
Türkiye 31 Mart’ta sandık başına gidiyor. Vatandaşlar şehirlerini yönetecek yeni belediye başkanlarını seçecek. Siyasi partiler ve belediyi başkan adayları çözüm öneri ve vaatlerini halkla paylaşıyor. ICT MEDIA Dergisi Mart sayısında, IoT, yapay zekâ, siber güvenlik kavramlarının bilgi iletişim sektörünün odağına yerleştiği günümüzde akıllı belediyecilik uygulamaları ile yüksek teknolojili akıllı şehirler konusunu masaya yatırdı.
Cumhur İttifakı Ak Parti İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı Binali Yıldırım, Millet İttifakı CHP Ankara Büyükşehir Belediye Başkan adayı Mansur Yavaş, Cumhur İttifakı Ak Parti Ankara Büyükşehir Belediye Başkan adayı Mehmet Özhaseki ve Millet İttifakı CHP İzmir Büyükşehir Belediye Başkan adayı Tunç Soyer ICT MEDIA’nın akıllı belediyecilikle ilgili sorularını cevaplandırdı.
Cumhur İttifakı AK Parti İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Binali Yıldırım
Dijital demokrasinin tartışıldığı günümüzde yerel yönetimlerde karar süreçlerine vatandaş katılımını arttırmak ve kentsel verimliliği yükseltmek için yeni iletişim teknolojilerinden nasıl yararlanılabilir, buna dönük çözümleriniz var mıdır? Varsa nelerdir?
Binali YILDIRIM: Teknolojinin gelişimiyle birlikte günümüz dünyasında hemen her alan dijital etki altında. Bir şehrin yönetiminin bundan uzak kalabilmesi mümkün değil elbette. Siz o alanda bir çalışma yapmazsanız da organik olarak oluşuyor. Sosyal medya üzerinden insanlar şikayetlerini, fikir ve önerilerini sürekli olarak paylaşıyor zaten. Ayrıca yerel yönetimlere ait birimlerin, her biri internet siteleri üzerinden vatandaşın görüş, öneri veya itirazlarını alıyor. Önemli olan bu verilerin doğru değerlendirilmesi ve çözüm odaklı kullanılması. Bu mümkün oldukça vatandaş katılımını artırabilirsiniz. Dolayısıyla iş dönüp dolaşıp yine vereceğiniz hizmete odaklanıyor. İletişim teknolojisinden vatandaşın derdini dinlemek için faydalanmak sonuna kadar doğru. Ancak vatandaş derdine çözüm olduğunuzu görmedikçe bir anlam ifade etmez.
5G, IoT ve Endüstri 4.0 alanında yaşanan gelişme ve teknolojik yenilikleri nasıl değerlendiriyorsunuz? Yerel hizmetlerin etkili bir şekilde sunulmasına yönelik parti olarak akıllı şehir çözümleri ve dijital dönüşüm projeleriniz var mıdır? Varsa nelerdir?
Binali YILDIRIM: Teknoloji bir devrime neden oldu dünyada ve elbette Türkiye’de. İnternetten önce internetten sonra diyebileceğimiz kadar önemli bir fark. Türkiye’ye 3G ve 4G alt yapısını biz getirdik. İnşaallah 5G ile devam edeceğiz. 2002 yılında 3 bin olan geniş bant internet abone sayısı 41 Milyona çıktı. 2003 yılında 900 milyon TL olan E-Ticaret hacmi 21 kat büyüyerek 18.9 Milyar TL’ye çıktı. Yerel yönetimlerde de Türkiye’ye sağladığımız bu altyapının nimetlerini yaşadık.
1994’ten önce belediyeye ulaşabilmek çok zordu. Vatandaş belediyeye ya bizzat gidip derdini anlatmaya çabalıyordu. Biz buna İstanbul 1.0 diye adlandırıyoruz. Gitmeye imkân bulamayanlar mektup veya telefonla ulaşmaya gayret ediyordu. İnternetten sonra mektubun yerini elektronik posta aldı. Bizim 2.0 dediğimiz aşama da bu. İstanbul 3.0'da ise vatandaş sosyal medya üzerinden Beyaz Masa'ya mesaj yollamaya başladı. Mevcut durum bu. İstanbul 4.0 adını verdiğimiz vizyon akıllı şehir. Hedefimiz şu; belediye artık siz ona şikâyette bulunmadan, teknoloji sayesinde sokağınızdaki problemi görecek ve çözüm için çalışmaya başlayacak. İnşaallah İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olduğumda, odamdaki akıllı ekranda, süresinde çözülmeyen her türlü talep ve şikâyeti bizzat izleyerek takip edebileceğim. Şikâyeti olan İstanbulluya biz ulaşacağız ve çözüm üreteceğiz.
