
CDO TURKEY İcra Kurulu Üyesi Dr. Cebrail Taşkın, dijital dönüşümü göz ardı eden şirketlerin 2030’da var olamayacaklarını söyledi. 1920’lerde ortalama şirket ömrünün 67 yıl iken bugün 15 yıla düştüğüne dikkat çeken Taşkın, “Artık rakip geçmişten değil gelecekten çıkacaktır.” dedi. Taşkın, yıkıcı inovasyon, dijital dönüşüm ve iş dünyasına etkilerini ICT MEDIA’ya değerlendirdi.
ICT MEDIA: Yıkıcı inovasyon nedir ve etkileri nelerdir?
Cebrail Taşkın: Yıkıcı inovasyon; yeni bir teknolojinin mevcut bir teknolojinin yerini alması ve mevcut teknolojinin yapısını, organizasyonunu ve mimarisini değiştirmesidir.
Son 10 yılda, yıkıcı inovatif teknolojilerde çok büyük gelişmelere tanık olduk. Yeni nesil akıllı cihazlar, 50 yıllık kişisel bilgisayarları tehdit eder hale geldi. Apple’ın 2 yenilikçi teknolojisi, iphone 2007 yılında, ipad ise 2010 yılında kullanıcılar ile tanıştı ve internet trafiği bir anda mobile kaydı. Mobil cihazlar, Mobil uygulamalar, Facebook, Twitter, Instegram benzeri sosyal ağlar ve sensörler yığınla veri üretiyorlar. Bu veri o kadar büyük ki, içinde bulunduğumuz yeni çağ’a biz big data (büyük veri çağı) diyoruz.
Yıkıcı yenilikçi teknolojiler yaşamımızın her alanına girdi. Mobil internet, sabit interneti ikame ediyor, Whatsapp ve benzeri uygulamalar Operatörlerin SMS servislerinin yerini aldı. Filmleri DVD’den izleme dönemi sona erdi; AppleTV, Netlix ya da IPTV Platformlarından izliyoruz. Yapay Zeka ile donatılmış robotlar, insan zekasının yerini almaya başlıyor, Blok Zincir teknolojisi ile üretilen dijital para, cebimizdeki paraya gözünü dikmiş durumda…. Bunlarla birlikte, nesnelerin interneti, 3boyutlu yazıcılar, akıllı cihazlar, kendi kendini yöneten otonom sistemler’de yaşanılan teknolojik gelişmeler mevcut iş modellerini yenileri ile değiştirmektedir. Uber ve AirBnb gibi şirketler, yeni dijital iş modelleri yaratarak mevcut endüstriyi tehdit ediyorlar. Dijital İş transformasyonu hemen hemen her endüstriyi etkilemektedir.
3 Boyutlu Yazıcılar, Yapay zekâ, Nesnelerin İnterneti, Otonom Araçlar, Blok zinciri, Yenilenebilir Enerji, Robotik ve Artırılmış gerçeklik, Yıkıcı Teknolojilere örnek olarak verilebilir. İnsanlar ihtiyaçlarının çoğunu 3 boyutlu yazıcıdan basabilecek: ev, elbise, araba, ayakkabı, hatta Nutella bile. Amsterdam’da bir metal köprü 3 boyutlu yazıcı ile yapılıyor. 3 boyutlu yazıcılar ile vücudumuzdaki bir organ, göz, kulak veya kemik yapabilir hale gelmiştir.
ICT MEDIA: Dijital Dönüşüm deyince ne anlamamız lazım?
Cebrail Taşkın: Dijital dönüşüm, şirketlerin iş süreçlerinin tamamında teknolojiyi daha etkin ve yoğun kullanmaları olarak değerlendirilebilir. Bilgi ve iletişim teknolojilerindeki hızlı gelişmeler dijital dönüşümü daha da hızlandırmıştır. Gartner isminde uluslararası bir araştırma şirketi var. Bu şirketin geçen yıl yaptığı Genel Müdür (CEO) anket sonuçlarına göre, Genel Müdürlerin birinci öncelikli konusu %58 ile büyüme olurken, %31 ile teknoloji ikinci öncelikli konu olmuştur. Büyümeyi dışarda tuttuğunuzda, İş dünyasının en önemli konusu aslında teknolojidir. Gartner tahminlerine göre 2025 yılı itibariyle tüm sanayi dijitalleşecektir.
