Sürdürülebilirlik, son yıllarda daha sık duymaya başladığımız ve önemi her geçen gün artan bir kavramdır. Kelime anlamı “daimi olma yeteneği” şeklinde olan ve günümüzde hemen her alanda en az sahip olduğu haliyle devam ettirme düşüncesiyle karşımıza çıkan sürdürülebilirlik kapsamında en büyük önem arz eden hususların başında da doğal kaynak ve çevresel faktörler gelmektedir. Dünyamızı koruma ve gelecek nesillere aktarma isteğinin altında yatan düşünceyi de sürdürülebilirlik politikalarıyla gerçekleştirmemiz mümkün olacaktır.
Sürdürülebilirliğin önemini her alanda kendini göstermesi ve hala tam olarak geride bırakamadığımız COVID-19 salgını nedeniyle de dikkate almamız gerekmektedir. Bu kapsamda uluslararası birçok uygulama ve politika ortaya çıkarılmaktadır. İklim değişikliğinin de etkilerinin artması sonucu geleceğe yönelik bir takım önlemler almak elzem hale gelmiştir. Bu çerçevede insan hareketliliğinin yoğun olduğu turizm sektörünü de sürdürülebilirlik anlayışına uygun hale getirmek için adımlar atılmaya başlanmıştır. Global Sustainable Tourism Council (GSTC) 2010 yılında GSTC Kriterleri olarak bilinen sanayi profesyonelleri ve hükümetlerin küresel seyahat ve turizm sektöründe sürdürülebilir kalkınmanın temel standartları kurduğu uluslararası ve kâr amacı gütmeyen bir organizasyondur. GSTC Kriterleri otel/konaklama tesisi ve tur operatörleri için Endüstri Kriterleri ve destinasyon yöneticileri ve hükümetler için Destinasyon Kriterleri olmak üzere iki gruptan oluşmaktadır. Kriterlerin özünü, sürdürülebilirlik standartları çerçevesinde destinasyonun ya da endüstrinin sahip olması gereken minimum gereklilikler oluşturmaktadır. Temel amacı ise özel sektör ve kamu arasında turizm bilgisi ve uygulamasını artırarak kalıcılığın sağlanmasıdır. Ayrıca GSTC sürdürülebilir turizmi sürdürülebilir yönetim, sosyal ve ekonomik, kültürel ve çevresel başlıklarında olmak üzere dört ana konu üzerinde geliştirmiştir. Ülkemiz de Kültür ve Turizm Bakanlığı ve bünyesinde kurulan Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı (TGA) öncülüğünde 2022 yılında GSTC ile işbirliği anlaşması imzalamıştır. Bu kapsamda 2022 yılında rekor sayıda turistin ülkemizi ziyaret etmesi ve gelecek yıllarda da bu sayının artmasına yönelik önemli bir program planlanmıştır. TGA, 2030 yılına kadar tamamlanması planlanan programın ilk aşamasının 2023, ikinci aşamasının ise 2025 yılına kadar kademeli olarak gerçekleştirilerek 2030 yılında beklenilen noktaya ulaşmayı beklediğini ifade etmiştir. Ayrıca yapılan açıklamada 2020 yılında dünyada ilk kez uygulamaya başladığı Güvenli Turizm Sertifikası ile ulaşım, konaklama, tesis personeli ve misafirlerin sağlık koşulları, restoranlar ile kongre merkezleri dâhil olmak üzere birçok konuda bir dizi önlemi hayata geçiren Türkiye’de bugüne kadar yaklaşık 12 bin kurum Güvenli Turizm Sertifikası’na sahiptir. Bu kapsamda konaklama tesisleri başta olmak üzere turizm sektörüne hem güvenli hem de sürdürülebilir standartlar getirileceği görülmektedir. GSTC kriterleri çerçevesinde Türkiye Sürdürülebilir Turizm Programı Kriterleri (TR-1) programı oluşturularak 2030 yılında tamamlanacak sürecin ilk aşamasına yönelik faaliyetler de başlatılmıştır. Turizmin önemli bir ekonomik gelir getirmesi nedeniyle ülkemiz sürdürülebilir turizm politikalarına yönelik dünyada ilk adımı atan ülkelerden biri olmuştur. Bu çerçevede profesyonel olarak özel sektör ve kamu kurumlarına büyük sorumluluk düşerken, aynı zamanda turizm aktivitelerine katılan insanlar olarak bizlerin de önemli sorumlulukları bulunmaktadır. Kısa vadeli planlamaların yerini daha stratejik ve uzun dönemlere yayılan uygulamalar almaktadır. Bu da mevcut iklim değişikliğinin etkisinin artmasıyla birlikte hızlanmıştır. Elbette olumsuz senaryolar üzerinden karamsar bir duygu içinde bulunmamız doğru olmayacaktır. Fakat içinde bulunduğumuz dünyaya uyum sağlama noktasında bireyler olarak üstümüze düşen sorumlulukları da gerçekleştirmemiz gerektiği bir gerçektir. Sürdürülebilir turizm programı çerçevesinde konaklama tesisleri ve tur operatörleri süreç içerisinde gerekli önlemleri alacaktır. Sonunda yine turizmin ana unsuru insanlar olarak bizlerin de farkındalık seviyesinde yaşanan artışın eylemlerimize yansımasına ihtiyaç olacaktır. Çünkü gelecek projeksiyonlara bakıldığında Dünya Turizm Örgütü tarafından seyahat eden kişi sayısının 2023 yılında 1,5 milyar insana, 2030 yılında ise 1,8 milyar insana ulaşacağı öngörülmektedir. Bu kapsamda Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın uygulamaya geçirdiği Türkiye Sürdürülebilir Turizm Kriterleri’ne uyum da büyük önem taşımaktadır.
Geçmişin mirasını korumak ve geleceğe en az aynı şekilde miras bırakmak bugün yaşayan her insan için en büyük sorumluluktur.