Kuracağımız bilgi sistemi üzerinde toplanan tüm veri, İstanbul'un hangi sokağında hangi kitlenin ne tip sorunlarla Beyaz Masa'ya başvurduğunu büyük veri yöntemiyle analiz edecek. Veri madenciliği, öğrenen yazılımlar ve yapay zekâ kullanımıyla muhtemel sorunlar oluşmadan projeler üretilip uygulanabilecek. Yapay zekâ şehir ve şehirlinin beklentilerini geri bildirimlerle sürekli takip eden yazılımı sayesinde, bizlere şehirde proje üretme ve şehirde sorunlara çözüm bulma kolaylığı sağlayacak.
Parti olarak yerel yönetimlerde hızlı, etkili, verimli, kaliteli ve saydam bir hizmet sunumunda bilgi ve iletişim teknolojilerini etkili kullanmayı planlıyor musunuz? 31 Mart yerel seçimlerde konuyla ilgili gündeme taşıyacağınız yenilikçi çözüm önerileri nelerdir? Seçilmeniz halinde ICT sektörüne yeni bir heyecan getirecek düzenleme ve teşvikler sağlayacak mısınız?
Binali YILDIRIM: Bilişim yapay zekâ robot teknolojileri yazılım gibi sektörlere çok önem veriyoruz. İstanbul’da bir teknoloji üssü kurma planımız var. Bu üs Türkiye’deki tüm üniversitelerin bir araya geleceği açık bir kampüs olacak. En önemli kaynağımız gençler. Üniversitelerin ve şirketlerin etkileşimi ve sinerjisinden doğacak ortak geleceğimizi burada şekillendireceğiz. Girişimcilere diyeceğiz ki “Fikrini Getir Yatırımı Götür.” İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve iştirakleri, ilgili alanına giren girişimlerin müşterisi veya yatırımcısı olacak. Girişim sermayesi fonları kurarak veya fonlara katılarak girişim ekosisteminin gelişmesine öncülük edeceğiz. Dünya’daki ve Türkiye’deki ARGE ve teknoloji şirketlerini özel teşvikle burada buluşturacağız.
Öte yandan şehre dair veriler; Kişisel Verilerin Korunması Kanunu’na aykırı olmayacak ve güvenliği tehdit etmeyecek şekilde kamuoyuyla paylaşılacak. Bu şekilde akademisyenler, araştırmacılar ve girişimciler projelerinde bu verilerden yararlanabilecek. Sosyal ve bilimsel araştırmalar için bu verilerin kullanılmasının büyük önem taşıdığı görüşündeyim.
Millet İttifakı CHP Ankara Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Mansur Yavaş
Dijital demokrasinin tartışıldığı günümüzde yerel yönetimlerde karar süreçlerine vatandaş katılımını arttırmak ve kentsel verimliliği yükseltmek için yeni iletişim teknolojilerinden nasıl yararlanılabilir, buna dönük çözümleriniz var mıdır? Varsa nelerdir?
Mansur YAVAŞ: Biz Ankaralılara katılımcı, şeffaf ve denetlenebilir bir Ankara Büyükşehir Belediyesi vaat ediyoruz. Büyükşehir Belediyesi’nin hayata geçireceği projelere karar verilirken, vatandaşın talebi doğrultusunda çalışma yapılmasından bahsediyoruz. Çeşitli yöntemlerle vatandaşa ulaşıp anketler yaparak, zaman zaman sorunlarını ve çözüm önerilerini dinleyerek Ankara’yı hep birlikte yöneteceğiz. Teknolojinin gelişmesiyle, vatandaşa ulaşmak sorunlarını dinlemek daha da kolay hale geldi, biz vatandaşın da başkanına kolayca ulaşabileceği bir Ankara yaratmak istiyoruz.
5G, IoT ve Endüstri 4.0 alanında yaşanan gelişme ve teknolojik yenilikleri nasıl değerlendiriyorsunuz? Yerel hizmetlerin etkili bir şekilde sunulmasına yönelik akıllı şehir çözümleri ve dijital dönüşüm projeleriniz var mıdır? Varsa nelerdir?
