Ülke olarak 24 Haziran’da yapılan seçimle, yeni bir hükümet sistemine geçtik. Seçim sonuçlarının değerlendirmeleri sürerken, yeni sistemin ne anlama geldiği veya neler getirip, götürdüğü ile ilgili doğru dürüst kamuoyu aydınlatılmadı. Kimse de hala aydınlatmayı aklından bile geçirmiyor. Umuyoruz ki bundan sonra birileri çıkar sistemin faydalarını vatandaşlara anlatır da herkes işlerin nasıl yürüyeceğini öğrenmiş olur…

Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi, Türkiye’nin önünde ki yeni fırsatları doğru görmek ve buna göre geçmişte yapılan hatalardan arınmak için de bir fırsat oluşturabilir. Ankara’nın dünyada ki değişen jeopolitik dengeleri doğru okuma gayretinde oluğunu görüyoruz. Bu gayretin sonucunda yeni model ve yeni yapılanma ile birlikte; iş ve temsilde Liyakat, herkese eşit ve hızlı Adalet, ülkenin gelişmesini sürdürmek ve sürdürülebilirliği sağlamak için Güven inşası önemli… bu yeni dönemin özlediğimiz hasletler için fırsat olmasını diliyoruz…

Dünya siyaset tarihinde iddiası olan ülkeler kendi içlerinde yani özlerine dönüş sürecinde. Yani kök ve tarihlerine yolculuğa başladıklarına şahit oluyoruz. Bu yolculuk yerlilik ve millilik… Yerlilik ekonomide, savunma sanayinde, bilişim sanayinde, yerli üretim ekonomisinde öne çıkıyor. Ancak herkesin görmesi gereken esas konu değişen dünyada iddiası olan bir Türkiye’nin yeniden yerli ve millilik esası üzerinden inşası...

Önümüzde ki süreçte kişisel verilerin kullanımı gündemi işgal etmeye devam edecek. Kişisel verilerin en çok sosyal medya üzerinde üretildiği düşünülürse, ülkelerin hukuku ve uluslararası hukuk mevzuatının da buna göre düzenlenmesi kaçınılmaz. Türkiye’de e-devlet üzerinde oluşacak verilerin kullanımı, gelecekte kimlerin bu verileri kullanacağı da merak konusu… Sosyal medya kuruluşları kazanç elde ettiği verilerden acaba kişilere bir telif ödeyecek mi/öder mi? Bir soru olarak karşımıza çıkabilir.

İnternetin mazisi çok eskilere uzanmıyor. İnsanların hayatını, şirketlerin iş yapış şekillerini sürekli değiştiriyor. İnternet temelli teknolojik gelişmeler Telekom operatörlerini sürekli değişime ve yeniliğe zorluyor. Operatörleri zorlayan en temel konulardan bir de müşteri memnuniyeti. Geçmişte müşterilere kendi ürün veya hizmetlerini sunarken, artık müşteri odaklı çalışmalar ön plana çıkıyor. Türkiye’de buna en dikkat çeken örnek ise Türk Telekom CEO’su Paul Doany. Doany’in sosyal medya hesaplarında görev tanımını CEO (Customer Experience Officer) Müşteri Deneyimi Görevlisi olarak yapıyor ve merkeze müşteriyi koyuyor…

Turkcell’in ise değişim sürecinde dijitalleşme temasını ön plana çıkıyor. Turkcell geçmişte kendisini teknoloji şirketi olarak tanımlarken bugün dijital bir operatör olarak görüyor.

Operatörlerimiz peş peşe ikinci çeyrek sonuçlarını açıklıyor. Allah var hepsi çok karlı, hepsi çok kazandığını söylüyor… ne kadar güzel! O zaman esas soru şu olması gerekmez mi?.. Kazancınızın veya karınızın ne kadarını yerli ve milli üretim ekonomisi için yatırıyorsunuz? Bunun samimi cevabını duymak istiyoruz.

Türkiye’de uluslararası düzeyde bilimsel çalışmaların yapıldığını görüyor ve seviniyoruz. Hele hele 5G ile ilgili çalışmalar çok önemli. Bu çalışmalarda dikkati çeken bir isim ise Bilkent Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Erdal Arıkan. Erdal Hocamızın 5G konusunda geliştirdiği Polar Kodlar, belli bir bant genişliği üzerinde verinin sıfır hata ile gönderebilmesini, maksimum teorik limite yaklaşılabilmesini sağlayan yegâne kodlar olarak öne çıkıyor. Polar Kodlar bu anlamda, 5G iletişim performansını önemli ölçüde arttırmakla kalmıyor, aynı zamanda kodlama karmaşıklığını azaltarak enerji tasarrufu da sağlıyor. 5G özelinde ki çalışmalar için büyük önem arz ediyor. Polar Kod çalışmaları, iletişim endüstrisini neredeyse kökten değiştirdi. 3GPP, 2016 yılında Polar Kodları 5G NR (New Radio) kontrol kanalları için, resmi kodlama yöntemi olarak kabul etti. Bu çalışmalarından dolayı Erdal Arıkan Hocamıza, HUAWEI Kurucusu ve CEO’su Ren Zhengfei, özel bir törenle “Onur Ödülü” takdim etti. Prof. Dr. Erdal Arıkan hocamızı bizlerde tebrik ediyoruz.

Bu sayıda; ayın konusu olarak “Bulut Bilişim, Sanallaştırma ve Veri Merkezleri”ni ele aldık. Kamu ve özel sektörün önde gelen isimleri sanallaşma ile birlikte ortaya çıkan yeni hizmet modeli ve yöntemleri üzerine önemli değerlendirmelerde bulundu. Ayrıca Ulak Haberleşme A.Ş. Genel Müdürü Metin Balcı ile 5G ve ötesine giden yolda Türkiye’nin iletişim altyapısını konuştuk. Balcı, ULAK Baz İstasyonu, Milat ve Çınar projelerini ve Türkiye’nin yerli, milli iletişim altyapısının oluşturulmasında gelinen noktaları ICT MEDIA’ya anlattı. Dolu dolu bir sayı oldu. Keyifle okumanızı diliyoruz.