Dijital dönüşümü göz ardı eden Şirketler 2030’da var olamayacaklar. 1920’lerde ortalama şirket ömrü 67 yıl iken bugün 15 yıla düşmüştür. Amerikalı Internet ekipmanları üreticisi şirketi Cisco’nun Başkanı John Chambers, ‘bugün var olan işletmelerin üçte birinden fazlasının önümüzdeki 10 yılda olamayacağını ve Dijital dönüşümü hedefleyen şirketlerin %70’nin başarısız olacağını’ öngörmektedir. Artık rakip geçmişten değil gelecekten çıkacaktır.
Dünya Ekonomik Forumu tarafından hazırlanan Dijital Hazırlılık Endeksi, ülkelerin dijital dünyada neler yaptıklarının önemli bir göstergesidir. Bu Endeks bize ülkelerin bilgi ve iletişim teknolojilerini ne kadar iyi kullandığını da göstermektedir. Bu listede Türkiye 48. Sırada yer almaktadır. İlk 3 de Singapur, Finlandiya ve İsveç ve yer alırken, Amerika Birleşik Devletleri 5., Japonya 10. Ve Almanya 15. Sırada yer almaktadır.
Fortune Dergisinin 500 listesine baktığımızda, listedeki şirketlerin her yıl değiştiğini görebiliriz. Son 10 yılda, ilk 10 listesinde yer alan şirketlerin çoğu artık listede yok… önümüzdeki 10 yılda fortune 500 de yer alan şirketlerin % 40’ı listede yer alamayacağı tahmin edilmektedir.
ICT MEDIA: Dijital Dönüşümü şirketler nasıl yapacak, bu işin bir formülü var mı?
Cebrail Taşkın: Dijital dönüşüm ile ilgili sürecin belli bir formülü yok, benim burada şirket sahiplerine önerim: ‘güçlü yanlarınızı öne çıkarın, çalışanları yanınıza çekin, zamanla evrimleşen bir vizyon yaratın. Vizyon önemli ama asıl önemli olan dönüştürücü vizyon. Dijital vizyonu oluştururken 3 perspektif ele alınmalı: müşteri deneyimi, operasyon ve iş modelleri.
Müşteri deneyimi çok önemlidir, Müşterinin ne istediğini anlamalı ve ona göre ürün ve servislerimizi tasarlamalıyız. Operasyon Süreçlerimizi dijitalleştirmeli. Çalışanların ilgisini çekmeli ve etkinleştirilmeliyiz. Yeni dijital iş modelleri geliştirmeli ve İşletmemizin dijital olarak bir ikizini oluşturmalıyız. Turkcell, Lifecell markası aslında iyi bir örnek, Turkcell, şirketinin bir dijital ikizini yaratarak, başarılı bir dönüşümü yönetiyor ve birçok dijital servisler veriyor.
ICT MEDIA: Dijital Dönüşümü kimler iyi yapıyor? Kimlere Dijital Ustası diyebiliriz?
Cebrail Taşkın: Liderlik ve dijital yeterlilikleri açısından yetkinleşen şirketlere biz ‘Dijital Ustalar’ diyoruz. Dijital ustaların büyük bir bölümü ABD de faaliyet gösteriyor. Dijital ustası olan şirketler, rakiplerini geride bırakıyorlar. Dijitalde usta olmak olanaksız değil, belli bir miktarda insani sermaye gerekli, ama asıl önemli olan zaman, kararlılık ve liderlik’dir.
Dijital ustalar, iki konuya önem veriyorlar: Birincisi; iş süreçlerini, iş modellerini ve müşteri ilişkilerini iyileştirerek dijital yetkinliklerini güçlendirmek. İkincisi ise dijital dönüşümü yönetecek güçlü bir liderlik inşa etmek. Bu iki konuda göstereceğiniz başarı Şirketinizi dijitalde ustalar arasına sokmanızı sağlayacaktır.
