
Otomotiv sektörü, üretimde bulunduğu ekonomiye yüksek katma değer sağlayan, teknolojik gelişmeleri hızlandıran bir sektör. Bilgi iletişim alanındaki gelişmelerden en çok etkilenen sektörlerin başında yine otomotiv sektörü geliyor. BİRMOT Otomotiv Perakendeciliği Direktörü Çağrı Karagöz ile sektörü ve sektörde yaşanan değişimi konuştuk. Dijital dönüşüme ayak uyduramayan aktörlerin zamanla yarıştan kopacağına dikkat çeken Karagöz, “Günümüzde otomobil üreticilerinin aynı zamanda teknoloji firması gibi hareket etmesi ve geleneksel üretimin yeni teknolojik modellere evrilmesi bir zorunluluk haline gelmiştir” dedi.
Otomotiv sektöründe bölgenin kayda değer bir üretim üssü olan Türkiye, bilgi ve iletişim teknolojileri bağlamında otomotiv sektörüne ne tür katkılar sunmaktadır? Türkiye’nin mevcut sunduğu katkıyı ve sektörden aldığı payı artırmak için ne tür yenilikler ve uygulamalar geliştirilmelidir?
Dünyada ve Türkiye’de otomotiv sektörü çarpıcı bir değişim sürecinden geçiyor. Devrimsel yenilikleriyle her dönemde üretim başta olmak üzere iş dünyasına liderlik eden otomotiv sektörü dijital dönüşümün güçlü etkisinin en hızlı görüldüğü sektörlerin başında geliyor. Türkiye coğrafi konumu, altyapısı ve insan gücü sermayesi gibi avantajları sayesinde otomotiv üretiminde önemli bir üs haline gelmeyi başarmıştır. Dünyanın sayılı üreticilerinden bir konumuna gelen ülkemiz daha çok montaja dayalı bir sisteme sahip olduğu için potansiyelini tam olarak kullanamamasına neden olmaktadır.
Türkiye otomotiv sektörünü bugün geldiği noktadan yukarıya taşıyacak, rekabet gücünü artıracak önemli konulardan biri bu alanda Ar-Ge faaliyetlerinin geliştirilmesidir. Avrupa’daki toplam 180 milyar dolarlık Ar-Ge harcamalarının 53 milyarlık kısmını tek başına gerçekleştiren sektör bu alanda Avrupa’da lider konumdadır. Yapılan araştırmalar Türkiye’de toplam Ar-Ge harcamasının yüzde 15’inin bu alanda yapıldığı göstermekte.
Özellikle yazılım teknolojilerinin otomotiv sektörüne entegre edilmesi konusunda atılacak adımların çok önemli olduğunu düşünüyorum.
Günümüzde bilgi ve iletişim teknolojileri ile otomotiv sektörü iç içe geçmiş iki sektör olarak görülmektedir. Türkiye, bu iki sektörün iç içe geçmesini nasıl fırsata dönüştürebilir?
Yapılan araştırmalar günümüzde müşteri deneyimleri ve talepleri üzerinden şekillenen otomotiv endüstrisinin nihai tüketiciye ulaşan perakende alanında da dijital dönüşümü gerekli kıldığını gösteriyor. Konuyla ilgili hazırlanan raporlar, müşterilerin dijital alanda daha sofistike tercihler yapmaya ve araç satın alma deneyimini daha veri odaklı talep etmeye başladıkları belirtiyor.
Türkiye otomotiv endüstrisinin; dijital dönüşümü hem yerel hem de küresel pazarlarda rekabetçi konumda olabilmek için altyapılarını ve süreçlerini güncelleme ve yenileme fırsatı olarak görmesi gerekiyor. Bu anlamda 2020 yılı sonunda tanıtması planlanan yerli otomobilimizin sahip olacağı özellikleriyle rekabetçi Türk markasının hayata geçirilmesi bir fırsat olarak değerlendirilebilir görüşündeyim.
Özellikle yazılımda önemli bir potansiyeli barındıran Türkiye, dünya otomotiv sektörüne gelecek yeni ne tür katkılar sunabilir? Bu konuda bakanlıklara, teknokentlere ve organize sanayi bölgelerine düşen görevler nelerdir?
Günümüzde dijital dönüşüm, Endüstri 4.0, yapay zekâ kavramları hayatın her alanında olduğu kadar ekonomideki en önemli başlıklardan da biri haline geldi. Ekonominin doğasındaki dijital dönüşüme ayak uyduramayan aktörlerin zamanla yarıştan kopacağı bir gerçek. Öte yandan, şüphesiz bu dönüşümün en temel itici gücü yazılım sektörü. Günümüzde ekonomide katma değerli üretim yapabilmek ve rekabet gücünü elde edebilmenin temeli yazılım sektöründe gizli. Uzmanlara göre, Türkiye’nin bu sektörde küresel zirveye oynamak için önemli bir potansiyeli var. Bu çerçevede, otomotiv sektörüne yazılım sektörünü entegre edebilir ve doğru adımlar atarsak, bu alanda büyük başarılara imza atabiliriz. Bu alanda çalışma yapacaklara imkanlar sunması büyük önem taşıyor.
