak belirttiğim kişisel yeterlilik duygusunun hatırlanması gerekmektedir. Çoğu zaman kişi kendisinden uzaklaşarak olumsuz duyguların içine kendini sokmaktadır. Fakat iş akışında yaşanan süreçte bireysel olarak kişi üzerine düşeni yapmışsa, durumun strese dönüşmeden çözümüne odaklanabilecektir. Kişinin kendisine bağlı olan ve olmayan durumları iyi bir şekilde ayırt etmesi gerekmektedir. Elbette işin olumsuz bir süreç içerisine girmesi kabul edilebilir bir durum değildir. Fakat kişinin kendini bilerek bu süreci daha hafif atlatması ve sonrasında yaşanacak durumları makul karşılaması da mümkündür. Zamana karşı yapılan işlerde de stres seviyesi artış göstermektedir. Bu durum da kişilerin standardında değişimler yaşanmasına sebep olmaktadır. Kişinin kendi özellikleri çerçevesinde bulunduğu kurumun çalışma koşullarına uyum göstermesi önemlidir. Sorunun kaynağına doğru inildiği zaman stres yaşanabilecek durumları azaltmak mümkündür. Stresin kontrol edilebilir seviyesini doğru tespit etmek, istemsiz karşılaştığımız stres durumlarına karşı göstereceğimiz reaksiyonun pozitif olmasını sağlayacaktır. Özellikle bireysel farkındalığı yüksek kişiler, stres yönetimi konusunda daha başarılı olmaktadır. Durum analizi yaparak, yaşanabilecek stresi en aza indirmek için otomatik olarak bir refleks geliştirirler. Çünkü stresin farkına varılmadan ortaya çıkaracağı durumların büyüklüğü, hesaplanamayacak seviyede olabilmektedir. Bu nedenle de tespiti mümkün ve çözümü olabilecek durumlarda stres yaşamamak, kişilerin çalışma hayatında daha az yıpranmalarını sağlayacaktır.
Geçen zamanın ardından maruz kalınan stresin farkına varılarak söylenen “keşke”ler maalesef bizlere bir katkı sağlamayacaktır. Yaşanmışı değiştiremeyiz ama yaşanacak şeyleri kendi adımıza olumlu hale getirebiliriz.