
Türkiye Bilişim Derneği (TBD) tarafından hazırlanan "Türkiye'de Yapay Zeka Teknolojilerinin Gelişimi için Görüş ve Öneriler" Kavramsal Raporu'nun tanıtım toplantısı yapıldı. TBD Başkanı Rahmi Aktepe, raporun TOBB ETÜ ev sahipliğinde 45 kamu, özel sektör ve akademisyenin katılımıyla hazırlandığını söyledi.
Raporun amacının ülkenin kalkınmasına ve küresel rekabette hak ettiği yeri almasına büyük ivme kazandıracak yapay zeka teknolojilerini ve değerlerinin geliştirilmesi olduğunu vurgulayan Aktepe, Yapay zeka uygulamalarının 1960'lı yıllarda insanoğlunun kendisi gibi düşünen, öğrenen ve sorun çözen makineler yapma çabalarıyla başladığını vurgulayarak, "İçinde bulunduğumuz milenyumda yapay zeka teknolojilerini geliştiren ve doğru kullanımını başaran ülkelerin büyük atılım yapacağı öngörülmektedir. Türkiye'nin bu alanda ön saflarda yer alması kalkınmasında stratejik öneme sahiptir. 2030'a kadar yapay zekanın etkisiyle sağlık, eğitim, kamu hizmetlerini kapsayan hizmet sektöründe yüzde 21, perakende ve toptan ticaret, konaklama ve gıda hizmetlerinde yüzde 15 artış beklenmektedir." dedi.
Söz konusu çalışmayla hedeflerinin, yapay zeka konusunda ilgili kurumlara yardımcı olmak olduğunu ifade etti.
"En önemli eksiklik insan kaynağı"
TBD Merkez İcra Kurulu Başkanı Aydın Kolat da rapora ilişkin yaptığı sunumda, teknoloji kullanan değil, üreten Türkiye istediklerini dile getirdi. Teknolojideki hızlı gelişmelerin yaşam alışkanlıklarını derinden etkilediğini söyleyen Kolat, yerli ve milli endüstrinin geliştirilmesi gerektiğini, en önemli eksikliğin ise insan kaynağı olduğunu vurguladı.
Yapay Zeka teknolojisinin küresel düzeyde potansiyel olarak 15 trilyon dolarlık ekosisteme sahip olacağının öngörüldüğünü dile getiren Kolat, "2030'a kadar yapay zekanın etkiiyle sağlık, eğitim, kamu hizmetlerini kapsayan hizmet sektöründe yüzde 21, perakende ve toptan ticaret, konaklama ve gıda hizmetlerinde yüzde 15 artış beklenmektedir." ifadelerini kullandı.
"Yapay zekaya en fazla yatırımı ABD ve Çin yapıyor"
Yapay zekaya en fazla yatırım yapan ülkelerin ABD ve Çin olduğunu söyleyen Kolat, bu alanın yaratacağı ekonomik değerden toplamda 10,7 trilyon dolar kazanç sağlanacağını belirtti.
ABD ve Çin'in ortak yanının yapay zeka strateji belgeleriyle perspektifinde öncü adımlar atmaları olduğuna dikkati çeken Kolat, şöyle devam etti: "Strateji belgeleri, yapay zeka kavramının ulusal çerçevesinin çizilmesi ve yatırım analizinin yapılmasında önemli bir role sahiptir. Yapay zekanın stratejisinin olması, yerli ve milli yapay zeka endüstrisinin geliştirilmesiyle anlam ifade edecek. Aynı zamanda nitelikli insan kaynağının karşılanması, beyin göçünün önlenmesi ve Ar-Ge kültürününün oluşturulması gerekir."
Yapay zeka makine öğrenmesi şeklinde hayata geçirileceğini belirten Kolat, "Yapay zekada etik konu çok önemli. Üretilen algoritmaların, açıklanabilir ve kontrol edilebilir olması gerekir. Yani yapay zekaya sahip makineler için yaşanacak kazada kimin sorumlu tutulacağına ilişkin netlik bulunmuyor. Aynı zamanda söz konusu teknolojiyle boşa çıkacak insan kaynağına ne olacağının belirlenmesi lazım." değerlendirmesinde bulundu.