ICT Media
Kapsamlı, entegre ve otomatik siber güvenlik çözümlerinde dünya markası Fortinet, 26 Şubat'ta Ankara’da Fortinet Güvenlik Zirvesi'ni gerçekleştirdi. Etkinlik kapsamında, dijital devlet, dijital dönüşüm, endüstriyel kontrol sistemleri, SD-WAN, SD-Şube ve bulut teknolojileri gibi önemli konu başlıkları siber güvenlik ekseninde ele alındı. Fortinet yönetim ekibi ve siber güvenlik uzmanlarının yanı sıra, kamudan çok sayıda katılımcıyı buluşturan zirvenin ardından Fortinet Türkiye, PUB, CIS Bölge Başkanı Derya Aksoy ve Fortinet Türkiye Ülke Müdürü Serdar Yalçın ICT MEDIA Genel Yayın Yönetmeni Murat Pehlivan ile Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Adnan Pehlivan’ın sorularını cevaplandırdı.
MURAT PEHLİVAN: Türkiye de Siber Güvenlik pazarını nasıl görüyorsunuz? Büyüyor mu yoksa küçülüyor mu?
SERDAR YALÇIN:2018’e baktığımızda ilk yarısı bizim için çok hızlıydı. İkinci yarısında bir durulma oldu. Genel olarak bakılacak olursa siber güvenlik pazarının çok büyüdüğünü söyleyebiliriz. Çünkü siber güvenlik tartışmasız olarak hep öne çıkan bir konu. Bazı inisiyatifleri almamız zor oluyor. 2018’in ikinci yarısında biraz durulma oldu ama şimdi toparlamaya başladı, diyebiliriz. Rakamlarla ifade edemiyoruz ama kamuda da bütçeler zorlanıyor tabi… Bilişim tarafında yine en az etkilenen bütçeler siber güvenlik bütçeleri. Yani siber güvenliğin hassasiyetine Türkiye çok hakim.
DERYA AKSOY:Dünya da farkındalık git gide artıyor. Türkiye paralelinde de artıyor olması güzel bir şey. Çıkan son tehditlerle birlikte gerçekten güvenlik artık ihtiyaçtan ziyade bir zarurete dönüştü.
MURAT PEHLİVAN: Türkiye’de bu farkındalığın sebebi çok siber saldırıya uğruyor olması mı, yoksa gerçekten siber güvenliğin farkında olması mı?
SERDAR YALÇIN:Güvenliğin farkında olması. Türkiye bizim gözlemlediğimiz kadarıyla birçok ülkeye göre dijital dönüşüm konularında çok ileride. Avrupa’da ki birçok ülkeye göre vatandaşa ilettiği ya da kurumlar arası hizmetlerin dijitalleşmesinde çok iyi durumda. Türkiye’de çok başarılı alanlar var. Kamu da yapılan bu etkinlikler, kamu güvenlik zirveleri diye baktığınızda oldukça iyi diyebiliriz.
DERYA AKSOY:Dijital dönüşüm firmaların iş modellerinde farkındalığın artmasını sağlıyor. Artık tüm firmalar uçtaki müşteriye o değeri iletmek istiyor. Bu noktada ise güvenlik daha da önemli hale geliyor.
MURAT PEHLİVAN: FORTİNET’i diğer oyunculardan ayıran en önemli özelliği nedir?
Derya Aksoy:Siber güvenlik konusunda farkındalığı arttıracak teknolojiyi Türkiye pazarına iletmesi, bunun için yatırımlar yapması. Ar-Ge yatırımları konusunda şu an net bir şey söylemek gerçekten doğru olmaz.
SERDAR YALÇIN:Fortinet’in farkı şurada: “Ben yüksek performansta güvenlik sağlayacağım.” demiş ve yola çıkmış. Bu çok yüksek performans güvenliğini sağlamak için de kendi işlemcilerini geliştirmeye başlamış. Dünyanın en hızlısı olmuş. Bunun sebebi, donanımın bize ait güvenliğe özel tasarlanmış olması. Yazılımın da o donanıma göre yazılmış olması. Diğer üreticiler bilinen belirli işlemcileri, belirli sunucularda kullanarak ya da benzer düzende bir yazılım geliştiriyor. Bizim bu durumumuz bize bir avantaj sağlıyor.
İkincisi de bizim güvenlik portföyümüz 5-6 kat daha geniş. Mesela en büyük rakiplerimiz sadece üretiyorlar. Bizim için öyle değil. Bizim ağ teknolojilerinden web sunucularına, uygulamalardan çalışan kişilerin önüne ya da bir mobil operatörün omurgasına kadar her yere giren bir çözüm sunuyoruz. Yani Fortinet olarak biz gittiğimizde bir güvenlik şemsiyesi oluşturuyorsak, bizimle çalışmayan bir kurum aynı şemsiyeyi belki 7-8 tane ayrı üreticiyle bir araya gelerek oluşturabilir. Bu o kadar külfetli ki, orada zorlanıyorlar. Bizim başarımızın arkasında bu yatıyor.
