
Türkiye’nin de kurucu üyesi olduğu ITU tarafından 2017 Dünya Telekomünikasyon ve Bilgi Toplumu Günü kutlaması için belirlenen “Büyük Etki İçin Büyük Veri” temasıyla düzenlenen Türk keneşi etkinliğinde Ulaştırma,Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Ahmet Arslan açılış konuşması gerçekleştirdi.
Bakan Arslan yaptığı konuşmada;”Bilgi ve iletişim teknolojilerinin hayatımızın ayrılmaz bir parçası haline geldiği bir dönemde bulunuyoruz.Bu nedenle teknolojik gelişmelerin gerisinde kalmamak ve geleceğe yönelik stratejilerin belirlenerek yatırımların yapılması büyük önem taşıyor. Çünkü bu yüzyılda gecikmeye meydan veremezsiniz.Türkiye’nin de bu dünyada yerini alması, hatta öncü ülkeler liginde yer alması için 14 yıldır önemli yatırımlar yaptık, adeta bilişim ve haberleşme dünyasının üzerine titredik.Dünyanın en iyi genişbant internet altyapılarından birini ülkemizin 780 bin metrekaresine kurduk,Fiber altyapı uzunluğu 291 bin kilometreyi buldu. Yine dünyanın en hızlı 4,5G haberleşme altyapılarından birinin kurulmasını sağladık.Sektörün önünü açacak yasal düzenlemeleri hayata geçirdik, sektörün 14 yılda 5 katın üzerinde büyümesini sağladık.Her türlü bilgi iletişim teknolojilerine yönelik politikalarla ilgili stratejileri belirledik, adil rekabet ortamı yarattık, tüketici haklarının korunmasına yönelik önemli tedbirler aldık.Türkiye’nin haberleşme teknolojilerini en verimli kullanan ülkeler arasına girmesi için genç nüfusumuzun bilgisayar okuryazarı olması hususunda çalışmalar yaptık, halen de yapıyoruz. 4.5G hizmetlerinden yararlanan abone sayısı 1 yılda 52 milyona yaklaştı.Mobil abone sayısı toplamında 75 milyonun üzerine çıktı.Yaptığımız altyapı yatırımları ve düzenlemeler sayesinde Türkiye haberleşme ve bilgi teknolojileri konusunda dünyanın en hızlı büyüyen ülkelerinden biri oldu.İnternet trafiği hizmetini bütün dünyaya sunan ICANN’in merkezlerinden biri Türkiye oldu.Üç kıtayı birleştiren köprü konumunda olan Türkiye; havada, karada ve denizde olduğu gibi bilişimde de köprü konumuna yükseldi.Haberleşme teknolojilerinin paylaşımı artırdığı bir gerçek.Tabi bununla birlikte hayatı kolaylaştırması ve hayatın akışını hızlandırması da getirdiği güzelliklerden biri.Hızın ve kapasitenin artması sonucunda üretilen verinin hacmi de gün geçtikçe artıyor.Bu verilerin depolanması ve saklanması önemli, ancak, veriden çıkarımlar yapılarak üretkenlik sağlanması en az o kadar önemli bir kavram.Ülke ekonomisine katkıda bulunmak için, veriye katma değer kazandırılmalıdır.İşte bu noktada “Büyük Veri” firmalara, yatırımcılara, girişimcilere farklı ekonomik girişimlerin, yatırımların kapılarını açması bakımından önemli.Bu nedenle de ülkemizde büyük verinin ne kadarı barındırılabilecek, dünyadaki veri trafiğinin ne kadarı Türkiye'den geçirilebilecek? Bunlara odaklanıyoruz.Bu nedenle verinin kullanımının yaygınlaştırılması, uygun maliyetle ve hızla erişilebilir şekilde saklanması, yönetilmesi için destek ve teşvikler veriyoruz.Cazibe merkezleri adı altında bazı illerimizde vermeye başladığımız veri merkezleri teşvikleri ile ülkemizde büyük verinin güvenli bir biçimde depolanması, işlenmesi, yönetilmesi sağlanmış olacak.Ayrıca bu yıl yayımlayacağımız kapsamlı Teşvik-Tedbir paketleriyle Veri Merkezi işleten operatörlerin ve ülkemizde bu işle uğraşan ticari şirketlerin yatırım yapmalarının da önünü açacağız.Türkiye'nin üzerinden geçen internet trafiğinin ülkemizde depolanması için de yerli olanaklarla internet değişim noktalarının kurulmasını planlıyoruz.Bu konuda ilk adımı attık, özel sektör ve küresel operatörlerin veri merkezlerinin ülkemizde kurulumunu teşvik edecek düzenlemeleri yayımladık. Kamu kurumlarının veri merkezlerinin birleştirilmesine yönelik Ulusal Kamu Entegre Veri Merkezi projesini de başlattık.2018 yılı sonunda Ulusal Kamu Entegre Veri Merkezi’ni kurmayı hedefliyoruz.Bu projenin bir bileşeni olan kamu bulut bilişim altyapısını da oluşturacağız. Çalışmalarımız devam ediyor”.dedi