Dijital dönüşümü başarılı bir şekilde gerçekleştiren şirketlerin rakiplerine oranla ortalama %26 daha karlı oldukları belirlenmiştir. Dijitalleşebilen her şey dijitalleşecektir. Şirketlerini dönüştürebilen şirketler yaşamaya ve büyümeye devam edecektir.
ICT MEDIA: Dijital dönüşümün iş dünyasına ve işgücüne etkisi nedir?
Cebrail Taşkın: 2025 yılında her 3 işten birinin; yazılım, robot ve akıllı cihazlar ile yapılacağı öğürülmektedir. Günümüzde yaklaşık bir milyon robot işletmelerde görev yapmaktadır, bunların %80’i araç üretiminde kullanılmaktadır. Yapay zekadaki gelişmeler ile birlikte robotların her alanda kullanılması beklenmektedir. Bunun sonucunda şirketler akıllı cihazları ve robotları işe alacaklar. 2030’da yüksek performanslı şirketlerin %50’si, iş yükünü kişiler ve “sanal yetenekler” arasında dağıtması beklenmektedir.
Evde ve iş yerinde insan ve akıllı cihazların etkileşimi artarak devam edecek, teknoloji bilen/anlayan insandan, insanı bilen/anlayan teknolojiye doğru bir değişim yaşanacaktır. Dijitalleşmenin sosyal sonuçlarından biri de etik değerlerde değişimler olmasıdır. Akıllı cihazların temel etik değerler ile çalışması bugünden tartışılmaya başlanmış ve “Digital Humanizm” kavramı oluşmuştur.
Otonom bir araç bir insana çarptığında ne olacak? ya da işyerinde bir robot bir kişiyi kazayla öldürürse ne yapacağız? Bu soruların cevaplarını bulmaya başlamamız lazım…
Dijital teknolojilerin iş dünyası üzerinde etkilerine daha bunlar bir başlangıç diyebiliriz, asıl etkileri önümüzdeki 10 yıl içinde daha çok göreceğiz. Marc Andreessen’ in 2011 de Wall Street Journal da yazdığı ‘yazılım dünyayı nasıl yiyip bitiriyor’ isimli yazısında bahsettiklerine ek olarak bu sene Stephen Hawking de benzer bir çıkışla ‘Teknoloji bir noktada insanlardan daha üstün bir noktaya gelecek ve insanları ortadan kaldıracak’ çıkışını yaptı. Hawking’in tavsiyesi ise çok ilginç ‘İnsanlık acilen koloni yapabileceği bir gezegen bulmalı ve buralara yerleşmeli’ diyor. Durum bu kadar vahim mi, İnşallah değildir, yaşayıp göreceğiz. Dünyada bunlar olurken bizim de bir şeyler yapmamız lazım hem işlerimizi ve hem de şirketlerimizi korumamız lazım.
ICT MEDIA: Yarın nasıl olacak? Robotlar işimizi elimizden alacak mı?
Cebrail Taşkın: İnsanlar, teknoloji, iş dünyası ve devlet arasında yeni ilişkiler göreceğiz. İnsanlar daha sağlıklı olacak ve daha uzun yaşayabilecekler. Gen düzenleme, doğumdan önce veya erken çocukluk döneminde hastalıkların ortadan kaldırılmasına yardımcı olacak.
Tarımda otonom (kendi kendini yöneten) traktörleri, akıllı robotları ve yönetilebilen arazileri göreceğiz. Yenilenebilir enerji teknolojisinde yaşanan gelişmeler sayesinde yakın zamanda elektrik bedava olabilecek. Elektrik ücretsiz olunca, internet her yerde olacak, makineler ve cihazlar sensörlere sahip olacak; altyapı ve makineler “tamamen akıllı” olacak. Posta ve Kargo teslimatları dronlar tarafından yapılacak ve PTT artık geleneksel postacıya gerek duymayacak. Yüksek hızlı seyahati sağlayan ulaşım yöntemleri ile bir şehirden diğerine daha hızlı ve daha kolay seyahat edeceğiz.
