
Dünya Sağlık Örgütü tarafından 2019-nCoV olarak adlandırılan virüs, ortaya çıktığı Aralık 2019 tarihinden itibaren hızla dünyaya yayıldı ve küresel bir salgın haline geldi. Bir çok ülke COVID-19 salgının getirdiği insani ve ekonomik krizin etkilerini hafifletmek üzere için ulusal destek paketleri açıkladı. Salgından en erken ve en ağır şekilde etkilenen bir çok ülke, salgın şiddetini ve kapsamını arttırdıkça destek paketlerini güncellemek ve daha da büyük ve kapsamlı ek paketlerle genişletmek durumunda kaldı. EY Türkiye Kamu Sektörü Danışmanlık Hizmetleri, EY CESA (Orta, Doğu ve Güneydoğu Avrupa ve Orta Asya Bölgesi) bölge ülkelerinin COVID-19 ile mücadele destek paketlerini karşılaştırmalı olarak analiz etti. EY Türkiye tarafından hazırlanan rapora göre COVID-19 salgınının yarattığı arz şoku sebebiyle Üretim, Tedarik Zinciri ve İstihdam küresel olarak etkilendi. Ülkelerin ekonomik ve sosyal desteklerinin genel olarak bu alanlara yoğunlaştığı görüldü. Salgın sonrası dönemi şimdiden öngörmeye çalışmanın kritik olduğuna vurgu yapılan raporda öne çıkan bulgular ise şöyle:
- Sağlık sisteminin güçlendirilmesi bu süreçte ülkelerin temel önceliği olmuştur. Bu doğrultuda ulusal sağlık sisteminin fiziksel ve beşeri kapasitesinin güçlendirilmesi adına geliştirilen geleneksel destek ve tedbirler ile birlikte ülkelerin bazı yenilikçi çözümleri öne çıkmaktadır.
- COVID-19 salgının getirdiği insani ve ekonomik krizle mücadele için açıklanan destek paketleri, salgının etkisi ve şiddeti artırdıkça ilgili paketlerin boyutları / kapsamı genişlemektedir. Bazı ülkelerin destek paketlerinin finansal büyüklüklerinin GSYH'lerinin %25'ine kadar çıkarttıkları görülmektedir.
- COVID-19 salgınının yarattığı arz şoku sebebiyle Üretim, Tedarik Zinciri ve İstihdam küresel olarak etkilenmiştir. Ülkelerin ekonomik ve sosyal desteklerinin genel olarak bu alanlara yoğunlaştığı ancak uzun vadeli etkileri olacak şokların aşılmasında fayda sağlayacak destek unsurlarının henüz hayata geçirilmediği görülmektedir. Salgın sonrası dönemi şimdiden öngörmeye çalışmak kritik.
- Dijital uygulamaların ilgili destekler ve mekanizmalar içerisindeki ağırlığı oldukça fazladır ve ülkeler özellikle vatandaş bilgilendirmesi ve salgının izlenmesinde dijital araçlara ağırlık vermektedir.
- Kamu kurumlarının sadece destek paketi açıklamak ve uygulamakla kalmayıp aynı zamanda ülkelerindeki mevcut yenilikçilik ekosistemini salgın yönetimi ve KOBİ ölçeğindeki işletmelerin devamlılığı alanlarında mobilize ettiği görülmektedir.
- COVID-19 salgını nedeniyle aksayan ekonomik faaliyetlerin sonuçlarına karşı vergilerin ertelenmesi, vergi indirimi, doğrudan nakit destekler ve düşük faizli krediler en çok kullanılan destek unsurları olarak öne çıkmaktadır.

- İncelenen ülkeler, gelir akışı ve likiditeye erişimi bozulan piyasa unsurlarına çeşitli para politikası araçlarının kullanımıyla destek vermektedir.
- Salgınla mücadeledeki kritik başarı faktörünün ilgili politikaların zamanlaması ve etkin uygulama olduğu görülmektedir.