Mansur YAVAŞ: Teknolojik gelişmeler ve yenilikler hayatı kolaylaştırıyor. Aralık ayında gerçekleşen hızlı tren kazasını düşünelim. Nesnelerin interneti burada kullanılmış olsaydı, ray üstündeki trenler birbirinden haberdar olacaktı ve bu kaza gerçekleşmeyecekti. Şehirlerin artık modern çağın gereklerine ayak uydurabilmeleri için de birer inovasyon merkezine dönüşmesi gerekiyor.
Kent yöneticilerinin de şehirlerinin var olan alt yapılarının şu an nasıl kullanıldığını değil, geleceği düşünerek planlama yapması gerekiyor. Biz Ankaralı’nın 20-50 yıl içinde ne tür alt yapılara ihtiyaç duyacağını düşünerek planlama yapıyoruz. Ankara’nın 2050 yılını planlıyoruz, mimarların, geliştiricilerin ve müteahhitlerin de kent planlaması konusunda vizyonlarının genişlemesi için çalışacağız. Bu tür değişimler bir gecede gerçekleşemez, bu nedenle uzun vadeli, doğru planlamaların kademeli şekilde gerçekleştiği bir gelişim süreci yaşayacak Ankara. Ankara’nın geleceğin sürdürülebilir akıllı kenti olması mümkün ve biz bunun olmasını istiyoruz.
Yeterli miktarda zaman ve para ayrılarak, kent kaynakları tüm vatandaşların en iyi şekilde faydalanabileceği hizmetlere kanalize edilebilir ve vatandaşların torunlarının yaşayacağı alanları şimdiden inşa etmesi sağlanabilir.
Veri ve istatistik bilgisine dayalı, öğrenen bir merkezi işletim sistemi, akıllı acil durum yönetimi, akıllı sinyalizasyon, akıllı durak ve toplu ulaşım planlaması, akıllı su yönetimi ile kaçak ve sızıntı tespiti, akıllı toplum ve teknolojiye uyum yönetimi, ezbere değil, şehrin ihtiyacına göre stratejisi oluşturulmuş akıllı şehir planı, bilgiyi teknoloji ve ürüne dönüştüren teknokentler ve ürüne dönüşen bilgiyi üretip satacak modern fabrikalar bunların hepsi ve daha fazlası projelerimiz arasında yer alıyor.
Yerel yönetimlerde hızlı, etkili, verimli, kaliteli ve saydam bir hizmet sunumunda bilgi ve iletişim teknolojilerini etkili kullanmayı planlıyor musunuz? 31 Mart yerel seçimlerinde konuyla ilgili gündeme taşıyacağınız yenilikçi çözüm önerileri nelerdir? Seçilmeniz halinde ICT sektörüne yeni bir heyecan getirecek düzenleme ve teşvikler sağlayacak mısınız?
Mansur YAVAŞ: Ankara’nın 2050 yılını planladık. Buna da dedik ki; 2050 Ankara Vizyonu. 2050 yılı için dünya nereye gidiyor, neler yapmamız gerekir, diye düşünüyoruz. Akla hayale gelmeyecek birçok teknolojik kuluçka merkezleri, yazılım çiftlikleri oluşturacağız. Bunlar bir gram dünyayı kirletmeyecek, temiz enerjiyle yapılmış alanlar olacak. Kısaca, bilişim kentleri oluşturacağız. Bilişim kenti için seçtiğimiz yer de belli; Gölbaşı. Gençlerimizin dünyanın en gelişmiş ülkelerini geride bırakacak standartlarda alt yapısı, yolları, mimarisi, her türlü sosyal imkanları ve doğası ile cennet gibi bir şehir kazandıracağız. Beyin göçünün önüne geçerken, üst düzey çalışmaları destekleyerek ve yaşam kalitesini de artırarak en iyi beyinleri Ankara’ya davet edeceğiz. Pırıl pırıl gölün kenarında, ağaçlarda sincapların gezdiği, rüya gibi bir doğa içinde, bütün dünyadan mentorların ve yatırımcıların ziyaret ettiği, hızlandırma programlarının yer aldığı muazzam ölçekte bir bilişim kenti Başkent Ankara'nın ve Türkiye'nin ekonomisine güç katacaktır. Ankara; hem Türkiye’nin hem sanayinin hem de bilişimin başkenti olacak.