Otomotiv sektöründe kendi markasını üretmek için harekete geçen Türkiye, bu markayı geliştirirken bilgi ve iletişim teknolojilerinden nasıl daha etkin bir şekilde faydalanabilir, bu marka yaratma çabalarının Türkiye’nin ICT sektörüne katkıları neler olabilir?
Günümüzde otomobil üreticilerinin aynı zamanda teknoloji firması gibi hareket etmesi ve geleneksel üretimin yeni teknolojik modellere evirilmesi bir zorunluluk haline gelmiştir. Bu anlamda değer zincirinde hem teknolojik üretim tekniklerinin hem de iyi yazılımların ön plana çıkacağı kuşkusuz. ICT sektörünün güçlenmesi ve Ar-Ge yapabilmesi için kaynakların daha fazla sunulması, patent sayısının bu anlamda artması ve nihai ürün/hizmet sayısının çoğalması gerektiğini düşünüyorum.
Otonom ve elektrikli araçlar otomotiv sektörünün en önemli gündem maddeleri arasında yer alıyor. Otonom araçların geleceği konusunda ne düşünüyorsunuz? OTOKOÇ’un bu konuda bir çalışması var mı? Varsa kısaca bilgi verebilir misiniz?
Otonom sürüş, bugün meydana gelen on kazadan dokuzunun ana nedeni olan insan hatalarını ortadan kaldırıyor. Sürücü destek sistemleri, dur-kalk giden trafikte sürücüyü rahatlatıyor, bir başka değişle trafikte sürücülerin üzerindeki yükü alıyor. Ve otomatik pilotlu otomobil ise tamamen yeni bir sürüş deneyimi sunuyor, bu özelliğe sahip araçlar hareket halindeyken kullanıcılarına büyük konfor ve rahatlık sunuyor.
Öte yandan otonom araçlar gelecekte İstanbul gibi büyük şehirlerin trafik sorununa da çözüm sunacak. Otonom araçların en büyük avantajı paylaşımlı olarak ortaya çıkacak olması. Birden fazla insan otonom araçları paylaşarak beraber seyahat edecek. Otonom araçlar kişisel araç sayısının düşmesini ve trafiğin stabil bir şekilde seyretmesini sağlayarak trafik problemini ortadan kaldıracak.
Önümüzdeki yıllarda dizel ve benzinli araçların hızla demode olacağını söylemek mümkün. 2021'de otonom araçların önce Amerika'da ve Avrupa'da, bundan bir süre sonra da tüm dünyada yaygın bir şekilde kullanılacağını söyleyebiliriz. Otokoç Otomotiv olarak Avis markamızla elektrikli araç kiralama gerçekleştiriyoruz. Otonom araçlar da gelecekte bir şekilde bünyemizde yer alacaktır.
Nesnelerin internetinin otomotiv sektörüne ne tür katkılar yapacağını düşünüyorsunuz? 5G ile birlikte IoT’nin sektöre sağlayacağı yeni imkân ve fırsatlar nelerdir? Türkiye’nin en büyük otomotiv firması olarak 5G temelli teknolojilere yönelik yaptığınız çalışmalar ve yatırımlar nelerdir?
Nesnelerin interneti sayesinde “bağlantılı araçlar” hayatımıza girmeye başladı. Sahip olduğu yazılım ve donanım aracılığıyla hem bir kontrol merkezine bağlanarak buradan yönetilebilen (kullanıcının cep telefonu veya bilgisayarı gibi) hem de diğer araçlarla birbirine bağlanabilen motorlu taşıtların tamamı bağlantılı araç kapsamına giriyor. Nesnelerin interneti kullanıcılarına birçok avantaj sunmasının yanında otomotiv üreticileri için de birçok avantaj sağlıyor. Örnek vermek gerekirse, internet bağlantısı sayesinde otomobillerdeki güncellemelerin anlık olarak yapılabilmesine imkân sağlayacak. Otomotiv şirketleri ürettikleri araçlardan ihtiyaç duydukları tüm datayı toplayabilecek ve bunu performans analizi ve ileriye yönelik Ar-Ge çalışmalarında kullanabilecek. Otomotiv şirketleri yine bu toplanan dataları kullanarak müşterilerine yedek parça, servis veya ek ürün pazarlamasında kullanabilecek.
Bugün için Türkiye’deki otomotiv endüstrisinin sadece çok küçük bir kısmı IoT çözümlerini hayata geçirmiş olsa da neredeyse hepsinin 2020’ye kadar bu tarz çözümlere yatırım yapma planları bulunuyor.