Bakan Arslan sözlerine şu şekilde devam etti;”Fiber altyapı şebekesinin yaygınlaştırılması için de mevzuatsal düzenlemeler yaptık ve teşvikler vermeye başladık.Bu noktada Ulusal Genişbant Stratejisini önümüzdeki ay yayınlamayı planlıyoruz.Baz istasyon ve fiber kurulumlarının kolaylaştırılmasına yönelik mevzuat çalışmalarını tamamladık. Süreç devam ediyor.Bakanlık olarak ülkemizin fiber ve genişbant altyapısını geliştirme ve kullanımı arttırma hedeflerini sahiplenmiş durumdayız.2023 yılında en az 100 Mbit/saniye hızda internet altyapısını tüm hanelerin hizmetine sunmayı,16-74 yaş aralığında Genişbant internet kullanım oranını %80’e çıkarmayı hedefliyoruz.Bu hedeflere ulaşma yolunda sabit ve mobil altyapı kurulumları esnasında sektörün karşısına bir takım sorunların çıktığının farkındayız ve bu sorunların çözümü için yoğun çaba sarf ediyoruz.Siber Güvenlik konusunda, saldırılara karşı kapsamlı tedbirler geliştirdik. Siber Güvenlik alanında tedbirleri almaya başlayan ilk ülkeler arasında olduk. Çünkü siber güvenliğin, ulusal güvenliğin ayrılmaz bir parçası olduğunu düşünüyoruz.Kamu kurumlarının fiziksel ve siber saldırılara karşı daha güvenli sanal bir ağ üzerinden veri alış-verişlerini yapabilecekleri KamuNet projesini de bu çerçevede tamamladık.Lakin siber güvenliğe verdiğimiz önemin sonuçlarını da özellikle son dönemde çok iyi şekilde aldık.Bu günlerde de bildiğiniz üzere tüm dünya WannaCry denilen Zararlı Fidye Yazılımına maruz kalmış bulunuyor.Mayıs ayı başında bu yana 100 den fazla ülkede 200.000’den fazla kullanıcıyı etkilediği tahmin ediliyor.Ülkemizde zararlı yazılıma karşın önlemler alındı ve güncellemeler yapıldı ancak yazılımın ikinci sürümü kullanılmaya başlandı.Ancak bu konudaki duyurular USOM tarafından yaklaşık 2 ay öncesinden tüm kurumlara yapıldı ve sistemlerimizdeki açıklıklara karşı önlemler alındı.Şu ana kadar da herhangi bir sorun yaşanmadı.Tabi fidye yazılımlarının dışında, siber dünyada karşılaşabileceğimiz daha birçok tehdit yer alıyor.Bu nedenle siber güvenliğin sağlanmasına yönelik olarak aşamalı ve metodolojik bir yöntem izlenmesi gerektiğine inanıyoruz.Diğer taraftan, bu konu tüm ülkelerin ortak sorunu.Bu nedenle de uluslararası işbirlikleri ile birlikte devlet-özel sektör işbirliği içerisinde de çalışılmalı.Gerçekleştirdiğimiz her projede araştırma-geliştirme ve yerli üretim konularına özel önem veriyoruz.Bu kapsamda, geçen sene Nisan ayında hizmete sunduğumuz 4.5G projesinde de 4.5G ihalesinde yerlilik şartı getirdik.Bu kapsamda toplam şebekenin ilk yıl %30’unun, ikinci yıl %40’nın ve üçüncü yıl ise %45’inin yerli olmasını hedefledik.5G ile ilgili çalışmaları koordine etmek amacıyla ilgili tüm paydaşlarla birlikte geçen yıl “Yeni Nesil Mobil Haberleşme Teknolojileri Türkiye Forumu’nu (5GTR)” kurduk.Yayımladığımız politikalarımızda ve verdiğimiz yetkilendirmelerde AR-GE faaliyetlerinin artmasına yönelik stratejiler belirledik.Yerli arama motoru ve tarayıcı geliştirilmesi konusunda çalışmalara başladık.Çünkü biliyoruz ki; uzun vadede başarılı olunması için de teknoloji ekosisteminin sağlanması gerekmektedir.Bu noktada da özel sektörden beklentimiz, uzun vadeli düşünmeleridir.Türk Keneşi etkinliğinin de aynı dili konuşan ülkeler olarak birlikte gelişmemiz açısından önemli olduğunu düşünüyorum. Türk Keneşi ülkeleri olarak uluslararası fiber altyapı ve uluslararası projelerle ilgili ortak çözümler geliştirebiliriz” diye konuştu.
Bakan Arslan ”E-Devlet ve Siber güvenlik konularında ortak projeler ve tecrübe paylaşımında bulunabiliriz.Türk Keneşi olarak, uluslararası Bilgi ve İletişim Teknolojileri alanındaki toplantılarda, ortak tavır sergileyecek konu başlıklarını belirleyip, birlikte davranabiliriz”dedi.
Arslan;”Bakanlığımız Haberleşme Genel Müdürlüğü'nün üstlendiği bu önemli etkinliğin ülkemiz, komşu ve kardeş ülkeleri, dünya ve insanlık adına faydalı sonuçlar oluşturması temennisiyle, katılımlarınız için teşekkür eder, hepinizi saygıyla selamlıyorum”.diyerek sözlerini noktaladı.