Cumhur İttifakı AK Parti Ankara Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Mehmet Özhaseki
Dijital demokrasinin tartışıldığı günümüzde Yerel yönetimlerde karar süreçlerine vatandaş katılımını arttırmak ve kentsel verimliliği yükseltmek için yeni iletişim teknolojilerinden nasıl yararlanılabilir, buna dönük çözümleriniz var mıdır? Varsa nelerdir?
Mehmet ÖZHASEKİ: Öncelikle şunun altını çizmek gerekiyor: Bilgi ve teknoloji çağında yaşıyoruz. Birisi kadim diğeri ise modern bir olgu. Tarihin her döneminde bilginin gücü karşımıza çıkar. Bilmek sadece meseleye vakıf olmak değildir. Bilmek; anlamak, anlamlandırmak, tasarlamak, şekil vermek, yön tayin etmek demektir. Hele ki bilginin güç olduğu bir dönemde yaşadığımızı düşününce olmazsa olmazlar arasında ilk sırayı bilgi alır. Haricen teknoloji de çağımızın vazgeçilmezi, sırt dönülmesi mümkün olmayan bir gerçeğidir. Sanayi Devrimi’ni takiben yaşanan gelişmeler bizi bugünlere getirdi. İnsanoğlu teknoloji ile hayatını kolaylaştırıyor. Zamanı, mekânı ve imkanları çok daha verimli kullanabiliyor. Günümüzde ise bilgi ve teknolojinin yerel yönetimlerde kullanılması gibi bir olguyla karşı karşıyayız. Bu olguyu görmezden gelmek hem yereldeki insanların ihtiyaçlarına cevap verememek hem de şehrin eksikliklerini görememek demektir. Bu noktada çözüm olarak karşımıza Akıllı Şehirler ve Uygulamaları çıkıyor. Akıllı şehir uygulamalarının verimliliği ise ancak şehrimizin sakinleriyle sürekli bir irtibat halinde olduğunuz zaman yükseltebilirsiniz. İletişim çağındayız. Buna göre hareket etmek çok kolay. Biz de bu imkanları en azami seviyede kullanacağız. Danışma Merkezlerimiz ve telefon hattımız 7/24 açık. Telefon uygulamalarıyla, farklı merkezlerde kurulacak olan irtibat noktalarıyla vatandaşlarımız ile daha derin bir bağ kurmayı hedefliyoruz. Ankara’yı BİZ kültürü ile yani katılımcı belediyecilik anlayışı ile yöneteceğimizi ifade etmiştim. Alacağımız kararları danışma merkezlerimizle, irtibat noktalarımızla, telefon hatlarımızla, akıllı uygulamalarımızla, anketlerimizle kısaca teknolojinin tüm imkanlarını kullanarak sınırsız bir iletişimle vatandaşlarımıza soracağız. Önce ihtiyaçlarını not edecek sonra hazırladığımız proje ve fikirleri paylaşacağız. İmkana göre oluşturulan opsiyonları önlerine koyup tercih yapmalarını isteyeceğiz. Halkımızın istemediği hiçbir şey olmayacak. Bunu da teknolojinin imkanlarıyla öğreneceğiz.
5G, IoT ve Endüstri 4.0 alanında yaşanan gelişme ve teknolojik yenilikleri nasıl değerlendiriyorsunuz? Yerel hizmetlerin etkili bir şekilde sunulmasına yönelik parti olarak akıllı şehir çözümleri ve dijital dönüşüm projeleriniz var mıdır? Varsa nelerdir?
