TÜRKİYE YABANCI UYRUKLU ÖĞRENCİLERİ YUMUŞAK GÜÇ OLARAK DEĞERLENDİREBİLİYOR MU?

Yirminci yüzyılın son çeyreğinden itibaren eğitim ve üniversiteler sınırların yabancı uyruklu öğrencilere açılmasıyla küresel ekonomik pazarın hem “oyun alanı” hem de “oyuncusu” olmaya başlamıştır. Bu dönüşüm üniversiteleri dünya güç politikalarının bir parçası haline getirmiştir. Yabancı uyruklu öğrenciler de bu güç politikalarının en önemli figürleridir. Bu yazımızda ülkemizde okuyan yabancı öğrenciler uluslararası diplomaside yumuşak güç unsuru olarak değerlendirilebiliyor mu? sorusunun cevabını arayacağız.

1990’lı yılların başlarında Sovyetler Birliğinin dağılmasıyla birlikte; Azerbaycan, Kazakistan, Kırgızistan, Özbekistan, Türkmenistan gibi Türki Cumhuriyetler olarak bilinen ülkelerden gelen öğrenciler için Türkiye bir cazibe merkezi olmuştu. Türkiye oralardan gelen öğrencilerin batıya açılan kapısıydı. Aynı dil ve aynı dine mensup olma, adaptasyonlarda büyük zorluklar çekilmemesini sağlamıştı. Fakat son yıllarda Türk akraba toplulukları dışında Türkiye’ye dünyanın çeşitli ülkelerinden çok sayıda öğrenci okuma talebiyle gelmektedir.

Türkiye’ye eğitim amaçlı gelen öğrencilerin Türkiye’yi seçme nedenleri, Türkiye ile ilgili hissiyatları, beklentilerini belirlemek ve Türkiye’nin yabancı uyruklu öğrencilerin gözündeki imajını ve sonuç olarak da Türkiye’nin eğitim alanındaki softpower tespit etmek bu çalışmanın amacını oluşturmaktadır. Bu araştırmada örneklemi Gazi Üniversitesi TÖMER’e 2016 girişli yabancı uyruklu öğrenciler oluşturmaktadır. Veriler, Türkçe anlama ve yazma kabiliyetine sahip öğrencilere yapılan anket çalışmasıyla elde edilmiş ve değerlendirilmiştir.

Son yıllarda Türkiye’ye yabancı ülkelerden üniversite öğrenimi için gelen öğrenci sayısı artmıştır. Yabancı uyruklu öğrenciler hakkında literatür araştırması yapıldığında çok az araştırmanın yapıldığı görülmektedir. Yapılan çalışmalarda; Türkiye’deki eğitimleri sırasında yabancı uyruklu öğrencilerin karşılaştıkları sıkıntıların başında dil bariyeri gelmektedir. Yabancı uyruklu öğrenciler Türk Dilini öğrenme konusunda bilinçli gelmiş olmalarına rağmen Türkçe öğrenmenin zorluğunu belirtmektedirler. Bunu sırasıyla kültürel farklılıklar ve finansal zorluklar izlemektedir. Nezahat Güçlü (1996) yaptığı çalışmada, yabancı uyruklu öğrencilerin en fazla güçlük çektikleri sorunlardan birinin mali yardım konusu olduğunu ortaya koymuştur. Kaçmazoğlu ve Şeker (1998) ve Çağlar ve arkadaşlarının (1999) yaptıkları araştırmalarda yabancı uyruklu öğrencilerin aldığı burs miktarının oldukça düşük olduğu ve bunun öğrenciler için büyük sıkıntılar doğurduğu belirlenmiştir.

