
Savunma Teknolojileri Mühendislik ve Ticaret AŞ (STM) Genel Müdürü Murat İkinci, STM’nin ihracat odaklı savunma sanayi ürünleri pazarında daha aktif olacağını söyledi. İkinci, hedeflerini 5 yıl içerisinde dünyadaki ilk 50 savunma sanayi şirketleri arasına girmek olarak açıkladı. İkinci, “STM, savunma sanayi alanında dünyanın en büyük 100 firması arasına Türkiye’den 4’üncü firma olarak giriş yaptı. Bundan sonraki dönemde de vizyon 2023’e uygun olarak daha üst sıralarda yer almayı hedefliyoruz. Bunu gerçekleştirmek içinde özellikle ihracat alanında kendi ürünlerimizi çok agresif bir şekilde pazarlamayı ve o alanlarda çok ciddi başarıların altına imza atmayı hedefliyoruz” dedi.
Savunma Teknolojileri Mühendislik ve Ticaret AŞ (STM) Genel Müdürü Murat İkinci, düzenlediği basın toplantısında “STM 2023 Vizyonu”nu anlattı, yerli ve milli savunma sanayi ekosistemine STM’nin katkıları hakkında bilgi verdi. Kamikaze drone, denizaltı araçları ve siber güvenlik ile ilgili yapılacak çalışmaları anlatan Murat İkinci, şunları söyledi: “Çoklu İHA’larımızı ve sürü konseptine uygun olarak birden fazla hedefi imha edecek yetenekleri kazandırarak uluslararası pazarda mutlaka değerlendireceğiz. Bununla beraber otonom sistem kabiliyetlerini ve deniz platformlarındaki tecrübemizi kullanarak insansız denizaltı ve bu konudaki yatırımlarında ciddi bir şekilde artacaktır. Şu anda Türkiye kendi denizaltını inşa ediyor. STM’de bu konuda hem modernizasyon anlamında hem de yerli endüstrinin geliştirilmesi anlamında çok ciddi katkılar sağlıyor.”
Siber güvenlik alanının, STM’nin en fazla yatırım yaptığı alanların başında geldiğini bildiren Murat Ekinci, söz konusu alana yatırım yapmaya devam edeceklerini kaydetti. İkinci, Kazakistan ve Pakistan’da imzalamış oldukları ön sözleşmelere dikkat çekerek, STM’nin sahip olduğu yetenekleri uluslararası alanda da müşteriye ulaşmasını sağlamaya çalıştıklarını vurguladı.
STM Başkanı İkinci, MİLGEM Projesi hakkında da bilgi verdi. İkinci, “MİLGEM Projesi bizim ana projelerimizden bir tanesi ve MİLGEM Projesi’ndeki mühendislik birikimimiz Türkiye’de en önemli mühendislik birikimi gibi düşünülebilir. Bu konudaki çalışmalara destek vermeye, hem uluslararası hem de ulusal anlamdaki projelerin içerisinde bulunmaya devam edeceğiz. Bundan sonra MİLGEM benzeri platformların, daha büyük veya daha etkin platformların ortaya çıkışını göreceğiz." Bir gazetecinin “STM’nin yolu MİLGEM ile ayrılacak mı?” şeklindeki sorusu üzerine ise İkinci şunları söyledi: “MİLGEM’de STM bundan sonra da olacak. MİLGEM’in en büyük mühendislik birikimine sahip olan şirket STM’dir. Pakistan’daki sözleşmeyi kimin imzaladığının bizim için bir önemi yok. Türkiye’nin bu konuda ihracatını başarılı bir şekilde gerçekleştirmesi bizim için temel odak. Bizde bu konuda elimizden gelen desteği vereceğiz. Bu birikim mutlaka kullanılacaktır, bu projelerin devam etmesi için. MİLGEM konusundaki çalışmalarımız daha da büyüyerek devam edecek. Uluslararası alanda da bunların pazarlanması ve mühendislik desteğinin verilmesi için de elimizden gelen desteği sağlayacağız.”
Denizüstü ve denizaltı çalışmalarının devam edeceğini bildiren STM Başkanı açıklamalarını şöyle sürdürdü: “İnsansız sistemler, yerli ve milli denizaltı tasarımı, küçük sınıf cep klas dediğimiz denizaltı tasarımlarını da içerecek şekilde bir mühendislik birikimi ve çalışmalarını başlatıyoruz. Otonom sistemler tarafında Kargu ve Alpagu ailesini genişleterek onlara sürü teknolojisi ve yapay zeka özelliklerini kazandırıp çoklu hedeflere saldırma yeteneği kazandırmayı planlıyoruz. Bundan sonraki dönemde ürünlerimiz ortaya çıkacak ve paylaşacağız. Büyük veri ve siber güvenlik bizim için çok önemli bir alan. Büyük veri, siber güvenlik ve yapay zekayı otonom sistemler ve geleceğin savunma sistemlerinden ayırmak mümkün değil. Otonom teknolojiler ve yapay zekayla geliştirilecek olan bu sistemlerin güvenliğinin sağlanması ve bize karşı kullanılacak olan sistemlerin de bir şekilde Türkiye’nin aleyhine kullanılmasının önüne geçilmesi için bir araç olarak kullanılacak” açıklamasında bulundu. İhracat cirosunu şirketin toplam cirosunun en az yüzde 50’si noktasına getirmeyi hedeflediklerini belirten İkinci, “Şu anda yüzde 15’lerdeyiz ve bunu yüzde 50 noktasına taşıyabilirsek bu hedefimizi kolaylıkla gerçekleştirebileceğimizi düşünüyoruz” dedi.
Denizaltı konusunda uzun süredir yatırım yaptıklarına dikkat çeken İkinci, “Bununla ilgili tasarım çalışmalarına başladık. Büyük sınıf bir denizaltıdan başlamak yerine cep sınıfı dediğimiz, 30 kişiye kadar mürettebatı olan sistemler. Bunların milli olarak geliştirilebileceğini düşünüyoruz ve bu konuda çalışmalarımıza başladık. Bununla beraber, insansız denizaltı araçları ve denizüstü araçları bizim otonom sistemler tarafındaki ürün ailemizi genişletecek.” İlk milli nano uydu PiriSat ile ilgili de bilgi de veren İkinci, “PiriSat, deniz trafiğini kontrol etmek için kullanılan, sinyalleri kontrol etmek için kullanılan bir uydu. Şu anda Türkiye ve çevresinde sahillerde yerleştirilmiş olan antenlerle deniz trafiği kontrol edilmeye çalışılıyor. Bunlarda belli bir uzaklığa kadar o sinyali alabiliyor. Uzaya böyle bir uydu attığınızda Türkiye’nin 2 bin kilometre çapındaki bir alanı, bütün deniz trafiğini inceleyebilecek bir kabiliyet kazandırıyorsunuz.” diye konuştu.