Mehmet ÖZHASEKİ: 5G telekomünikasyon hizmeti, 4G’nin 10 katı iletişim hızına sahip. Bilgi ve teknoloji çağındayız dedik ama eksik oldu aynı zamanda ‘hız’ çağındayız da bir taraftan. Telefonlarımızdan, tabletlerimizden ve bilgisayarlarımızdan çok hızlı olmalarını bekliyoruz. Video izlerken, bir mesaj-mail atarken en hızlı şekilde gitmesini, bir şey indirirken hemen inmesini istiyoruz. Gelişen teknoloji de bu istekleri artırıyor. IoT yani nesnelerin interneti de dünyada olduğu kadar hızlı bir şekilde Türkiye’de de yaygınlaşıyor. Akıllı bileklikler, akıllı telefonlar, akıllı saatler… İnsanın ihtiyacı olan her şeyin teknoloji imkanıyla birbirine adapte edildiği sistemler, insanlık için yavaş yavaş vazgeçilmezler arasına giriyor. Endüstri 4.0 ise dünya üzerinde konuşulmaya başlayan yeni ama gelecek vaat eden kavramlar arasında. Özetle bilinen tüm verileri kaydeden, işleyen ve ihtiyaca göre değerlendiren bir yapısı var. Fabrikaların akıllı hale getirilerek teknolojiden ve hızından maksimum düzeyde, insanlık lehine yararlanma fikri var. Bu gelişmelerin hepsini takip ediyoruz. Bir şehrin geleceği, o şehrin yöneticilerinin ufuklarıyla doğru orantılıdır. Biz de dünyadaki örnekleri inceliyoruz. Ankaramıza neler lazım, hangi hizmetleri getirmemiz gerekiyor noktasında fikir yürütürken zikrettiğimiz tüm alanlarda da incelemelerde bulunuyoruz. Bu gelişmeleri insanlık adına ümit verici buluyor ve Ankara’mızda da uygulamak için gün sayıyoruz. Dünya artık bilgi çağında, teknoloji çağındadır. Bu noktada teknolojinin faydalarını çevre için de, şehirlerimiz için de kullanmamız gerekiyor. Bu noktada karşımıza Akıllı Şehirler çıkıyor. Akıllı Şehirleri bir sistem olarak tanımlarken ben sinir sistemini öneriyorum: Vücut bir ikaz alıyor, bunu ilgili damarlar ile beyne iletiyor, beyin de refleks veriyor. Akıllı Şehirlerin çalışma mantığı da bu şekildedir. Akıllı Şehirlere ilişkin strateji eylem planımızı Bakanlık dönemimizde ulusal eylem planı olarak kabul ettirmiştik. Şimdi oradaki birikimimizi Ankara’ya yansıtacağız. Ancak bunu yaparken de genç dimağlara öncelik tanımak, imkan vermek ve yollarını açmak istiyoruz. Peki, bunu nasıl yapacağız? Akıllı Şehir Vadisi ile! Geleceğin Ankarasını burada gençlerimizle “Düşün, üret, dene ve uygula!” safhalarıyla faaliyete geçirmek istiyoruz. Ulaşım, çevre, enerji, altyapı, güvenlik ve yönetim alanları başta olmak üzere şehri ve insanı ilgilendiren her konuya ilişkin burada, Akıllı Şehir Projeleri üretilecek. Geleceğin Ankarası için geleceğin dijital çözümlerini burada üreterek şehrimize kazandıracağız.
Parti olarak yerel yönetimlerde hızlı, etkili, verimli, kaliteli ve saydam bir hizmet sunumunda bilgi ve iletişim teknolojilerini etkili kullanmayı planlıyor musunuz? 31 Mart yerel seçimlerde konuyla ilgili gündeme taşıyacağınız yenilikçi çözüm önerileri nelerdir? Seçilmeniz halinde ICT sektörüne yeni bir heyecan getirecek düzenleme ve teşvikler sağlayacak mısınız?
Mehmet ÖZHASEKİ: Elbette. Adaylarımızın belirlenmesinde uzun zamandır teknolojik altyapıyı kullanıyoruz. Temayül yoklamalarımız internet sistemi üzerinden gerçekleşiyor. Aday belirleme süreçlerini teşkilat mensuplarımızın elektronik ortamda fikirlerini alarak tamamlıyoruz. Bunun haricinde Sayın Cumhurbaşkanımız daha evvel ifade ettiler: Dijital parti dönemine geçtik. Artık gürültü ve görüntü kirliliğine AK Parti olarak son verdik. Seçim koordinasyon merkezleri haricinde hiçbir yerde partimizin bayrak ve flamalarını göremezsiniz. Çevreci ve bilgi teknolojilerini takip eden bir parti olarak böylesi devrim niteliğinde bir karar aldık ve uygulamaya koyduk. Seçim çalışmalarımızı dijital ortamlardan yürütüyoruz daha çok. Karar alma noktasında istişarelerimiz genel merkezimizin koordinasyonunda dijital imkanlar ile sağlanıyor. Anlık ve sürekli bir irtibat halindeyiz tüm teşkilatlarımızla. Hız çağında hızlı hareket etmek gerekiyor. Seçmenlerimize ulaşma noktasında da en büyük aracımız internetin bize sağladığı ortamlardır. Bu anlamda AK Parti olarak her konuda olduğu gibi bir öncülük ettik. İnşallah Ankara’yı milletimizin desteğiyle yönetmeye başladığımızda dijital belediyecilik dönemine geçeceğiz. Karar alma, fikir sorma, geri dönüş vb. tüm konularda halkımızla irtibat halinde olacağız. Çevreci hassasiyetlerimizden hareketle kağıt vb. metaların kullanımını minimuma indirmek için dijital ortamda işlerimizi, tam ve eksiksiz şekilde yürütmeye gayret edeceğiz. Biz her türlü fikre açığız. Belediye olarak hükümet olarak bilginin ve teknolojinin daima yanındayız ve destekçisiyiz. Üzerime düşen ne varsa yapmaya hazırız.