ADNAN PEHLİVAN: Anahtar teslim gibi bir şey mi?
SERDAR YALÇIN:Neredeyse anahtar teslim gibi olmuş oluyor. Çünkü kamuyu düşünürseniz yetişmiş insan gücü çok fazla değil. Şimdi siz 7-8 tane ayrı üreticiyle bir ilişkiyi geliştirmek zorundasınız. Çalışanlarınızın her birini eğitime göndermek zorundasınız. Her birinin yeni versiyonunu takip etmek zorundasınız. 7-8 tane ayrı destek merkezi ile ilişki yürütmek zorundasınız. Bunlar cidden zorlayıcı şeyler.
ADNAN PEHLİVAN: FORTİNET uluslararası bir firma. Gelirinizi en fazla hangi bölgeden sağlıyorsunuz?
DERYA AKSOY:Bölgelerimiz üçe bölünüyor: Amerika, Asya tarafı ve Avrupa. Avrupa ile Amerika hemen hemen başa baş. Gelir dağılımı sağlıklı ve dengeli gidiyor.
MURAT PEHLİVAN: Türkiye de yatırımlarınız ne durumda?
DERYA AKSOY:Türkiye’de ki en büyük güvenlik ana üreticilerinden birisiyiz. Çok ciddi yatırımlar yaptık. Türkiye’de bir depomuz var, ciddi insan yatırımı yapıyoruz. Hala eleman almaya devam ediyoruz.
ADNAN PEHLİVAN: Türkiye’de ne kadar istihdam yarattınız?
DERYA AKSOY:2008’de 2 kişi ile başladık. Pazarda adımız geçmiyordu ama bugün geldiğimiz nokta da çok uzun süredir liderliğimizi koruyoruz. Bunun da arkasında yatan en büyük başarı kurduğumuz ekip. Güvenlik konusunda Türkiye’nin en uzman kişilerini ekibimize kattık. Katmaya devam ediyoruz. Her bir arkadaşımız alanında uzman.
ADNAN PEHLİVAN: Ülkemizde Ar-Ge ve teşvikler ile ilgili çok sayıda yasa çıkarıldı. Büyük teşvikler var. FORTİNET’in uluslararası tarafta belli yatırımları Türkiye’ye getirme düşüncesi var mı?
DERYA AKSOY:Çokça konuşuluyor ancak şu anda bir gelişme yok. FORTİNET’in en büyük gücü Ar-Ge yatırımları. Şirket teknolojide önderlik yaptığı çözümleri kendi bünyesinde yaratıyor. Başka bir firmadan hiçbir şekilde bir şey almadan kendi Ar-Ge’miz içerisinde çözümler geliştiriyoruz. 5.800 üzerinde çalışanın yarısından fazlası Ar-Ge alanında çalışıyor.
MURAT PEHLİVAN: Vatandaş olarak biz siber güvenlik konusunda kime, neye, nasıl güveneceğiz?
SERDAR YALÇIN:Telefondan, bilgisayara yeni iletişim araçlarının hangi bilgiyi nasıl aldığını ve ne yaptığını bilmiyoruz, değil mi? Sansasyonel haberler çıkıyor. Doğruluğu belli olmayan haberler çıkıyor, değil mi? Bu telefon markası bunu yaptı, şu PC markası bunu yaptı. Bu haberlerden bazıları yönlendirici haberler. Dünya devi bir firma ile ilgili haber çıkıyor. Doğruluğunu da kimse teyit etmiyor. Söylenmiş oluyor, geçiliyor. Bunun için aslında güvenlik üreticileri var. Orada ki güvenlik merkezi biz oluyoruz. Biz en kötü ihtimali varsayıyoruz.
MURAT PEHLİVAN: Size nasıl güveneceğiz o zaman?
DERYA AKSOY:Bize güvenmenin yolu da profesyonel olmamız. Aksi bir tavır kendi ayağımızdan vurmak olur.
MURAT PEHLİVAN: Problem orada başlıyor zaten. Çoğu işletim sisteminin sahipleri o cihazlarda ne olup bittiğini görebiliyor. Bilgileri istediği şekilde alabiliyor ve bizim ruhumuz bile duymuyor. FORTİNET’in burada bir çözümü var mı?
DERYA AKSOY:Siber Güvenlik çözümleri sağlıyor.
SERDAR YALÇIN:FORTİNET adına bakarsanız bu paradoks olur. FORTİNET aksi bir şey yapmış olursa varlığını inkâr etmiş olur.