Türkiye İçişleri Bakanlığı Göç İdaresi Genel Müdürlüğünce hazırlanan "2016 Türkiye Göç Raporu"nun "Yabancılar" başlıklı bölümünde Türkiye'de öğrenim gören yabancı öğrencilere ilişkin bilgilere yer verilmektedir. "2016 Türkiye Göç Raporu"na göre, Türkiye'de tüm alanlarda eğitim alan yabancı öğrenci sayısı 795 bin 962'ye ulaştığı belirtilmektedir. Söz konusu bilgilerin hazırlanmasında, Türkiye Cumhuriyeti Milli Eğitim Bakanlığı (MEB), Gençlik ve Spor Bakanlığı, YÖK ve Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı verilerinden faydalanılmıştır. Rapora göre, Türkiye Cumhuriyeti MEB'e bağlı eğitim kurumlarında 232 bin 714, üniversitelerde 103 bin 727 ve geçici eğitim merkezlerinde de 459 bin 521 olmak üzere Türkiye'de eğitim alan yabancı öğrenci sayısı 795 bin 962'ye ulaşmıştır.

Türkiye'deki üniversitelerde 2016-2017 eğitim öğretim yılında eğitim gören yabancı öğrenci sayısı 103 bin 727. En çok öğrenci 15 bin 36 kişiyle Azerbaycan'dan olurken bu ülkeyi 14 bin 765 öğrenciyle Suriye, 10 bin 642 öğrenciyle Türkmenistan takip etmektedir. Türk yükseköğretim sistemine kayıtlı 181 ülkeden uluslararası öğrencilerin %70’ni erkekler, %30’unu da kızlar oluşturmuştur.

Türkiye, yabancı öğrencilere burs desteği de sağlamaktadır. Bu kapsamda, geçen yıl bin 868 yabancı öğrenci, Türkiye burslusu olarak Gençlik ve Spor Bakanlığına bağlı yurtlarda barınmaktadır. Devlet yurtlarında kalan yabancı öğrenci sayısı 2 bin 331'e ulaşmıştır.

Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı koordinesinde 2016'da 142 ülkeden 3 bin 995 yabancı öğrenciye burs verilmektedir. 2016 yıl burs faaliyetlerinden ön lisans, lisans ve yüksek lisans düzeyinde bin 275 Suriye uyruklu öğrenci faydalanmıştır.

Türkiye'de, ön lisans, lisans, yüksek lisans ve doktora eğitimi alan 5 bin 556 ile en fazla yabancı öğrencinin kayıtlı olduğu yüksek öğretim kurumu İstanbul Üniversitesi olurken, 3 bin 286 öğrenciyle Anadolu Üniversitesi ikinci, 2 bin 900 öğrenciyle Sakarya Üniversitesi üçüncü, 2 bin 545 öğrenciyle Gaziantep Üniversitesi dördüncü, 2 bin 198 öğrenciyle Ankara Üniversitesi beşinci sırada yer almaktadır.

Türk üniversitelerinde eğitim alan yabancı uyruklu öğrencilerin büyük çoğunluğunu komşu ve Türk akraba ülkelerinden gelen öğrenciler oluşturmaktadır. Azerbaycan Türkiye'ye en fazla öğrenci gönderen ülke konumunda bulunmaktadır. Türkiye'de öğrenim gören 12 bin 504 Azerbaycanlı öğrencinin 2 bin 776'sı bayan öğrencilerden oluşmaktadır. Türkmenistan 9 bin 903 öğrenciyle ikinci sırada yer alırken, bu ülkeyi 9 bin 689 öğrenciyle komşu Suriye, 5 bin 661 öğrenciyle İran, 4 bin 414 öğrenciyle Irak, 4 bin 338 öğrenciyle Afganistan, bin 994 öğrenciyle Kırgızistan, bin 993 öğrenciyle Yunanistan, bin 986 öğrenciyle Kazakistan, bin 668 öğrenciyle Libya takip etmektedir. Az sayıda da olsa Fiji, Ekvator, Surinam, Honduras gibi ülkelerden öğrenciler de Türkiye'nin farklı üniversitelerinde öğrenim görmektedir.

Yükseköğrenim Kredi ve Yurtlar Kurumu (KYK), eğitimlerini Türkiye'de sürdüren binlerce misafir öğrenciye yurt ortamı sağlamaktadır. Uluslararası öğrencilerin yaklaşık 9 bin 500'ü KYK'nın yurtlarında barınmaktadır. KYK yurtlarında en büyük grubu 1.699 kişi ile Afgan öğrenciler oluşturmaktadır. Bunu bin 138 kişi ile Suriyeliler, 420 kişiyle Azerbaycanlılar, 305 kişiyle Kosovalılar, 266 kişiyle Somalililer, 238 kişiyle Kazakistanlılar izlemektedir.