Millet İttifakı CHP İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Tunç Soyer
Dijital demokrasinin tartışıldığı günümüzde Yerel yönetimlerde karar süreçlerine vatandaş katılımını arttırmak ve kentsel verimliliği yükseltmek için yeni iletişim teknolojilerinden nasıl yararlanılabilir, buna dönük çözümleriniz var mıdır? Varsa nelerdir?
Tunç SOYER: Günümüzde mobil teknolojilerin ve dijital medya platformlarının gelişmesi, kamu yöneticilerinin ve şehir sakinlerinin daha fazla etkileşimde bulunabilmesine, şeffaflığın artmasına, vatandaşların yerel yönetimlerde daha fazla söz hakkına sahip olabilmesini ve proaktif bir şekilde daha fazla sorumluluk almasına olanak sağlamaktadır.
Vatandaşlarımızla iletişim halinde, şehri birlikte yönetmek vizyonu ile yola çıkarak, vatandaş katılımının ve şeffaflığın artırılması amacıyla şehir yönetimine ilişkin fikirlerin toplanabileceği, tartışılabileceği ve seçili fikirlerin hayata geçirilebileceği bir platform gerçekleştirilecektir. Bu sayede finansal, çevresel ve tüm belediye hizmetlerine dair vatandaşlar tarafından getirilen birçok sorunun hızlı ve etkin çözümü sağlanacaktır.
Uygulayacağımız yönetim modelinde planlamadan karar almaya, uygulamadan izlemeye tüm süreçlerde vatandaş katılımına azami önem veriyor olacağız. Genç elçiler projemiz ile yeni teknolojileri en üst seviyede kullanabilen gençlerimizin karar süreçlerine özellikle doğrudan katılımını sağlıyor olacağız.
Toplanan tüm verilerin, etkin analiz araçları, yapay zekâ uygulamaları kullanılarak karar alma mekanizmasını çalıştırması sonucunda, daha kaliteli ve daha az maliyetli hizmetlerin vatandaşlarımıza sunulması sağlanacaktır. Vatandaşlarımızın karar süreçlerine etkin katılımını sürdürülebilir kılmak için de, alınan kararların vatandaşlar tarafından anlaşılabilecek şekilde paylaşımı yine dijital platformlar üzerinden sürekli yapılıyor olacaktır.
5G, IoT ve Endüstri 4.0 alanında yaşanan gelişme ve teknolojik yenilikleri nasıl değerlendiriyorsunuz? Yerel hizmetlerin etkili bir şekilde sunulmasına yönelik parti olarak akıllı şehir çözümleri ve dijital dönüşüm projeleriniz var mıdır? Varsa nelerdir?
Tunç SOYER: Dördüncü sanayi devrimi ile birlikte, bilgi ve iletişim teknolojilerinin gelişimi hayatımızın birçok alanını etkileyerek yeni üretim teknikleri ve iş modellerini doğurmuş; sunulan hizmet ve ürün çeşitliliğini geliştirmiştir. Nesnelerin interneti, yapay zekâ, robotlar, kuantum bilişim gibi gelişen teknolojiler her birimizin yaşamını önemli derecede etkiler duruma gelmiştir.
Hızlı nüfus artışı diğer büyük şehirlerde olduğu gibi şehrimizde de pek çok sorunu beraberinde getirmektedir. Buna iklim değişikliğinin getireceği tehditler de eklenince bu sorunları ivedilikle çözmek ve şehrimizi sürdürülebilir bir geleceğe hazırlamak bir zorunluluk halini almaktadır. Bu sorunlar elbette şehrimizde ki ekonomik ve sosyal hayatı olumsuz yönde etkileyebilmekte ve vatandaşlarımızın yaşam kalitesini düşürmektedir. İşte tam bu noktada akıllı şehir çözümleri ve dijital dönüşüm projeleri ön plana çıkmaktadır. Başta ulaştırma ve enerji olmak üzere altyapıların ve şebekelerin insan müdahalesine gerek duymadan kendi kendine yönetilebilmesi esası ile, insanların yaşam standartlarında önemli ölçüde iyileşme sağlanması amaçlanmaktadır.