- COVID-19 salgını ve salgının etkileri ile etkin mücadelede Güney Kore’nin COVID-19 Haritası, Avusturya’nın KOBİ’ler İçin Dijitalleşme Girişimi ve Polonya’nın Ev Karantinası ve Türkiye’nin Vefa Destek Hattı uygulamaları öne çıkmaktadır. Bu uygulamaların ortak özelliği dijital ve yenilikçilik kapasitesi yüksek olan ilgili kamu sektörü kurumlarının ürünleri olmalarıdır.
- Dünya genelinde ülkeler COVID-19 salgınının getirdiği insani ve ekonomik krizle mücadele için destek paketleri açıklıyor. Salgın etkisini ve şiddetini artırdıkça paketlerin boyutu / kapsamı genişliyor. Yüksek gelirli ülkelerin paketlerini GSYH'lerinin %25’i bandına kadar çıkarttıkları görülüyor.
- Çin, İtalya, İspanya, ABD ve Almanya gibi COVID-19 salgınından en erken ve en ağır şekilde etkilenen ülkeler salgının şiddeti ve kapsamı arttıkça destek paketlerini güncellemek, daha büyük ve kapsamlı ek paketlerle genişletmek durumunda kaldılar.
- Çalışma kapsamında değerlendirilen 19 ülkenin tamamı COVID-19 ile mücadelede bir destek paketi açıklamış olsa da 30 Mart 2020 itibarıyla bunlardan 10’u bu paketin büyüklüğü ile ilgili bilgi paylaşmıştır. Bu ülkelere bakıldığında GSYH’ye oranla üç temel eğilim görmek mümkündür: %0,5 - %3 bandı, %4-10 bandı, %10 ve üzeri bandı.
- Mart ayına kadar COVID-19 salgınının hızına ve etkilerine ilişkin daha iyimser beklentileri olan ABD, 27 Mart tarihinde yeni destek ve tedbirlerle COVID-19 destek paketini ~2 Trilyon USD’ye, GSYH’sinin yaklaşık %10’una, genişletmek durumunda kaldı. Böylece açıklanan en büyük COVID-19 destek paketini duyurmuş oldu. Almanya ise 26 Mart tarihli güncel paketi ile GSYH’sinin yaklaşık %22’sini, ~800 Milyar USD’yi, COVID-19’un getirdiği insani ve ekonomik krizin etkilerini ortadan kaldırmak için kullanacağını açıkladı. Almanya, 50 Milyon nüfusun üzerindeki ülkeler arasında GSYH'sine oranla en yüksek destek 5,0 paketini açıklayan ülke oldu.

- COVID-19 salgınının yarattığı arz şoku sebebiyle Üretim, Tedarik Zinciri ve İstihdam küresel olarak etkilenmiştir. Ülkelerin ekonomik ve sosyal desteklerinin genel olarak bu alanlara yoğunlaştığı ancak uzun vadeli etkilerin aşılmasında fayda sağlayabilecek destek unsurlarının henüz hayata geçirilmediği görülmektedir. Salgın sonrası dönemi şimdiden öngörmeye çalışmak kritik.
- İncelenen ülkeler çeşitli “yatırım inisiyatifleri” geliştirmiş ya da teşvik etmeye başlamıştır. Bu doğrultuda, Rusya istihdam piyasasını desteklemek amacıyla profesyonel gelişim eğitimleri organize etmeyi planlamaktadır. Sabit kıymetlere yatırım yapacak işletmelerin devlet tarafından desteklenmesi kapsamında Slovakya vergi indirimlerinin de dahil olduğu bir yatırım teşvik programını hayata geçirmiştir. Litvanya yatırım programlarının hızlandırılması için 1 Milyar EUR fon ayırırken, AB fonlarının da sağlık sisteminin güçlendirilmesine kaydırılacağını duyurmuştur. Türkiye de dezenfektan, maske, eldiven gibi koruyucu ekipmanın yerli üretimini sağlayabilecek KOBİ’lere 6 Milyon TL’ye kadar destek vereceğini açıklamıştır.