Öğrencilerin Türkiye’de okuma nedenleri incelendiğinde en önemli nedenlerin Türk dili ve kültürüne ilgi, kariyer fırsatları ve finansal sebepler olduğu görülmektedir. Türk dili ve kültürüne ilginin büyük olması ve seçme nedenlerinin başında yer alması katılımcı öğrencilerin ülke kamuoyunda Türkiye’ye olumlu ilginin olduğunu göstermektedir. Ayrıca Türkiye’nin gelişmiş ülkeler içinde en ucuz ülke olması ve Türkiye devletinin sağlamış olduğu burs imkânları öğrenciler için bir cazibe merkezi olmasına katkı sağlamaktadır.

Türkiye’yi seçme nedenleri arasında daha önceki yıllarda çokça rastlanmayan burada %9 gibi önemli bir oranla tespit edilmiş olan Türk film ve dizileridir. 2016 yılında Afganistan’da yapılan araştırma bu durumu doğrulamaktadır. Afganistan televizyonunda en çok izlenen diziler Türk dizileridir ve öğrencilerin Türkiye’yi seçme oranları bu dizilerden sonra büyük artış göstermiştir. [1]

Yabancı Öğrenciler Türkiye’ye gelmeden Önce Türkiye Hakkındaki Hissiyatları

Öğrencilerden okumaya gelmeden önce Türkiye hakkındaki hissiyatlarını 1-10 arasında derecelendirmeleri istenmiştir. Öğrencilerin Türkiye’ye gelmeden önceki ortalama hissiyat derecesi 7,49 puandır. Öğrenciler olumlu duygular besledikleri için Türkiye’yi bilinçli seçmiştir. Softpower açısından düşünüldüğünde Türkiye’ye öğrenciler açısından olumlu cazibe merkezi olarak gözükmektedir. Bu çalışmaya katılan öğrencilerin büyük çoğunluğunun Türkiye’ye yakın veya akraba topluluklardan gelmiş olması bu duruma olumlu katkı sağladığı da söylenebilir.

Öğrencilerin Türkiye’ye gelmeden önceki hissiyat derecelerini etkileyen en önemli faktörler; kaliteli eğitim alabileceğini düşünmesi, Türkiye hakkındaki olumlu duyumları ve Türk dizileridir. Türkiye ile ilgili olumlu duyumlar ve Türkiye’yi bir cazibe merkezi kategorisine sokan en önemli etken Türk dizi ve film sektörü olduğu bilinmektedir. www.variety.com’da yayınlanan bir makalede[2] Türkiye’nin dizi ihracatında ABD’den sonra ikinci sırada yer aldığı belirtilmektedir. Haberde özellikle Latin Amerika ülkelerinde sıklıkla takip edilen Türk dizilerinin bu ülkelerde en çok izlenen 15 program arasına girdiği açıklanmaktadır. Türk dizileri 142 ülkede gösterimde olduğu yine aynı kaynakta belirtilmektedir.[3] Bu bağlamda softpower açısından öğrencilerin Türkiye’yi olumlu görmelerinde Türk film ve dizilerinin etkisi büyüktür. Afganistan’da yapılan bir araştırmada 2011 yılında Türk dizilerinin ülkede gösterime girmesiyle Türkiye’yi öğrencilerin seçmesi arasında doğru orantılı olumlu yönde ilişkiler tespit edilmiştir. Afgan öğrencilerin Türkiye’yi eğitim amaçlı seçmelerinde Türk dizi ve film sektörü olumlu yönde etkilemektedir.[4]


[1] Anıq, Fraidun, Afganistan Halkının Televizyon İzleme Alışkanlıkları, Sakarya Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi, Sakarya 2017

[3] http://variety.com/2013/biz/global/creatively-turkeys-tv-soaps-have-conquered-the-world-1200350998/ erişim tarihi: 03/11/2017

[4] Anıq, Fraidun, Afganistan Halkının Televizyon İzleme Alışkanlıkları, Sakarya Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi, Sakarya 2017