Oxford Üniversitesi ve Deloitte’un ortaklaşa yaptığı bir araştırmaya göre, İngiltere'deki mevcut işlerin yaklaşık %35'i önümüzdeki 20 yıl içinde var olamayacak. Bir web sayfası hazırlanmış, WillRobotTakeYourjob., buraya merak ettiğiniz meslekleri girip sorguladığınızda önümüzdeki 20 yıl içinde işinizin bir robot tarafından yapılıp yapılmayacağını görebilirsiniz.
Bu sayfadan bazı meslekleri araştırdım ve farklı sonuçlar buldum: Mesela; bir Satış temsilcisi %99 riskli, Güvenli değil. Araştırmacının % 2 riski var, Güvenli. Vergi Uzmanı %95 Riske sahip güvenli değil. Polis memuru %22 riskli, güvenli.
Dünya oldukça farklı olacak. Yıkıcı teknolojilerin meslekleri ve işlerin geleceği üzerinde önemli bir etkisi olacaktır: hangi işlerin ortadan kalkacağı ve hangilerinin kalacağını, yakında göreceğiz. Tekrarlanan işler, öngörülebilir fiziksel çalışmalar; Ofis destek işleri, idari işler, İnşaat işçiliği, Otel ve seyahat acentesi çalışanları, gıda hizmeti çalışanları gibi müşteri etkileşimli işler otomatik hale gelecektir.
McKinsey, önümüzdeki 20 yıl içerisinde mesleklerin %60'ı, en az üçte birinin otomatikleşeceğini tahmin ediyor. Dünya Ekonomik Forumu, işgücünün yarısından fazlasının serbest çalışma oluşturacağını öngörüyor. Bazı İşler otomatik hale getirilecek, ancak günümüzde henüz mevcut olmayan yeni işler oluşturulacak. Bilgi Teknolojileri ile ilgili işlerde artış olacaktır.
İnsanların nasıl öğreneceklerini, esasen yaşam boyu öğrenmeleri gerektiğini öğrenmeleri gerekecek.
Çalışanlar; İşyerlerini, şirketleri ve şehirlerini değiştirmeye hazır olmalılar. Yeni nesil iş kültüründe, Çalışanlar esnek olmalı ve iş birliği içinde çalışmalılar, çok sayıda talebe cevap verecek şekilde kendilerini yenilemeliler.
ICT MEDIA: Gelecekte ne tür yetkinliklere ihtiyaç olacak?
Cebrail Taşkın: Gelecekte hangi yetkinliklerin gerekli olacağını tahmin etmek pek zor değil; Otomatize olan fabrikalar; makine mühendisliği ve Bilgisayar mühendisliğine olan talebi artıracaktır. Yazılım mimarisi, kodlama, algoritmalar, veri yapıları, veri analizi, veri bilimi ve makine mimarisi tasarımı gibi yetkinlikler öne çıkacak. Gen düzenlemesi ve robotik cerrahinin artması ile tıbbi yetenekleri olan yazılım mühendisleri ve makine mühendislerine olan talebi artıracaktır.
Politikacılar ve avukatlar kodlamayı, yazılım mimarisini ve yeni ekonomiyi anlamaya ihtiyacı olacak. İşe alım uzmanları; öğrenebilen, bir araya getirebilen, analiz edebilen, problem çözebilen ve yaratıcı adayları işe alacaklar.
Çalışanın değeri, kasiyer olarak kaç saat çalıştığı, kaç tane kahve servis ettiği, günde ürettiği ürün sayısı ile ölçülmeyecek, Çalışanların şirkete ve topluma ne kadar değer kattığı önemli olacaktır.
ICT MEDIA: Şirket Sahiplerine ve Yöneticilerine Ne Tavsiye edersiniz?
Cebrail Taşkın: Etrafımızdaki herşey dijitalleşiyor ve internet üzerinden kullanılabilir bir servis haline geliyor. Evimiz, arabamız, sokağımız akıllı konsepti ile internete bağlılar ve uzaktan bağlanıp dilediğimiz zaman durumlarını görebiliyor, bilgi alabiliyoruz. Dijital olabilecek her şey bir gün dijital olacaktır. Telefon görüşmeleri, fotoğraflar, şarkılar, filmler, kitaplar, çalışma alanları, insan ilişkileri, hem dijital hemde her yerden ulaşılabilir durumdadır.
