FİNTEK ÇAĞINA HOŞGELDİNİZ “Bankasız bankacılık alemi”

1980-90’lı yıllarda finans sektörü alt yapısı, bankacılık hesap kayıt sistemi, kredi değerlendirme sistemleri, para transferi…. Velhasıl bildiğiniz tüm bankacılık sistemi her şey manueldi.

Şubelerde kalamazo denilen damga vergisi defteri olurdu. Tüm işlemler için tek tek elle muhasebe kaydı yaratılırdı. Çek karnesi talebi daktiloda yazılırdı. Bireylerin mevduat hesap kayıtları “kartoteks” denilen kartonlarda elle takip edilirdi.

Bankalar arası çek takas sistemi manueldi, fiziki çekler vadesinde “bankaların birlikte çalıştığı takas merkezine” götürülürdü. Nereden nereye?

2000’li yıllarda, teknolojinin gelişmesi, bilgisayarların hayatımıza girmesi ile sistem baştan aşağı değişti. 2020’lerden sonra yarı otomatik yapay zekâ sistemleri hayatımıza girdikten sonra, tüketici kredi değerlendirmesinde çığır açan yöntemler gelişti.

Kredi değerlendirmesinde “Freud” denilen modelde insan eli değmez oldu, sadece kişinin TC. Numarasını girmesi yeterli artık. Hatta bankaya bile gitmenize lüzum kalmadı artık. Cep telefonunuzdan bankanın mobil uygulamasından kredi talebinizi girip, sistemin uygun görmesi halinde kredi otomatik hesabınıza geçiyor. 7/24 para transferi yapabilirsiniz. Nereden nereye?

Teknoloji geliştikçe bireyler finans sektörü ürünlerine ulaşım ve deneyimleme noktasında daha da özgürleştiler. Artık tek sınır regülasyon ve mevzuat oldu. Ülkemizde 2001 finans sektörü krizinde alınan dersler sonrasında bankaları denetleyen BDDK murakıpları, artık bankaların genel müdürlüğüne denetime giderken yanlarında bilgisayar, yazılım uzmanları götürüyor. Nereden nereye?

İnsansız bankacılık hizmetleri 2015’li yıllardan itibaren hızla gelişmeye başladı. Artık bankanın çağrı merkezini aradığınızda sizi bir yapay zekâ robot sesi karşılıyor. Talebinizi sesli ya da tuşlayarak belirtmeniz sonrası robot size istediğiniz hizmeti veriyor. Nereden nereye?

Klasik bankacılık sektörü yeni finans teknolojilerine ne kadar ayak uydurabilecek? Merkeziyetiz bankacılık, otoritenin olmadığı yeni bankacılık sistemleri hızla yaklaşıyor. Bankacılık sistemini çok kötü sallayacak gibi. Şu ana kadar klasik bankacılar direndi, yıkıcı teknolojilere ne kadar dayanabilecekler acaba? “Bankasız bankacılık alemi”. Nereden nereye?

Fintek teknolojileri mevzuatın ve otoritenin önünde ilerliyor. Mevzuat değişiklikleri teknolojinin hızına yetişemiyor artık. Kripto paralar, dijital paralar hızla piyasaları domine ediyor. Klasik para piyasaları on yıl içerisinde pazardaki payını dijital para piyasalarına bırakacak gibi. Ancak dijital alemde kamu kontrolünün güçlüğü, vergi kaybı, paranın izinin kaybedilmesi, dijital sistemde kara paranın sisteme çok rahat girip çıkması ve izinin olmaması gibi endişeleri beraberinde getiriyor. Hatta yeni sistemden en çok faydalanan kesimin terörün finansmanını sağlayan kesimler olduğu dile getiriliyor. Bu nedenle devletlerde bir direnç var. Devlet otoriteleri kontrolü kaybetme endişesi yaşıyor ve haklılar galiba. Finteklerin çözmesi gereken en önemli sorun bu bence.

2021 yılında, Dünyada yatırımlar, türevler ve kripto para birimleri biçimindeki para 1,2 katrilyon doları aştı: 1.200.000.000.000.000$. Dünyadaki tüm borsalarda toplam 74 trilyon dolar bulunduğu düşünüldüğünde bu sayının ne kadar büyük olduğunu görebilirsiniz.

Devletler bu işin altından kalkabilecek mi? Bu işi nasıl göğüsleyecekler?

74 Trilyon dolar ile 1,2 katrilyon dolar. Aradaki uçurum korkunç. Şu anda dünyadaki piyasalar FED’in ağzına bakıyor. Ancak FED’in de önceliği önce ABD sonra Dünya ekonomisi olunca işler burada kızışmaya başlıyor.  31 Ocak 2019 itibarıyla dünyada dolaşımda yaklaşık 1,7 trilyon Amerikan doları olduğu tahmin ediliyor. Bu miktarın 2/3'ü ABD dışında olduğu belirtiliyor.

Dolar, ülkelerin merkez bankalarında tutulan rezerv miktarlarına bakıldığında hala 1. derece önemini koruyor. Dünyadaki tüm döviz rezervlerinin %59'u dolar, %20'si euro, %6'sı Japon yeni ve %5'i İngiliz sterlinidir.

Dünya ekonomisinin G7 ülkelerinin oluşturduğu sistemle yürümesi çok güç artık. Çünkü adaletsizliklere ve gelir dağılımı eşitsizliğine yol açan bir kısır döngüye dönmüş durumda. Dünya nüfusunun %1,1'lik kısmı, dünya genelindeki toplam servetin nerdeyse yarısına (%45,8'ine) sahiptir. Dünya nüfusunun %55'lik çoğunluğun toplam gelirden aldığı pay ise yalnızca %1,3'tür.[1]

Zaten dünyadaki ekonomi ve para sistemleri dünya savaşları sonrası değişti ya da dünya savaşlarına yol açtı. Ve açmaya devam ediyor.

Soru şu: Fintek teknolojileri ve merkeziyetsiz olduğu vurgulanan kripto para sistemleri yeni dünya ekonomisi düzenini kurabilir mi? Bu yeni düzen savaşları engelleyebilir mi? Eskiden savaşlar ülkeler arası olurken, yeni savaşlar ekonomi sistemleri arasında mı cereyan edecek?

Yapay zekanın fintek’i, insanı yenecek mi?

Sizce?