- COVID-19 salgını nedeniyle aksayan ekonomik faaliyetlerin sonuçlarına karşı ülkeler maliye politikaları ve ek finansman olanakları ile işletmelerin ve vatandaşların desteklenmelerini hedeflemektedir. Vergilerin ertelenmesi, vergi indirimi, doğrudan nakit destekler ve düşük faizli krediler en çok kullanılan destek unsurları olarak öne çıkmaktadır.
- Ekonomik faaliyetlerin COVID-19 salgını nedeniyle aksaması ve işletmelerin uğradığı zararlar doğrultusunda incelenen ülkelerin en çok ‘’işletmeler için vergi erteleme’’ ve ‘’etkilenen sektörler için doğrudan destek’’ uygulamalarını yürürlüğe koydukları görülmektedir. İncelenen ülkelerden işletmelere vergi erteleme olanağı tanıyan 14 ülke arasında Türkiye de yer almakta ve bu kapsamda muhtasar beyanname sürelerini 3 ay ertelemiş bulunmaktadır. Rusya ve Yunanistan işletmelerin ödediği vergileri devre dışı bırakırken, Rusya aynı zamanda iflasları da askıya almıştır. Polonya, Hırvatistan ve Malta sadece etkilenen sektörlerde (turizm başta olmak üzere) işletme vergilerini ertelemiş, Litvanya ise sadece vergi borçlarının faiz hesaplamasını iki ay süreyle askıya almıştır.
- İncelenen ülkeler COVID-19 nedeniyle gelir akışı ve likiditeye erişimi bozulan piyasa unsurlarını çeşitli para politikası araçlarının kullanımıyla birlikte likidite takviyeleri sunarak destek vermektedir.
- Sağlık sisteminin güçlendirilmesi bu süreçte ülkelerin temel önceliği olmuştur. Bu doğrultuda ulusal sağlık sisteminin fiziksel ve beşeri kapasitesinin güçlendirilmesi adına geliştirilen geleneksel destek ve tedbirler ile birlikte ülkelerin bazı yenilikçi çözümleri de öne çıkıyor.
- İncelenen ülkeler içinde sağlık sisteminin güçlendirilmesine ilişkin en çok istifade edilen araç «sağlık personeli için ek ödeme ve destekler» olmuştur. Rusya, Litvanya, Letonya, Azerbaycan, Özbekistan ve Türkiye bu doğrultuda farklı kapsam ve yöntemlerle sağlık personeli için destek ve teşvikler geliştirmiştir. Litvanya ve Letonya, yalnızca doktor, hemşireler ve hastane çalışanları için değil, sağlık hizmetlerinin sağlanmasında görev yapan tüm çalışanları (ambulans görevlileri, acil çağrı merkezi çalışanları, görevli polis ve asker) kapsayan bir ikramiye ve ilave sosyal yardım paketi açıklamıştır. Azerbaycan, ulusal sağlık personeli için 11 Milyon USD ilave bir fon ayırmış, Özbekistan ise sağlık çalışanları için maaşlarının %120’si büyüklüğüne bir ikramiye için kaynak ayırmıştır. Benzer şekilde Rusya, sağlık çalışanları için bir ikramiye planı hayata geçireceklerini duyurmuştur. Türkiye ise sağlık personelinin fazla mesai ödemelerini eksiksiz olarak tavan ücretler üzerinden yapacağını açıklamıştır.
- COVID-19 salgının yayılmasını engellemek için dünyanın birçok ülkesinde alınan önlemlerin özünde sosyal izolasyon ve günlük hayatın sosyal izolasyonu sağlayacak şekilde yeniden düzenlenmesi yatmaktadır. En kritik husus ise tedbirlerin zamanlaması ve etkin işbirliği ve koordinasyonun sağlanmasıdır.