Dijital dönüşüm beraberinde yeni bir ekonomi oluşturuyor: Dijital Ekonomi!! Üretimden tüketime, paydaşlar arasındaki ilişkilerden son kullanıcı trendlerine kadar her şey teknoloji ile izlenebilir, yönetilebilir hale geliyor, insan müdahalesi gerektiren işler yapay zekaya sahip robotlara bırakılıyor. Küresel ekonomide önemli bir eksen kayması yaşanmaktadır, ibre doğuya ve güneye kaymaktadır. Önümüzdeki 20 yıl içerisinde ABD, Almanya, Fransa gibi batılı ülkeler 2 kat büyümesi beklenirken, kalabalık nüfuslara sahip, Çin, Hindistan, Endenozya, Brezilya, Meksika ekonomilerinin en az 10 kat artması beklenmektedir.
Dijital Dönüşüm hem bir tehdit hemde çok iyi bir fırsat. Fırsata çevirmek için yapmamız gereken ilk şey ‘iyi planlama’ yapmaktır. Gartner tarafından yapılan bir araştırmada geleceği iyi planlayan Şirketlerin ortalama üzerinde bir performans gösterdikleri görülmüştür. Yüksek performanslı, başarılı Şirketlerin %50 den fazlası 20 yıl ve ilerisini planlamaktadır. Demek ki uzun dönemli planlar yapacağız.
Burada CEO’lara önerim iş planlarında dijital dönüşümü daha fazla değerlendirmeleridir. Şirketin DNA’larına dijitalleşme işlemelidir. Dijitalleşme yolunda yapılan her hareketin iletişimi yapılmalıdır.
Tüm dönüşüm programlarının başlangıç noktası, Şirketlerin en tepesindeki vizyon, yetki ve bütçeye sahip yöneticidir. Dönüşüm programının sorumluluğu asla bir başkasına devredilmemeli.
ICT MEDIA: CDO Turkey İcra Kurulu Üyesisiniz, biraz bizden CDO Turkey’den ve faaliyetlerinizden bahseder misiniz?
Cebrail Taşkın: CDO Turkey kâr amacı gütmeyen bir sivil toplum girişimi, burada icra kurulu üyesi olarak görev yapıyorum. CDO Turkey’den Bülent Kutlu, Berkay Güner ve bir grup arkadaşımızla birlikte 2100 yılının Türkiye’sini bugünden düşünmek ve üzerinde çalışmak üzere Vizyon 100 grubunu oluşturduk. Başlangıçta maksimum 100 kişilik bir organizasyonu düşünmüştük. Şu anda üye sayımız 250 kişi oldu. Gruba katılımlar referanslarla gerçekleşmektedir. Grubun katılımcıları büyük oranda Genel Müdür olmak üzere sektör bağımsız Genel Müdür ve Genel Müdür Yardımcılarından oluşmaktadır.
Vizyon 100 üst düzey iletişim ve etkinlik platformu dijital çağın yeni kurallarına ülkemiz kurumlarının daha rahat uyum sağlamaları ve kendi aralarında dijital eko sistemlerini oluşturabilmeleri için 2017 yılında yolculuğuna başlamıştır. Her ay bir konu ekseninde uzman katılımcıların katılımları ile detaylı analizler, tartışmalar ve beyin fırtınası toplantıları yapıyoruz. Sonrasında ortaya bir rapor çıkarıyor ve bu raporu yayınlıyoruz. Vizyon 100 grubu üyelerinin kaleme aldığı ‘Dijital Liderlerden Dijital Dönüşüme Bakış 2019’ isimli bir kitap yayınladık. Önümüzdeki yıl ise geleceğe mektup yazacağız, mektupları mühürlü bir şekilde PTT’ye teslim edeceğiz ve yarınımız olan gençlere bugünden gelecekte nasıl bir Türkiye düşlediğimizi yazacağız. Mektuplar o günün yöneticileri tarafından 2100 yılında açılacak.
Belirli periyotlarda belirli bir konuda moderatör eşliğinde 1 CEO, 1 Fikir, 1 Dönüşüm başlıklı yemekli toplantılar düzenliyoruz, şirketler ve yöneticiler arasında iletişim geliştiriyoruz.