Şehir planlamanın akıllı şehir stratejilerinin merkezinde yer alması, şehrin ihtiyaç duyduğu öncelikli konuların tespit edilmesi, çözümlerin bütünleşik bir biçimde planlanması ve organize edilmesi sağlanacaktır. Akıllı şehir kavramının temel bileşenleri olan akıllı altyapı, akıllı güvenlik, yenilenebilir enerji, akıllı kamu yönetimi, akıllı eğitim, akıllı sağlık hizmetleri, akıllı turizm, akıllı çevre, akıllı su ve atık yönetimi, akıllı bina ve akıllı ulaşım projeleri hemen başlatılacak veya hali hazırda başlatılmış olan projeler geliştirilerek uygulamaya alınması ve tüm bu farklı uygulamaların akıllı şehircilik kapsamında tek çatıda birleştirilmesi sağlanacaktır.
Uygulayacağımız iş modelinde kamu, özel sektör, üniversite ve vatandaş iş birliği en üst seviyede tesis edilecektir. Bilgi ve İletişim teknolojileri akıllı şehir yapısının temel unsurunu oluşturacaktır. Bu teknolojilerin sağladığı bulut bilişim, büyük veri analitiği, nesnelerin interneti ve mobil uygulamalar en yaygın şekilde kullanılacaktır. Akıllı şehir altyapısından gelişmiş sensörlerle elde edilen büyük verilerin bir veri merkezinde yönetilmesi, görüntülenmesi ve analiz edilmesi sağlanarak akıllı şehir yönetimi gerçekleştirilecektir.
Parti olarak yerel yönetimlerde hızlı, etkili, verimli, kaliteli ve saydam bir hizmet sunumunda bilgi ve iletişim teknolojilerini etkili kullanmayı planlıyor musunuz? 31 Mart yerel seçimlerde konuyla ilgili gündeme taşıyacağınız yenilikçi çözüm önerileri nelerdir? Seçilmeniz halinde ICT sektörüne yeni bir heyecan getirecek düzenleme ve teşvikler sağlayacak mısınız?
Tunç SOYER: Öncelikle bilgi ve iletişim teknolojilerini kullanarak, akıllı şehirciliğin tüm bileşenlerini eksiksiz gerçekleştirmeyi planlıyoruz. Bunun sonucunda vatandaşlarımızın yaşamlarını kolaylaştırmış, onlara daha sağlıklı ve daha güvenilir bir ortam sağlamış olmayı hedefliyoruz.
Yine bilgi ve iletişim teknolojileri çözümleriyle vatandaşlar ile etkin ve etkili bir iletişim, kamu yönetiminde şeffaflık ve katılımcı karar alma mekanizmalarının oluşturulması sağlanacaktır. Ayrıca verilerin vatandaşlarımız ile paylaşılması gerek kamu yönetiminde şeffaflığın sağlanması gerekse katma değeri yüksek ürün ve hizmetlerin üretilmesi açısından oldukça önemli olacaktır.
Vatandaşlarımızın veznelere gitmeden belediyecilik işlemlerini daha kolay ve konforlu bir şekilde gerçekleştirebilmesi için tüm uygulamalar eksiksiz olarak gerçekleştirilecektir. Kapsamlı bir dijital güvenlik altyapısıyla vatandaşların kişisel bilgilerinin ve kurumsal bilgilerinin korunması, olası ihlallerin engellenmesi sağlanacaktır.
Şehrimizde kurulu olan mevcut teknoparkların gelişimine ve yeni teknoparkların kuruluşuna destek olarak, şehrimizin inovasyon kapasitesinin artırılmasında öncü olmayı planlamaktayız. Akıllı şehircilik ve dijital dönüşüm projelerinde, bu bölgelerde yer alan teknoloji şirketleri ile işbirliği içinde ve onları destekler konumda olacağız. Geliştirilecek olan tüm bu projeler ile bölgede bilgi ve iletişim teknolojileri alanında personel istihdamının artması sağlanacaktır.