
Endüstriyel tesisler pek çok riske karşı akıllı güvenlik çözümleriyle korunuyor. Tesise özel kurgulanacak olan akıllı güvenlik çözümlerinin risk analizi sonrası belirlenecek katmanlı bir yapıya sahip olması ve her kademede birbiri ile entegre çalışması önem taşıyor.
Endüstriyel tesisler, tamamen entegre çalışan akıllı güvenlik teknolojileriyle dıştan içe doğru korunarak güvenle üretim yapmaya devam ediyor.
“Önce riskler tespit edilmeli”
Endüstriyel tesislerin güvenliği birbiri ile entegre çalışan, kapsamlı çözümler gerektiriyor. Bu nedenle çözüm tasarımı öncesinde riskleri belirlemek büyük önem taşıyor. Güvenlik sağlanacak olan alan sahip olduğu özelliklere göre yüksek, orta ve düşük öncelikli risk grupları üzerinden değerlendiriliyor. Risk değerlendirmesinin ardından ihtiyaç doğrultusunda güvenlik çözümleri kurgulanıyor.
Risklerin belirlemesinde söz konusu tesisin konumu, büyüklüğü, tesisin yakınında kaç kilometrelik alanda nasıl bir canlı ekosistem olduğu, tesiste Ar-Ge çalışması gerektiren ve dolayısıyla sanayi casusluğuna konu olabilecek alanlar olup olmadığı, patlama ya da alev alma riski bulunan kimyasal madde alanlarının varlığı ve yerleri gibi pek çok konunun değerlendirilmesi gerekiyor.
İlk amaç caydırıcılık
Endüstriyel tesislerin güvenliğini sağlamak için risk tespitinden sonra akıllı güvenlik çözümlerini dışarıdan içeriye doğru katmanlı bir şekilde kurgulamak çok önemli. Çünkü endüstriyel tesis güvenliğinde amaç öncelikle çevreden gelebilecek tehditlere karşı binayı korumak. Bu aşamada caydırıcı önlemler kritik öneme sahip. Hırsızlık ya da özel alan ihlali gibi durumlar söz konusu olduğunda imdada ilk olarak çevre güvenlik sistemlerinin yetişiyor. Bu sistemler tesis duvarına yaklaşan bir kişinin, civarda yaşayan ve tesise yönelik bir amacı bulunmayan biri mi yoksa kötü niyetli mi olduğu sorusuna cevap vermesi gerekiyor.
Tesis çevresine yerleştirilen akıllı kameralar, sahip oldukları video analiz algoritmaları alandaki hareketleri otomatik algılıyor ve potansiyel tehlikeleri güvenlik biriminin ekranına gerçek zamanlı olarak aktarıyor. Bu noktada uzaktan sesli anons sistemiyle şüpheliye sözlü bir uyarı yapılabiliyor. Bu anons, oraya kazara girmiş olan bir kişinin oradan hızla uzaklaşmasını sağlarken, kötü niyetli kişi ya da gruplara ise ‘Güvenlik güçlerinin sizden haberi var, müdahale etmeden burayı hemen terk edin’ uyarısını yapıyor.”
Çevreden gelebilecek risklere karşı alınabilecek diğer önlemler arasındaysa daha yüksek ve kalın duvarlar, ileri teknoloji içeren geçiş kontrol önlemleri, ek bariyerler, sınır çiti, toprak altı optik algılayıcılar veya duvar üzerine monte edilebilen algılayıcılar, hareket sensörleri, radar, mikro dalga bariyerlerden oluşan çevre güvenlik sistemleri yer alıyor.
Giriş-çıkışlar çok kritik
Endüstriyel tesislerde çevre güvenliğinden sonra ikinci katmanda giriş-çıkış güvenliği yer alıyor. Giriş çıkış kontrolü şirketlere pek çok açıdan verimlilik kazandırırken endüstriyel casusluk, hırsızlık ve terör saldırılarını önlemede ve işletme içinde oluşabilecek salgınları önlemede en kritik nokta kabul ediliyor. Bu noktada tesise girmeye yetkili ve yetkisiz kişilerin belirlenmesi ile sistem tasarımı başlıyor. Giriş noktasında turnikeler, x-ray ve metal algılayıcılarla desteklenen geçiş kontrol sistemlerine ek olarak biyometrik sistemleri de kullanılıyor.
Sensormatic CEO’su İsmail Uzelli, sisteme tanımlanan iris, yüz, parmak izi gibi biyometrik verileri işleyerek, binaya giriş-çıkışın herhangi bir yere dokunmadan güvenli şekilde sağlanabileceğine dikkat çekiyor. Arka planda çalışan derin öğrenme algoritmaları ile doğruluk payını en üst seviyeye taşıyan bu sistemlerin temassız erişim özellikleri, günümüzün en önemli sorunlarından biri haline gelen hijyen konusuna da çözüm getiriyor. Aynı zamanda tesis girişinde bulunan kartlı geçiş sistemine entegre olarak çalışan maske kontrolü ve ateş ölçüm çözümü de yine tesislerde kullanılan en önemli çözümler haline geldi. Çözüm, vücut sıcaklığının yüksek olduğu veya maske takılmadığı durumlarda geçişe izin vermeyerek ek bir kontrol katmanı sunuyor.